Ayrıca kağıt de stil editörü , az olması umulur. | Open Subtitles | ويصدف أيضاً أنه محرر أسلوب في جريدتكِ ، لا أكثر |
Bununla birlikte, anlam taşıyan sadece teknik değil, aynı zamanda stil ve kişiliktir. | TED | ومع ذلك، فهي ليست تقنية ذات معنى فحسب، بل أيضاً أسلوب وشخصية |
Tuhaf. Bu sessiz stil mi? | Open Subtitles | .لقد كان لديه أسلوباً غريباً هل كان الأسلوب الصامت؟ |
Sanki kullandığın bütün cümleler "stil Cenneti" nde onları kullanmanı bekliyorlarmış da sen onları oradan alıp getirmişsin gibi. | Open Subtitles | إنها مثل مقولاتك التى تقولها دائما ... فقط تنتظر أن يأتى لك الأسلوب من السماء حتى تستطيع أن تسرده |
Hafif yaygın, katlı hoş bir stil bunun gibi iri kadınlara iyi gider. | Open Subtitles | اسلوب لطيف مع تهميش خفيف... مناسب لإمرأه كبيره مثل هذه |
"Ve yeni bir poz rutini öğrenmek istiyorum, yeni bir stil." | Open Subtitles | "وأريد فقط تعلم تشكيل وضعيات جديدة روتينية، بأسلوب جديد" |
stil yöneticisi Harrods koleksiyonumuzu gözetlemek için imza attı ve yarın geliyor. | Open Subtitles | مدير الأناقة المُكلف بمتابعة مجموعة هارودز، سيأتي غداً.. |
Evet, insanların stil kısmında okumak istedikleri şey bu. | Open Subtitles | حسنا, هذا ليس ما يريد الناس حقا قرائته في قسم الموضة |
Ne yazık ki, eski stil mafyacılık sona erdi. | Open Subtitles | من سوء حظه أن أسلوب المافيا برجال الشرف قد انتهى |
Ama bu bahar şebekeye biraz stil geliyor... | Open Subtitles | ولكن ، في الصيف القادم .. إلى أسلوب الشبكة .. |
Puanlarınızı harcayacağınız zaman geleceği düşünerek hareket etmeniz gerekir. Çünkü seviye bölgeleri için en iyi stil sabit kalmamaktır. | Open Subtitles | إنكَ بحاجة للتنبؤ بالمستقبل لتنفق نقاطك، لأن أفضل أسلوب لنطاق مستواك لن يكون كما هو دائماً |
Bu insanların hepsi senin gibi stil sahibi, tatlım. | Open Subtitles | إنهم أشخاص لديهم أسلوب يشبهوك، يا عزيزي. |
Bu bir stil dergisi hayat değil, sosyal bir broşür... ! | Open Subtitles | هذه هي مجلة أسلوب الحياة ، وليس كتيبا الاشتراكي. |
stil eksikliği var ama şaşırdım doğrusu. | Open Subtitles | لفقدانكَ الأسلوب , لكنني كنتُ متفاجئاً بشكل سار. |
stil yapmak yeni bir memnuniyet. Okuyucularımın beğendiği bir şey. | Open Subtitles | الأسلوب عاد هو المحتوى الجديد إنه ما يحبه قرائي |
Öğretemeyeceğim iki şeye sahipsin bunlar stil ve istektir. | Open Subtitles | صدف بأنك تملكين شيئان لا أستطيع أن أعلمهم و هو الأسلوب و الرغبة |
Puanlar stil, uygulama ve zorluğun kombinasyonuna göre. | Open Subtitles | الأمور ترتكز على خليط من الأسلوب الإعدام والصعوبة |
Hafif yaygın, katlı hoş bir stil bunun gibi iri kadınlara iyi gider. | Open Subtitles | اسلوب لطيف مع تهميش خفيف... مناسب لإمرأه كبيره مثل هذه |
Ne bir tat ne de bir stil var. | Open Subtitles | اسلوب للقتل يفتقر إلى المهنية والرقيّ. |
Siyah emaye ile Gotik stil harf L | Open Subtitles | بأسلوب "غوثيك" مع المينا الأسود وحرف "إل" |
stil yöneticisini etkilemek ve Harrods'ın Donovan Decker'dan memnun kalmasını sağlamak. | Open Subtitles | إقناع مدير الأناقة.. والتأكد من أن هارودز علي ثقة بأن دونوفان ديكر لديها ما يتطلبه الأمر.. |
stil seçimi olarak mı, yoksa alışkın mı değilsin? | Open Subtitles | هل بسبب إختيار الموضة المعينة ام لأنكِ لم تعتادِ على ذلك؟ |
Halkımı stil içinde kabul etmeye hazırım. | Open Subtitles | وأنا مستعد، أن اتلقى العامتي في الاسلوب. |
Evet, ama sadece geri dönmek ve kenarda bir yerde oturmak ve stil eksikliğimle ilgili iğneleyici yorumlar yapmak istemiştim. | Open Subtitles | نعم، لَكنِّي فقط أردتُ للرُجُوع ويَجْلسُ على الخطوط الجانبية وتعليقات صنعِ الساخرةِ حول قلتِي مِنْ الأسلوبِ. |