Oradaki hakim kendini beğenmiş bir hakim, siyah cübbesini giymiş ve sanığı sorguluyor oradan, yukarıdan sorguluyor. | TED | القاضي هناك، القاضي المتغطرس الصارم، مع أرديته السوداء، وهو يستجوب المتهم من علو منصته. |
- Adamlarım otel misafirlerini sorguluyor,... her zamanki durmadan üreyen cahiller ve sarhoş balıkçılar. | Open Subtitles | يستجوب رجالي نزلاء الفندق، ذات الهراءات المعتادة من الريفيين الجهلاء والصيادين المخمورين. |
Eğer "seks", "oral" veya "Mormon" yazarsanız eşcinsel olup olmadığınızı sorguluyor olduğunu biliyoruz. | TED | ونعلم أنك إذا أرسلت الكلمات "جنس" و"فم" و"المرمون"، فأنت تشكك في كونك مثلي. |
Tüm kızların ailelerini sorguluyor musunuz? | Open Subtitles | هل أنتَ تستجوب جميع أمهات الفتيات؟ |
Giraud onu merkezde sorguluyor. | Open Subtitles | لقد تم القبض على السيد جاك رينو , وجيرو يستجوبه فى القسم. |
Chuckles ona verdiğin her emri sorguluyor bu da biraz zor olacak, savaş sırasında kötü olabilir. | Open Subtitles | شيكلس يشكك بكل أمر اوجهه له والذي سوف يكون صعباً قليلاً ومربك |
-Yöntemlerimi sorguluyor musun? | Open Subtitles | هل تشك بنظرياتي؟ لأنه يمكننا التوقف |
Polis herkesi sorguluyor. | Open Subtitles | و هي تقوم بإستجواب الموجودين في المنطقة ما الذي تفعله ؟ |
Jack Bauer şu an Ali'yi sorguluyor. | Open Subtitles | جاك باور سيبدأ في استجواب علي |
İç Güvenlik Departmanı getirdiğimiz hacker'ları sorguluyor. Size oraya kadar eşlik edecek birilerini vereceğim. | Open Subtitles | هاملر مسؤول عن إستجواب الهاكرز، سأرسل معك من يرافقك إلى هناك |
Tougusa ile beraber yakalanan çöpçüyü sorguluyor. | Open Subtitles | لقد رجع والآن يستجوب رجل جامع القمامة ذاك مع توقسا. |
İlk önce kocanı kayıtlarımı çalmak için yolluyorsun, ve şimdi de dedektiflerin sebepsiz yere müvekkilimi sorguluyor. | Open Subtitles | اولا , ترسلي زوجك لكي يسرق سجل عملائي والآن محققك يستجوب موكلي بدون سبب |
Dedektiflerim birkaç şüpheliyi sorguluyor ama resmî suçlama yapılana dek bir isim vermeyeceğiz. | Open Subtitles | "يستجوب محقّقوي عدّة مشتبه بهم" "ولكنّنا لن نصرّح باسم حتّى يتّهم أحد المشتبه بهم رسميًّا" |
Sabahtan beri burada ve herkesi sorguluyor. | Open Subtitles | هو موجود منذ صباح اليوم يستجوب الجميع |
Önce Jules babalığımı sorguluyor, şimdi de sen. | Open Subtitles | أولا جولز تشكك بأبوتي, والان انت؟ |
Polis herkesi sorguluyor. -Ne diyorlar? | Open Subtitles | الشرطة تستجوب الجميع |
Amcan günlerdir onu sorguluyor ama basit psişik tercüme, sonuca ulaşmayı zorlaştırıyor. | Open Subtitles | إن عمك يستجوبه منذ أيام ، لكن ببساطة فتحقيق الترجمة النفسية أُثبت أنه صعب |
- ...kurtarıcımın emirlerini mi sorguluyor? | Open Subtitles | وضربني حتّى كدت أموت يشكك في أوامر منقذي؟ |
Ailene olan bağlığını sorguluyor musun yani? | Open Subtitles | و ما تزال تشك بإلتزامك بعائلتك |
İki dedektif polis, en değerli personellerimden birini sorguluyor tabii ki de ilgilendirir. | Open Subtitles | محققان يقومون بإستجواب أحدَ الموظفين الاكثر أهمية في منشأتي يعنيني ذلك بشدّة - ربما تستطيع الأخت المساعدة - |
Leia'nın beni sürekli sorguluyor olmasının geminin atmosferini olumsuz etkilediğini düşünüyorum. | Open Subtitles | وجدت أن استجواب (ليا) المستمر لي ليس كثيرا على الغلاف الجوي للسفينة |
SEC, kocanın şirketini sorguluyor.. | Open Subtitles | إستجواب لجنة الأمن والتبادل فى شركته |
Şimdi polis onu ve büyükannesini sorguluyor | Open Subtitles | والشرطة الآن تستجوبه وجدتها |
Gözlemciler bu davayı mahkemede birinci sıraya getiren bilirkişileri sorguluyor. | Open Subtitles | يتساءلون عن الحكمة لجلب هذه القضية إلى المحكمة فى المقام الأول |
Şimdi bu ülke için pek çok kez savaşmış birinin vatanseverliğini mi sorguluyor? | Open Subtitles | ويشكك في وطنية رجل خاض عديد منها؟ |
Ufak işbirlikçilerin hastalarımı sorguluyor, dosyalarımı karıştırıyor, reçetelere müdahale ediyorlar. | Open Subtitles | أتباعك يقومون باستجواب مرضاي يسرقون قوائمي ويعترضون على الوصفات الطبية |
Beni sorguluyor musun? | Open Subtitles | هل تستجوبيني ؟ |