"sonsuzluğu" - Translation from Turkish to Arabic

    • الخلود
        
    • الأبدية
        
    • اللانهاية
        
    • أبد الدهر
        
    • خلود
        
    • خلودك
        
    • اللانهايه
        
    • لنعبر البحيره
        
    • بالخلود
        
    Arthur, eğer sonsuzluğu burada harcamak istiyorsan, öyle olsun, ancak intihar bir seçenek değildir. Open Subtitles إذا كنت قررت الخلود فى هذا المكان يا آرثر فليكن إذا لكن إختيارك الإنتحار للآخرين
    Şeytan insan gibi düşünür ama Tanrı sonsuzluğu düşünür. Open Subtitles الشيطان يفكر مثل الانسان و لكن الرب يفكر فى الخلود
    Kızlar, plaj, kum, sörf, ayışığı. Burada sonsuzluğu görüyor musun? Open Subtitles فتاة , شاطئ , رمال , ركوب أمواج وضوء القمر , ألم ترى الحياة الأبدية من قبل ؟
    Ağzından çıkan tek kelime sonsuzluğu nerede harcadığın olacak. Open Subtitles الخيار الوحيد الذى امامك هو الذهاب الى الأبدية
    2000 yılı aşkın bir süredir Zeno'nun akıl çelici bilmeceleri, matematikçilere ve filozoflara sonsuzluğu daha iyi anlama konusunda ilham vermiştir. TED لأزيد من 2000 سنة، ألهمت ألغاز زينون المحيرة الرياضياتيين والفلاسفة لفهم الطبيعة اللانهاية بشكل أفضل.
    Ama beni dinle kardeşim bu sonsuzluğu sana zindan edeceğim. Open Subtitles لكن إليك الأمر يا أخي ،سأقضي أبد الدهر فى إتعاسكَ.
    İmza dağıtmadı, Öncülerle evrenin sırları hakkında konuşmadı, sıfır yerçekimindeki özgürlük ya da evrenin sonsuzluğu hakkında. Open Subtitles الحرية التي تنالها في جاذبية معدومة أو خلود الكون
    O zaman sen de sonsuzluğu ölerek yaşayacaksın. Open Subtitles إذن سوف تقضي خلودك في الموت مراراً و تكراراً
    "sonsuzluğu avuçlarında tut ölümsüzlüğüyse bir saat içinde." Open Subtitles "امساك اللانهايه بكف اليد وخلود بالساعة."
    Şeytan insan gibi düşünür ama Tanrı sonsuzluğu düşünür. Open Subtitles الشيطان يفكر كالانسان ولكن الرب يفكر فى الخلود
    sonsuzluğu seninle geçirirken çok eğleneceğim. Open Subtitles ‫أنت تعرف، أنا حقاً سوف أتمتع بقضاء الخلود معك
    Usta, işte o zaman sonsuzluğu gördü. Open Subtitles كان هذا عندما رأى السيد الخلود
    sonsuzluğu feda edip bizler gibi olabilir. Open Subtitles بإمكانه التخلى عن الخلود ويصبح واحد منا
    Usta, işte o zaman sonsuzluğu gördü. Open Subtitles كان هذا عندما رأى السيد الخلود
    sonsuzluğu kendi küçük galaksinde yaşamak ve olayı meleklerin kontrol etmesi yalnızlık hissi veriyor. Open Subtitles قضاء الأبدية محبوساً في عالمك الخاص بينما الكائنات السامية تدير العرض.. هذه وحدة
    Bir insanın sonsuzluğu otellerin buz kapları kadar bir yerde geçirmesi fikri hoşuma gitmiyor. Open Subtitles لا تروقني فكرة أن يمضي شخص الأبدية داخل شيئ بحجم سطل للثلج
    "sonsuzluğu" ve içindeki dolguları çıkarabilirim böylece zaman yolculuğu yapabilen eldivenlerin olur. Open Subtitles يمكنني أن أزيل الأبدية وتبطين القفاز وحينها ستحصل على قفاز سفر لليد والرسغ
    İnsan beyni, sonsuzluğu hiç bir zaman kavrayamayacak, ...tam anlamıyla aşkı bile. Open Subtitles العقل البشري لن يقدر ابداً على استيعاب اللانهاية لن يقدر على فهم الحبّ بحقّ حتى
    Evet, söylemeliyim ki, sonsuzluğu düşünmeye başladığınızda... Open Subtitles أجل، يتوجب عليّ القول، عندما تبدأ تُفكر في اللانهاية...
    Belki sonsuzluğu burada da yaşayabilirim. Open Subtitles ربما يسعني مواصلة ذلك هنا أبد الدهر على كلٍ
    İmza dağıtmadı, Öncülerle evrenin sırları hakkında konuşmadı, sıfır yerçekimindeki özgürlük ya da evrenin sonsuzluğu hakkında. Open Subtitles لم يكن يعط توقيعه، ولم يكن يحدّث الرواد ،عن أسرار الكون الحرية التي تنالها في جاذبية معدومة أو خلود الكون
    Bir sonsuzluğu genç biri olarak geçireceksin. Open Subtitles انت على وشك ان تقضي خلودك كـ مراهق.
    "sonsuzluğu avuçlarında tut ölümsüzlüğüyse bir saat içinde." Open Subtitles "امساك اللانهايه بكف اليد وخلود بالساعة."
    ..birbirlerinin kollarında yatarken sonsuzluğu yaşarsın. Open Subtitles ويريدان التقاسم بالخلود ينام احدهم بحضن الاخر وبمعانقه رائعه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more