| Hafta sonları Amelie, genellikle Doğu Garından trene binerek babasını ziyarete gider. | Open Subtitles | في عطل نهاية إسبوع تأخذ أميلي في أغلب الأحيان القطار لرؤية أبيها |
| Hafta sonları Amelie, genellikle Doğu Garından trene binerek babasını ziyarete gider. | Open Subtitles | في عطل نهاية إسبوع تأخذ أميلي في أغلب الأحيان القطار لرؤية أبيها |
| Aaron Northwestern Üniversitesine gitti. Hafta sonları görüşüyoruz. Ben mi? | Open Subtitles | ارون ذهب لنورث وي ومازلت أقابله مرة فى نهاية الأسبوع |
| Hafta sonları için falan mı kullanıyorsun? | Open Subtitles | هل تستخدمه لقضاء العطلات الأسبوعية أو شئ من هذا القبيل ؟ |
| Bir hafta sonları bunları kesik yüzleri alta gelecek şekilde ek. | Open Subtitles | ازرعي هذا بعد أسبوع من الآن. تأكدي من قطع النهايات السفلية |
| Hafta sonları, avlanmak dışında yapılacak pek bir şey yoktu. | Open Subtitles | ليس هناك أيُّ شيء للقيام به في العطل عدا الصيد |
| Hafta sonları burada hiç kimse kalmaz. - Gelir misin? | Open Subtitles | لا يوجد أحد أبداً هنا يبقى في عطلة نهاية الأسبوع |
| Ve hafta sonları başkente gidip tuvaletini yapan kadınlara bakıyorum. | Open Subtitles | وفي نهاية الاسبوع, الذهاب للعاصمه ومشاهدة الفتيات وهن يغسلن بالطشت |
| Ve hafta sonları başkente gidip tuvaletini yapan kadınlara bakıyorum. | Open Subtitles | وفي نهاية الاسبوع, الذهاب للعاصمه ومشاهدة الفتيات وهن يغسلن بالطشت |
| Peki neden onu ziyaret etmek için hafta sonları Atlantic City'ye gidiyorsun? | Open Subtitles | إذا لماذا تذهب إلى مدينة أطلنطا بين عطلة نهاية أسبوع وأخرى لزيارتها؟ |
| Hafta içi araba tamir ederdi hafta sonları da sahneye çıkardı. | Open Subtitles | كان يصلح السيارات خلال الأسبوع ويذهب على قارب في نهاية الأسبوع |
| Biz gündüzleri halledeceğiz, çocuklar da okuldan sonra ve hafta sonları bize katılacak. | Open Subtitles | أنتِ وأنا سنعمل نهاراً، والأطفال سيلتحقون بنا بعد المدرسة وفي عطل نهاية الإسبوع. |
| Hafta sonları yapmayı en çok sevdikleri şey hayvanat bahçesine gitmek. | Open Subtitles | المفضلة لديهم في عطلات نهاية الأسبوع هو الذهاب إلى حديقة الحيوان |
| Arada bir, sadece hafta sonları için geliyor. | Open Subtitles | إنه يأتي أيّام العطلات الأسبوعية أحياناً |
| Hafta sonları gürültülü olabilir. Her saat çalışıyorlar. | Open Subtitles | أيام العطلات يمكن أن تكون مزعجه فهم يعملون بلا توقف |
| Karmaşık hikayeleri, saptırılmış konuları, ve sürpriz sonları seviyoruz. | TED | نحب قصص النهايات المفاجئة نحن قصص تغير الخطط بصورة تامة |
| Ucuzcu piçler. Hafta sonları havalandırmayı kapatıyorlar. | Open Subtitles | يالهم من ملاعين , يطفؤون التكييف يوم العطل |
| Tüm hafta birbirimizi görmezden geliyoruz. Hafta sonları ara vermek iyi geliyor. | Open Subtitles | نتجاهل بعضنا طوال أيام الإسبوع من الجيد أن نأخذ راحة بنهاية الإسبوع |
| Baharın sonları ve yükselen güneş toprağı ısıtmaya başlayınca sekiz milyon ren geyiği kuzeye göç ediyor. | Open Subtitles | إنها أواخر الربيع، وبينما قوة الشمس المتزايدة تعمل على تدفئة الأرض، يرتحل ثمانية ملايين حيوان رنة نحو الشمال. |
| Yani, hafta sonları annemizin yanına mı götürelim? | Open Subtitles | هل تقصد أن تأخذها إلى المنزل في الإجازات لتزور أمك؟ |
| Siz çocuklar, yani senin yaşındaki çocuklar hafta sonları ne yapar? | Open Subtitles | ؟ ماذا يفعلون الأطفال فى عمرك فى الأجازات الأسبوعية؟ |
| Ve ben mutlu sonları çok severim. | Open Subtitles | و بالنسبه لى دعنا نقل، أنا أحمق من ان احصل على نهايه سعيدة |
| Çok adam tanıdım hapiste bu işi yapan. sonları kötü oldu. | Open Subtitles | لقد عرفت الكثير من تجار المخدرات بالسجن كلهم كانت نهايتهم سوداء |
| Ama paylaşabiliriz. Aynen vesayet gibi. Hafta sonları sen alabilirsin. | Open Subtitles | لكنن نستطيع المشاركة بهم , مثل الحضانة المشتركة يمكنك الحصول عليهما بالعطلات الاسبوعية |
| Artık uyanmak hafta sonları âlem yapmak istiyor. | Open Subtitles | يريده أن يتماسك ليحصل على بعض المرح بالعطلة |
| Tüm mutlu sonları geri getireceksin. | Open Subtitles | ستعيدين لنا النهاياتِ السعيدة. |
| Görmüşlüğüm var. Hafta sonları balığa çıkar. | Open Subtitles | لقد رأيتهُ ، إنهُ يذهب للصيد فى عُطلات نهايةِ الإسبوعِ. |