| Geçtiğimiz yıl nispeten az strese maruz kalanların ellerini kaldırmalarını istiyorum. | TED | أود أن ترفعوا أيديكم إن عانيتم، السضغنة الماضية، من الضغط ولو بدرجة قليلة. |
| Bu beni korkunç strese soktu, ve kalp hızımı arttırdı. | TED | لان هذا جعل مني شديد التوتر ورفع معدل ضربات قلبي |
| 12 yıl boyunca büyük babamın durumu gittikçe kötüleşti ve onun özellikle başı boş gezinmeleri ailemi büyük bir strese sürükledi. | TED | خلال ال 12 سنة الماضية، تحولت حالته من أسوء لأسوء، وخاصة هيامه على وجهه تسبب في كثير من الإجهاد لأسرتي. |
| Mışıl mışıl uyuyor. Bu kadar strese dayanamadı herhalde. | Open Subtitles | إنّه ينام مثل طفلٍ، ربّما الضغوطات التي مرّ بها تمكّنت منه. |
| -Bak sinirli bir çocuk, strese gelemez. | Open Subtitles | إنه عصبيّ. ولا يتفاعل بشكل سليم تحت الضغوط |
| strese yaklaşımımı tümüyle değiştiren çalışmayla başlamak istiyorum. | TED | دعوني أبدأ بالدراسة التي جعلتني أعيد التفكير في مقاربتي بالكامل اتجاه الضغط. |
| Sosyal stres testine girmeden önce strese verdikleri tepkileri faydalı olarak düşünmeleri öğretildi. | TED | قبل اجتياز اختبار الضغط الاجتماعي، فقد تعلموا إعادة النظر في استجابتهم للضغط كأمر مفيد. |
| Size strese verilen tepkiler arasında en az takdir edilenlerden birini anlatmak istiyorum. Görüş şu: stres sizi sosyalleştirir. | TED | أود أن أخبركم عن جانب من اكثر جوانب الاستجابات للضغط التي لا تعطى حقها، والفكرة هي هذه: الضغط يجعلكم اجتماعيين أكثر. |
| Fakat aslında, güç, strese nasıl tepki verdiğimizle de ilgilidir. | TED | لكن حقيقة، القوة متعلقة أيضا بكيف نتصرف مع التوتر |
| Bu arada, kortikosteroidlerin strese maruz kalması, hipokampınızı uyarırken, aynı zamanda hafıza konsolidasyonunu da tetikler. | TED | وفي ذات الوقت، يعمل الكم الهائل من الهرمون المفرز بسبب التوتر على تنبيه الحًصين، مما يحرض على تقوية الذاكرة. |
| Fakat beyniniz ve tüm vücudunuz için önemli olan bu strese nasıl tepki gösterdiğinizdir. | TED | و لكن ما يهم عقلك و كامل جسدك، هو كيفية استجابتك لذلك التوتر. |
| Bitkileri hastalıklara ve strese karşı dayanıklı yapan genler üzerinde çalışıyorum. | TED | لقد درست المورثات التي تجعل النباتات مقاومة للمرض وقادرة على إحتمال الإجهاد. |
| Genetik faktörler ve alkol strese sebep olur. | Open Subtitles | اغلق فمك العوامل الوراثية تساهم فى تفعالات الإجهاد من الكحول |
| Ama aynı zamanda bedenin strese karşı tepkisine yüzünden de olabilir. | Open Subtitles | لكنها يمكن أن تكون رد فعل للجسم على الإجهاد |
| İnsan belli bir yere kadar travmalara dayanabiliyor sonra strese yenilip çığlık atmaya başlıyor. | Open Subtitles | حسناً، كان لديّ الكثير من الضغوطات لايمكن للشخص أن يتحملها, لذا ذهبتُ للشارع و بدأتُ بالصراخ |
| Sizce de bu durumu sadece... strese mi bağlamalıyız yoksa... başka durumlar mı var? | Open Subtitles | هل تعتقد ان هذة الحالة سببها الضغوط فقط ام هناك عوامل اخرى ؟ |
| Bu arı kovanına zararlıdır çünkü bağışıklık sistemlerini zayıflatır. Bu da strese girmelerini ve güçsüz düşmelerini kolaylaştırır. | TED | هذا سيؤدي لتدمير الخلية لأنه يضعف الجهاز المناعي لدى النحل ويجعلها أكثر حساسية للتوتر والأمراض |
| Sanırım iki erkekle birden çıkmak, beni strese soktu. | Open Subtitles | أظنأنأمرمواعدةشابينبدأينالمني, الاجهاد نتيجة الأمر |
| Onları strese sokuyorsun, kötü notlar getiriyorsun arkadaşlarınla aptalca şeyler yapıyorsun. | Open Subtitles | تسبب لهم توتر شديد, وعلاماتك سيئة, ترتكب أموراً حمقاء مع أصدقائك |
| Senin hayatin hakkinda küçücük bir detay ögrenecegim diye yaptigin su strese bak. | Open Subtitles | انظر إلى كيف يتوتر حالك معتقداً أنه ربما قد أعرف أقل تفصيلٍ عن حياتك, و ماذا بعد؟ |
| Vazgeçtim. strese giriyorum. | Open Subtitles | لقد غيرت رأيي أنه مجهد |
| Sorun değil. Bunun seni strese soktuğu aşikar. Sadece arkadaş olalım. | Open Subtitles | من الواضح ان ذلك يجعلك متوترا لنكن اصدقاء |
| Baba bu konulardan dolayi strese girmeni istemiyorum. | Open Subtitles | بابا.. لا أريدك أن تتوتر بخصوص أي من هذا |
| Bu arada, strese sokup nöbet geçirmesini sağlayın. | Open Subtitles | حتى ذلك الحين أصيبوها بالتوتر كي تصاب بنوبة أخرى |
| Onları strese sokmak istemeyiz, değil mi? | Open Subtitles | نحن لا نريد أن نضغط عليهم، أليس كذلك؟ |
| Her dakika kontrol etmek zorunda kalmazsın. Seni sadece strese sokar. | Open Subtitles | لستَ بحاجة لتفقد حال العمل و أنتَ بعطلتُكَ سيسبب لكَ ضغطاً عصبياً فحسب ، هيــا. |