Sayın Yargıç, anladığım kadarıyla SPK bizim sunuculara erişmemizi istemedi. | Open Subtitles | حضرة القاضي، كنت أعتقد أن هيئة الأوراق المالية لا تنوي أن تسمح لنا بالوصول للسيرفرات |
SPK tarafından soruşturma altında olduklarının farkında mısın? | Open Subtitles | أأنتَ على دراية بأنّهم قيْد التحقيق من قِبَل هيئة الأوراق المالية والصرف؟ |
Bu, SPK'ya bile kalp krizi geçirtecek nitelikte bir dolandırıcılık. | Open Subtitles | هذا احتيال على مستوى كبير بحيث سيصدم هيئة الاوراق المالية. |
SPK'nın tek yapabildiği bu adamın potansiyel şebeke lideri olduğunu bulmak olmuş. | Open Subtitles | افضل ما يمكن عمله من قبل هيئة الاوراق المالية انها حددت هذا الرجل بأنه محتمل ان يكون قائد الخلية |
İzin ver, şansın tersine dönmeden SPK'yı arayıp bir anlaşma ayarlayayım. | Open Subtitles | رجاءً، دعني أتصل بوحدة مراقبة البورصة والأوراق المالية و أرتب صفقة قبل أن ينفذ حظك |
İzin ver, şansın tersine dönmeden SPK'yı arayıp bir anlaşma ayarlayayım. | Open Subtitles | من فضلك، خليني أتصل بوحدة مراقبة البورصة والأوراق المالية و أظبط لك إتفاق قبل ما حظك يخلص |
İç soruşturmayı başlatmak için zamanım olacak, ...daha sonra da onu SPK'ya devredeceğim. | Open Subtitles | سيكون لديّ الوقت لأبدأ تحقيقاً داخلياً ثم أسلمه لهيئة الأوراق المالية |
Princefield Naomi'yi soruşturuyormuş. SPK'ya devretmişler. | Open Subtitles | برنسفيلد) كانت تتحرى عن) (نايومي) أولو التحقيق لهيئة الأوراق المالية |
İçerden bilgi sızdırma nedeniyle SPK tarafından inceleniyorlar. | Open Subtitles | حسنٌ، إنّهم قيد التحقيق من قِبَل هيئة الأوراق المالية والصرف بتهمة التداول بُناءً على معلومات داخلية. |
Senin mi yardımıma ihtiyacın var, yoksa SPK'nın mı? | Open Subtitles | أنت الذي تحتاجَ مُساعدتي، أم هيئة الأوراق المالية والبورصات تريدُ مساعدتي؟ |
Jim Gulbrand'ın SPK müfettişleriyle işbirliği içinde olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل كنتَ على علم بشأن تعاون (جيم) بتحقيقات هيئة الأوراق المالية ؟ |