"suçlamaların" - Translation from Turkish to Arabic

    • التهم
        
    • الإتهامات
        
    • الاتهامات
        
    • التهمة
        
    • للتهم
        
    • اتهاماتك
        
    • الإتّهامات
        
    • التُهم
        
    • التّهم
        
    • التُهَم
        
    • الادعائات
        
    • الأتهامات
        
    Sayın Yargıç, Bölge Savcılığı'yla görüştüm. Savcılık, tüm suçlamaların düşürülmesini talep ediyor. Open Subtitles سيادتك , لقد تحدثت مع النائب العام الولاية ترغب بإسقاط كافة التهم
    Doğrusunu istersen umursadığım tek şey aleyhime yapılan suçlamaların düşüp düşmeyeceği. Open Subtitles لأكون صادقة، جل ما يهمني هو ما إذا كانت التهم ضدي ستسقط
    Babama yapılan suçlamaların geri alınmasını ve annemin anlaşmasına bağlı kalınmasını istiyorum. Open Subtitles أنا أودّك لإعتبار السقوط التهم ضدّ أبي ويشرّف أمّي إتفاقية مناعة.
    Çocuk paylaşımı davalarında bu tür suçlamaların olması standart bir şeydir. Open Subtitles في دعاوى حضانة الأطفال ، تكون هذه النوعية من الإتهامات تقليدية
    suçlamaların ciddiyetinden dolayı, sanığın daha önce sabıkasının olmaması ve örnek gösterilebilecek okul durumu burada önemsizdir. Open Subtitles عدم وجود سجل اجرامي للشخص القاصر هنا , وظهوره المثالي في المدرسة ليست ذات تأثير هنا بسبب خطورة الاتهامات
    Bay Raj Malhotra'nın, Bayan Sonia Ray'a karşı yönelttiği suçlamaların doğruluğu mahkemece sabit görüldüğünden Bay Rai'nin Bay Raj'a görevini ve itibarını iade etmesine karar verilmiştir. Open Subtitles لقد تم الاثبات فى المحكمة أن التهم التى وجهها السيد راج مالهوترا للسيدة سونيا روى صحيحة وبالتالى
    Polisi ve Sosyal Hizmetler'i arayıp suçlamaların düşmesini sağlarım. Open Subtitles سأتصل بالشرطة و خدمات الأطفال و أجعلهم يسقطون كل التهم
    Sonra bir telefon görüşmesi yaptı sonrasında duyduğum, suçlamaların düşürüldüğüydü. Open Subtitles ثم أجرى مكالمة. بعدها بقليل أجدهم يقولون لي أن التهم قد أسقطت.
    Wolsey hakkındaki suçlamaların hepsini kabul etti. Open Subtitles رد ويلسي أنه مذنب بجميع التهم الموجهه إليه
    suçlamaların hepsini düşüremediğim için üzgünüm ama... en azından minimum zararla olaydan sıyrıldın. Open Subtitles متأسف أنني لم أستطع إسقاط التهم كلياً .. ولكن على الأقل حصلت لك على ما أستطيع فعله
    Davalıya karşı suçlamaların düşmesinde ACLU'nun size karşı dava açmış olmasının sizce etkisi var mı? Open Subtitles هل أثَّرت دعوى الحقوق المدينة بشيء على قرارك لإسقاط التهم ضد المتهمين الآخرين؟
    Sayın yargıç, savunma, tüm suçlamaların düşürülmesini talep ediyor. Open Subtitles حضرة المحترم، الدفاع يطلب إلغاء كلّ التهم
    Merak ediyorum bunun Nikki'ye karşı suçlamaların düşmesiyle bir alakası var mı? Open Subtitles و أتساءل عما إذا كان ذلك لا شأن له باسقاط التهم ضد نيكي ؟
    Bu noktada söyleyebileceğim kanıt eksikliği sebebiyle müvekkilime karşı yapılmış bütün suçlamaların tamamen düşmesini istemektir. Open Subtitles أني أطلب اسقاط لكل التهم الموجهة ضد موكلي على اساس نقص الأدلة
    suçlamaların ne zaman işleme konacağına ben karar veririm. Open Subtitles أنا أقرر متى نقوم بتوجيه الإتهامات فنحن لا نملك الحقائق الكاملة بعد
    Hakkında ki suçlamaların hangisinin doğru olduğuna ben kadar vermiyorum. Open Subtitles لست أنا من لديه القرار، إذا كانت أي من هذه الإتهامات صحيحة
    Goa Polisimiz mahkemeye başvurarak Komiser Rakesh Kadam hakkındaki tüm suçlamaların düşürülmesini talep edecektir. Open Subtitles الشرطة غوا لدينا الطعون قسم إلى المحكمة .. لتبرئة جميع الاتهامات ضد مفتش راكيش كادام.
    Bayan Samuels hakkındaki suçlamaların düşürülmesini teklif ediyoruz. Open Subtitles نود أن تقديم التماس لرفض الاتهامات ضد السيدة صامويلز.
    Ve sen ağlarken ben de, çalınan tutar için bir çek göstererek hiddetli küçük ellerine sıkıştırır ve perişan bir koca olarak suçlamaların düşmesi için, özel bir iyilik isterim. Open Subtitles وبينما تبكين بحرقه، أظهر شيك بالمبلغ المسروق أضعه في أيديهم وأطلب كإحسان خاص إلى زوج مذهول سحب التهمة
    Sayın avukat, suçlamaların okunma kısmından feragat ediyor musunuz? Open Subtitles أيها المستشار، هل هُنالك تنازل رسمي للتهم الموجه إليه؟
    Senin suçlamaların yüzünden sevgiyle tutunduğumuz kutsal güven bağı kırıldı. Open Subtitles بسبب اتهاماتك لقد كسرنا الرباط المقدس من الثقة الذي نعتز به جدا
    Büyük ödüller verilen en ciddi suçlamaların yapımına büyük ilgileri var bu anlamda 1979 ve 1982 yılı kanunları altında verilen cezalarda büyük azalma var. Open Subtitles عِنْدَهُمْ إهتمامُ عظيمُ في توجية الإتّهامات الأكثر جديّة و يعطوا الجوائزُ الهائلةُ،
    Ama bu durumda sessizlik kuralı, bana yöneltilen suçlamaların geçersiz kılınmasına müsaade eder. Open Subtitles ولكِن حَتى في هَذه الحَالَه الإفتراض بِأن الصمَت يُعطي مِوافقَة يَستبعِد التُهم ضِدي
    Bu, Celia Hodes hakkındaki bütün suçlamaların benim tavsiyemle düşürüldüğünü gösteren resmi bir belgedir. Open Subtitles هذا إشعار رسمي بأن كل التّهم (الموجّهة إلى (سيليا هودز أسقطت بناء على توصيتي
    Bu da demek oluyor ki onun hakkındaki suçlamaların hepsi düşmüş durumda. Open Subtitles و مَذكور هُنا أنَ كُلَ التُهَم قَد أُسقِطَت
    Bu suçlamaların tamamen kurmaca olduğunu gerçekler gösterecektir. Open Subtitles ستظهر الحقائق إن هذه الادعائات بدون أى دليل.
    Bu suçlamaların hiç bir dayanağı yok ve içerikleri de oldukça rahatsız edici. Open Subtitles كل هذه الأتهامات بدون أسس و هي موزعة عمقاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more