"soruna yol" - Translation from Turkish to Arabic

    • يسبب مشكلة
        
    • تسببي متاعب
        
    Petrol şirketi orada başka bir boyut için kapı olduğunu bilmelerine rağmen delmelerinin bir soruna yol açacağını düşünmediklerini belirtti. Open Subtitles ذكرت شركة النفط أنها كانت تعلم بوجد بوابة لبعد آخر هناك لكنهم لم يعتقدوا أن صنع ثقب فيها قد يسبب مشكلة
    Ve bu bir adam ve ülkesi için soruna yol açar. Open Subtitles وهذا سوف يسبب مشكلة على حد سواء لنفسه ولبلاده.
    Carla, bir şeyin mesele olması için bir soruna yol açması gerekir. Open Subtitles (كارلا) ليكون الشيء مشكلة يجب أن يسبب مشكلة
    Değerinizden daha fazla soruna yol açmayın. Düşün önüme. Open Subtitles لا تسببي متاعب أكثر مما تساوينه، تحركي.
    Değerinizden daha fazla soruna yol açmayın. Düşün önüme. Open Subtitles "لا تسببي متاعب أكثر مما تساوينه، تحركي."
    Değerinizden daha fazla soruna yol açmayın. Düşün önüme. Open Subtitles "لا تسببي متاعب أكثر مما تساوينه، تحركي."

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more