"suçlayamazsın" - Translation from Turkish to Arabic

    • تلومي
        
    • إلقاء اللوم
        
    • لومها
        
    • يمكنك لوم
        
    • لومه
        
    • تلومه
        
    • أن تلوم
        
    • تلومنى
        
    • تلوميه
        
    • ألوم
        
    • تتهم
        
    • تلمني
        
    • تلومهم
        
    • تلقي اللوم
        
    • لَوْم
        
    Merak ettiğim için beni suçlayamazsın. Open Subtitles و لا تستطيعي ان تلومي طفل من سؤاله أمي..
    Denediğim için beni suçlayamazsın. Open Subtitles لا يمكنكِ إلقاء اللوم عليّ لمجرّد المحـاولة
    Bir defa görüştüğü bir kadının ölümü için onu suçlayamazsın. Open Subtitles أنت لا تستطيع لومها على الموت إجتمعت بتلك المرأة مرّة.
    Ama gerçek aşkı bulmaya çalışan birini de suçlayamazsın. Open Subtitles لكن لا يمكنك لوم من يبحث عن الحب حيثما يستطيع
    Bilmiyorum ,şey onu tamamiyle suçlayamazsın , yani sende biraz kadınsısın. Open Subtitles أنا لا أعرف. حسنا، أنت لا تستطيع لومه انت مخنث قليلا
    Biliyorsun, kendinden başka kimseyi suçlayamazsın. Open Subtitles أنت تعلم بأنه ليس لديك أي شخص تلومه .. إلا نفسك
    Peki, çalışan için bir kız suçlayamazsın. Open Subtitles حسناً ، لا يمكنك أن تلومي الفتاة على المحاولة
    bu kez kendini suçlayamazsın. ve sen sonunda buradasın. Open Subtitles إيمي , لا يمكنك أن تلومي نفسك هذه المرة تلك الفتاة احتاجتك و كنت هناك للنهاية
    Bir insanı kendini doğasına göre davrandığı için suçlayamazsın değil mi? Open Subtitles كيف يمكنك أن تلومي شخصاً لتصرفه حسب طبيعته
    Şey, denediğim için beni suçlayamazsın. Open Subtitles لا يمكنكِ إلقاء اللوم عليّ لمجرّد المحـاولة
    Sosyal bir bilinçleri olduğu için onları suçlayamazsın. Open Subtitles لا يمكنك إلقاء اللوم عليهم لامتلاكهم ضميراً إجتماعياً
    Ama denediğim için beni suçlayamazsın. Open Subtitles ولكن، مهلا، لا يمكنك إلقاء اللوم على الرجل لمحاولته.
    Evet. Üzgün olduğu için onu suçlayamazsın. Open Subtitles أجل لا أستطيع لومها على انحطاط معنوياتها
    Hayatında biraz romantizm arıyor. Onu bu yüzden suçlayamazsın. Open Subtitles هي ارادت بعض الرومانسيه بحياتها لا يستطيعون لومها على ذلك
    Katil olmayı seçmiş birinden dolayı tüm siyahları suçlayamazsın. Open Subtitles لا يمكنك لوم المجتمع لاختيارك أن تكون قاتلاً
    Kimse onu istemiyor diye yabanmersinli turtayı suçlayamazsın. Open Subtitles لا يمكنك لوم فطيرة التوت الآمر فقط أنة لا أحد أرادها
    Destek göndermek istediği için onu suçlayamazsın. Seninle ilgili bir şey değil. Open Subtitles أنت تعلمين لاتستطيعين لومه , لإرادته للدعم أنا متأكد أن لاعلاقة لذلك
    Artık House için çalışmıyorsun, yani yakalanırsan artık onu suçlayamazsın. Open Subtitles مما يعني انك لن تتلقى لومه ان امسك بك انا لا ابحث عن الإثارة
    - Beni suçlayamazsın. Open Subtitles حسنا، أنت يمكن أن تلومه عليني.
    Yasalar açısından Fleming'i suçlayamazsın. Open Subtitles هذا هو القانون، لا تستطيع أن تلوم فلامينغ قانونياً
    Bu engelin üstesinden gelirsem beni suçlayamazsın. Open Subtitles لا تستطيع أن تلومنى إذا تغلبت على هذه العقبة.
    Bizim gibi yaşlı bir evli çifti geri çevirdiği için onu suçlayamazsın. Open Subtitles لا يمكنك أن تلوميه لتخليه عن عجوزين متزوجين مثلنا.
    Farkındayım. Tanrı'yı suçladığın oluyor mu? İnancını kaybettiğin bir şeyi suçlayamazsın. Open Subtitles أعلم ذلك الحقيقة هي , أنّني ألوم نفسي أكثر
    Bir çift gözlük al kendine. İnsanları bu şekilde suçlayamazsın! Open Subtitles ألبس نظارات بعد ذلك أنت لا تستطيع ان تتهم الناس هكذا
    Kardeşimle güzel zaman geçirmek istiyorum diye beni suçlayamazsın. Open Subtitles لا تلمني على رغبتي في تمضية بعض الوقت مع أخي.
    Açılmak üzere olan bir kumarhane söz konusuysa, kendi polislerini istedikleri için onları suçlayamazsın. Open Subtitles مع قرب افتتاح الكازينو لا يمكنك أن تلومهم إن أرادو شرطتهم الخاصة
    Onu suçlayamazsın anne. Open Subtitles أعني, لا تلقي اللوم عليها يا أمي أعتقدت أنكِ ميتة
    Bir erkeği denediği için suçlayamazsın? Open Subtitles أنت لا تَستطيعُ لَوْم a رجل لمُحَاوَلَة , huh؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more