"stuart'ın" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستيوارت
        
    • ستيورات
        
    • ستيورت
        
    Stuart'ın yeri hakkında olumlu bir ipucu ele geçirdik. Open Subtitles لدينا اشارة ايجابية حول مكان وجود ستيوارت
    Stuart'ın eşgali ve bir de ödül. Open Subtitles وهي تصف ستيوارت وتقدم مكافأة في حال وجده أحد
    Hastings, Arlena Stuart'ın odasında kokladığım parfüm şişesini hatırladın mı? Open Subtitles هيستنجز, اتتذكر زجاجة البارفان التى تشممتها, فى غرفة ارلينا ستيوارت ؟
    Arlena Stuart'ın öldürüldüğü yerin yakınında bol miktarda eroin bulunması cinayetin bu nedenle işlenmiş olabileceğini düşündürüyor, gerçekten. Open Subtitles بالقرب من مكان مقتل ارلينا ستيوارت, يشير الى انه الدافع من الجريمة
    Bir Stuart'ın yeniden tahta çıktığını görmek için hayatımı verirdim. Open Subtitles مستعد للتضحية بحياتي لرؤية فرد من عائلة ستيورات على العرش
    Stuart'ın düğününde, gerçekler benim düşmanımdı Open Subtitles في ليلة زفاف كلوديا و ستيورت الحقيقة كانت العدو
    Yani sen bütün bunların Arlena Stuart'ın ölümüyle hiç alakası olmadığını mı söylüyorsun? Open Subtitles هل انت حقا تفترض ان, كل هذا ليس له علاقة بموت ارلينا ستيوارت ؟
    Aramızdan kim Arlena Stuart'ın ölümünden sorumluydu? Open Subtitles ومن منا, المسئول عن موت ارلينا ستيوارت ؟
    Bence Arlena Stuart'ın parasını sadece yatırım yapmak için istiyordu. Open Subtitles فقد كان يريد اموال ارلينا ستيوارت, لكى يستثمرها ببساطة .
    Stuart'ın bu kadar aşağılandığını görünce farkettim ki adamın sadece rozetini değil, saygınlığını da almıştım. Open Subtitles رؤية ستيوارت يتعرض للذل جعلتني أدرك أنني لم أسلب الرجل شارته فحسب بل سلبته كرامته
    Bana hikayesini anlattı. Görünüşe göre, polis olmak Stuart'ın fikri değilmiş. Annesini fikriymiş. Open Subtitles أخبرني قصة، أن يصبح شرطياً لم تكن فكرة ستيوارت كما يبدو بل فكرة أمه
    Karma beni buraya Stuart'ın kariyerine yardım etmek için getirmişti. Open Subtitles أنّ القدر أحضرني الى هنا لمساعدة حياة ستيوارت المهنية
    Belki de Stuart'ın kaderi istediği şeyi yapmaktı. Open Subtitles ربما كان مقدّراً لـ ستيوارت تحقيق ما أراد فعله
    O ve W arasında, Stuart'ın olduğu yerde duracağım sözü verilmişti. Open Subtitles وكان وعدني بأنني سوف تقف بين 'م' و 'دبليو , حيث هو ستيوارت.
    Hayır, Stuart'ın bakmadığı anlarda yemeğimi ye yeter. Open Subtitles لا , كله فقط عندما لا يكون ستيوارت ناظراً
    Stuart'ın ayaklarını yerden kestin. Open Subtitles حسناً , حسناً , أنظري ستيوارت واقع في حبك تماماً, إذاً
    Stuart'ın "hali vakti yerinde". Ne olmuş? Open Subtitles إذاً ستيوارت يتمتع برجولة غير عادية ما المعضلة إذاً ؟
    Stuart'ın tanıştığı kadın eski eşim. Open Subtitles لا , يا هولي المرأة التي قابلها ستيوارت هي زوجتي السابقة
    Stuart'ın yaptıklarını birine söyleyeceğinden korkuyorum. Open Subtitles أنا خائف أنها قد تخبر أحدا بما يفعله ستيوارت
    7 kişiyi indirdiğin gece Stuart'ın yerindeydim. Open Subtitles كنت في ستيورات ورايتك اطحت بسبع رجال مرة واحدة
    Her hafta Charles Stuart'ın zulmünden kaçmak için her şeyi göze almış yeni yerleşimciler geliyor. Open Subtitles المستوطنين الجدد يصلون كل أسبوع يائسون لايجاد مهرب من بطش تشارلز ستيورات
    - Ama Stuart'ın hayatını kurtarabilir. Open Subtitles ولكن من الممكن أن تنقذ حياة ستيورت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more