"sormak zorunda" - Translation from Turkish to Arabic

    • عليك أن تسأل
        
    • عليك أن تسألني
        
    • اضطريت للسؤال
        
    • ان اسألك
        
    • بطلبهم
        
    , Sadece teknikleri ve yeni bir takım elbise var sormak zorunda kaldım Open Subtitles كان عليك أن تسأل فقط، لدي تقنيات وحلة جديدة
    sormak zorunda kaldığına göre doğru yapmamışım demektir. Open Subtitles حسنا,اذا كان عليك أن تسأل اذا فأنا لم أقم به بشكل صحيح
    O da bana, "Eğer sormak zorunda kaldıysan aşık değilsindir." dedi. Open Subtitles أخبرني,"إذا كان عليك أن تسأل ".أنت لا تُحب
    Sana her şeyi söyleyebildiğim ve sormak zorunda olduğun şeyleri bana sormadığın için çok sevindim. Open Subtitles وأن يكون بإمكاني إخبارك بكل شيء وأنني سعيدة أنك لا تسألني عن ما ليس عليك أن تسألني
    Bunu sormak zorunda olduğum için özür dilerim. Open Subtitles أنا آسف لأني اضطريت للسؤال
    Öyle olsa bile, yine de sana bu kadar erken dönmekle... gerçekten doğru yaptığına kesinlikle emin misin... diye sormak zorunda hissediyorum. Open Subtitles لكن اذا سمحتي لي، انا اريد ان اسألك هل انتي متأكدة تماما بأن اخترتي الخيار الصحيح بعودتك بهذه السرعة ؟
    sormak zorunda bile değildiler. Open Subtitles ما كان عليهم إلاّ التلميح بطلبهم
    Sebebini sormak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليك أن تسأل لماذا
    Sebebini sormak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليك أن تسأل لماذا
    sormak zorunda mısın? Open Subtitles هل عليك أن تسأل هذا؟
    - sormak zorunda mısın? Open Subtitles - هل عليك أن تسأل حقاً؟
    Hayır, bana saçma sapan sorular sormak zorunda değilsin. Open Subtitles ـ كلا، ليس عليك أن تسألني أسئلة سخيفة
    Bunu sormak zorunda olduğum için özür dilerim. Open Subtitles أنا آسف لأني اضطريت للسؤال
    Sana sormak zorunda olduğum birşey var Open Subtitles لدي شئ اود ان اسألك عنه
    Size sormak zorunda... Open Subtitles يجب ان اسألك
    sormak zorunda bile değillerdi. Open Subtitles إنّهم بالكاد لمّحوا بطلبهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more