"sondaj" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحفر
        
    • التنقيب
        
    • حفر
        
    • احفر
        
    • الحفّارات
        
    • الحفار
        
    • الحفارات
        
    • تنقيب
        
    • يحفر
        
    • يحفرون
        
    • على عمق
        
    • احفروا
        
    • حفارات
        
    800 yıl geriye giderek yaptığımız sondaj çalışmasında tüm bunların eşsiz birer olay olduğunu farkettik. TED وما وجدناه بعد الحفر مرة أخرى في الوقت الثاني إلى 400 سنة كان ذلك وكانت هذه الأحداث فريدة من نوعها.
    Şimdi şu sondaj makinesini kuralım bakalım. Görüşürüz beyler. Yapılacak bir sürü iş var. Open Subtitles لنبدأ الحفر ، إلي اللقاء يا رفاق ينتظرنا عمل كبير
    Korsan ikinin sonraki sondaj bölgesini benim için kontrol etmen gerekiyor. Open Subtitles أحتاجك لفحص المتجول إثنان لموقع الحفر التالى
    Roy, tüm lnupiat'lara topraklarında sondaj hakkı için çok büyük paralar ödenecek. Open Subtitles روي يتقاضى المحليون راتبا ضخما مقابل حقوق التنقيب عن النفط في أراضيهم
    - Endüstriyel elmaslar 19. yüzyılda lağım kanallarında sondaj için kullanılırdı. Open Subtitles تم استخدام ماسات اصطناعية في حفر الهوة في القرن التاسع عشر
    sondaj bebeğim, sondaj! Open Subtitles احفر يا عزيزي احفر احفر يا عزيزي احفر
    O bir sondaj kulesi üzerinde çalışıyor. Okyanusun altından petrol pompalar. Open Subtitles "أنه يعمل على منصة الحفر التي تضخ النفط من تحت المحيط".
    Bunu çalıştıracağız Negatif basınç testi tekrarlayın. Fakat onu öldürme çizgisine koyacağız. sondaj borusunda değil. Open Subtitles سنعيد اختبار الضغط السلبي هذا مرة أخرى، لكن سنجريه على أنبوب الضغط العالي وليس أنبوب الحفر.
    sondaj platformunu yeni geçtik. Su alıyoruz, burada başımız belada. Open Subtitles لقد تجاوزنا فقط رصيف الحفر الماء يسحبنا , نحن في مشكلة
    sondaj platformunu geçtik. Lütfen acele edin, motor bozuldu. Open Subtitles لقد تجاوزنا فقط رصيف الحفر أسرعوا من فضلكم , لقد توقف المحرك
    Kesin diyemem, ama sondaj platformunda olduğuna inanıyorum. Open Subtitles لا استطيع التاكد, ولكن اعتقد انه على متن محطة الحفر.
    sondaj platformunun dış algılayıcılarına bak. Open Subtitles كولومين, انظر الى المجسات الخارجية الموجودة بمحطة الحفر.
    Tek yapmamız gereken yeryüzüne sondaj yapmayı bırakıp gökyüzüne bakmaya başlamak. Open Subtitles كل ما علينا فعله هو التوقف عن الحفر في الأرض والنظر الى السماء
    sondaj kısıtlamalarını biliyor musunuz... koşullu kullanıma karşı izinli kullanım? Open Subtitles هل تعرف ..قوانين التنقيب سماح الاستخدام الكامل ضد الاستخدام المشروط؟
    Batı Teksas'ta, petrol çıkmayan delikler açmakta çok usta bir şirket olan Arbusto adında bir sondaj şirketi kurdu. Open Subtitles فأنشأ شركة للبترول وأخرى للتنقيب عنه خارج غرب تكساس سميت أرباستو التى كانت ناجحة لأقصى الحدود في التنقيب
    Unocal'ın anlaşmayı imzaladığı gün sondaj hakkını kim aldı? Open Subtitles ومن الذي حصل على عقد التنقيب في بحر كاسبيان في نفس يوم توقيع أونوكال لصفقة خط الأنابيب؟
    Sekiz farklı sondaj şirketinden yapılacak bir bağış paketi teklif ettiler. Open Subtitles عرضوا عليّ حزمة من المنح المالية من ثمانية شركات حفر مختلفة.
    Kuyrukluyıldızın yüzeyinde 100 metre derinliğe inerek orada... patlatılmayı bekleyen sondaj makineleri. Open Subtitles بماكينات حفر التى ستوضع على عمق 100 متر حتى لحظة التفجير
    sondaj bebeğim, sondaj! Open Subtitles احفر يا عزيزي احفر احفر يا عزيزي احفر
    49 görev günlüğü. 1642. gün, hidrolik sondaj kulesi desteği. Open Subtitles سجل مُهمات البرج 49، اليوم 1642 فريق دعم الحفّارات المائية
    sondaj aygıtı sabote edildi efendim ama gezegenin çekirdeğine ulaştık. Open Subtitles الحفار تم تخريبه يا سيدي ولكننا وصلنا إلى قلب الكوكب
    Şimdi aynısını sondaj aletleri ve makinalarla yapıyoruz. TED الآن نفعل الشيء ذاته عبر الحفارات والآلات.
    Los Angeles'ın 10 kilometre açıklarındaki bir petrol sondaj platformunda olduğunu tespit etmişler. Open Subtitles علي رصيف تنقيب عن النفط يبعد 6 أميال عن ساحل لوس أنجلوس
    Parası olan ve kuyu açmak isteyenine rastlasanız bile sondaj yapmayı hiç bilmiyor olabilir. Open Subtitles حتى اذا وجدت رجلا عنده المال ويريد ان يحفر ربما لا يعرف شيئا عن التنقيب
    Deniz seviyesinden 5,5 km aşağıda sondaj yapıyorlar. Open Subtitles انهم يحفرون على عمق 18.000 قدم تحت مستوى البحر.
    - Kabak kafa. - Ulusal parklarda sondaj yapın! Open Subtitles يا رأس اليقطينة - احفروا في المنتزهات الوطنية -
    Ya Grönland'dan petrol çıkacak. Yada biz sondaj yapmak zorunda kalacağız. Open Subtitles حفارات النفط في الأرض الخضراء أو لا ينبغي لنا التنقيب عن النفط هناك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more