| Bayan Styles'ı de sizinle birlikte keşfinize göndersem... sorun olmaz sanırım. | Open Subtitles | أنا متأكد أنك لن تمانع أذا أرسلت الأنسه ستايلس على بعثتِكَ. |
| Styles, eğer gördüğün şey buysa... sanırım biraz... | Open Subtitles | سيدة ستايلس هل هذا ما رأيتية هناك.. نعم,أنا اعتقد أنه مهزوز قليلا". |
| Styles resmi sizin yaptığınızı söyledi. | Open Subtitles | ستايلس أخبرتنى أنك رسمتها بنفسك |
| Yani kokaini buldun ve Styles'a mı söyledin? | Open Subtitles | ولقد اكتشفت امر الكوكايين واخبرت ستايل |
| Styles'dan haberin vardı. | Open Subtitles | وكنت تعلم بخصوص ستايل |
| Harry Styles, sevimli tavırları ve kusursuz saçıyla ünlüydü. | TED | هاري ستايلز الذي اشتهر بعطفه وشعره المثالي. |
| Styles harikasın. Buldun onu. | Open Subtitles | ستايلس أنت رائعة لقد وجدتيه |
| Styles, burayı nereden biliyorsun? | Open Subtitles | ستايلس كيف عرفت هذا المكان؟ |
| Styles, ne düşünüyorum biliyor musun? | Open Subtitles | ستايلس أتعرفى ماذا أعتقد؟ |
| Bu kurgu Styles, kurgu. | Open Subtitles | أنه خيال يا ستايلس خيال |
| Evet. Styles söylemişti.. | Open Subtitles | نعم ستايلس أخبرتنى |
| Çünkü benim araştırmalarıma göre bir otobanın kenarındaki Harry Styles kusma yerinde iki saat içinde bir tapınak yapma becerisine sahipler. | TED | لأنه وفقاً لبحثي، أنهن قادرات على بناء مزار لتقيوء هاري ستايلز على الطريق السريع خلال ساعتين. |
| Bence Harry Styles oldukça seksi ama duyduğuma göre göğsünde devasa bir kelebek dövmesi varmış. | Open Subtitles | أعتقد أن هارى ستايلز جذاب جداً و لكنى سمعت أن لديه و شم فراشه كبير على صدره |
| Adının Harry Styles olduğunu söyledi. | TED | فقالت لي أن اسمه هاري ستايلز. |