"sussun" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليصمت
        
    • فليصمت
        
    • اصمتوا
        
    • يصمت
        
    • اخرسوا
        
    • يسكت
        
    • ليخرس
        
    • فاليتكلم
        
    • فقط توقفوا
        
    • فلتصمتوا
        
    Eğer burada bu birlikteliğe... herhangi bir sebeple karşı çıkacak biri varsa, şimdi konuşsun ya da sonsuza dek sussun. Open Subtitles اذا اي رجل حاضر هنا لديه سبب لكي لا يجتمعا في ظل القانون ليتكلم الآن , أو ليصمت الى الابد
    Evet, burada bu iki insanın evlenmesine karşı olan biri varsa ya şimdi konuşsun ya da sonsuza kadar sussun. Open Subtitles أذا كان هناك أى أحد فى القاعة عندة سبب يمنع هذين الشخصين من الزواج فاليتكلم الآن أو ليصمت ألى الأبد
    Eğer aranızda sebebini göstererek neden birleşmemeleri gerektiğini söyleyecek biri varsa ya şimdi konuşsun, ya da sonsuza dek sussun. Open Subtitles فلو أن احدا لديه مثل هذا الموقف ويري انه لا ينبغي لهم ان يكونا سويا فليتحدث الان او ليصمت للأبد
    Bugün, Tanrı'nın evinde, bu iki gencin dünya evine girmesine itirazı olan varsa şimdi konuşsun yoksa sonsuza kadar sussun. Open Subtitles إن كان هناك أحد اليوم لديه سبب يمنع هذين الاثنين من الارتباط بهذا الزواج المقدّس فليتحدث الآن أو فليصمت للأبد
    Herkes sussun. Geliyor. Hadi. Open Subtitles اصمتوا جميعاً، إنها قادمة تحركوا
    Bu evliliğin gerçekleşmesine bir engel olduğunu iddia eden biri varsa... ya şimdi konuşsun ya da ebediyen sussun. Open Subtitles فى الزواج المقدس .و اذا كان لدى احد اى سبب فى عدم اتمام هذا الارتباط فليتكلم أو يصمت الى الابد
    Pekala, herkes sussun. Böyle saçmalamaya devam ederseniz kesin bizi yakalarlar. Open Subtitles اخرسوا جميعكم، إذا استمريتم بالثرثرة هكذا سيمسكون بنا بالتأكيد
    Bu evliliğin yapılmasına itirazı olan varsa, ...şimdi konuşsun, ya da sonsuza dek sussun. Open Subtitles إن كان من بينكم من يعرف سبباً يمنع عقد هذا القران، فلينطق الآن أو ليصمت إلى الأبد.
    Eğer burada kimse, bu iki insanın birleşmemesini gerektiren bir neden biliyorsa... şimdi konuşsun ya da sonsuza kadar sussun. Open Subtitles إذا كان هناك أحد من الحاضرين يعترض على أن يعيشا معاً بالحياة المقدسة، ليتحدث الآن، أو ليصمت إلى الأبد.
    Bu ikisinin sonsuza kadar... birleşmemesi gerektiğini düşünen ... herhangi biri... ya şimdi konuşsun yada ebediyen sussun. Open Subtitles لو أنه هناك أى شخص هنا اليوم يظن أنه لا يجب الجمع بين هذين الشخصين فليتكلم الآن أو ليصمت للأبد
    Bu iki insanın evlenmemesi için bir sebebi olan varsa ya şimdi konuşsun ya da sonsuza dek sussun. Open Subtitles هل من أحد يعلم سبباً يجعل هذين الإثنين لا يتزوجوا فليتحدث الآن أو ليصمت للأبد
    Eğer bu birlikteliğe itirazı olan varsa ya şimdi konuşsun ya da sonsuza dek sussun ya da bir şey yapsın. Open Subtitles إذا كان أحد يعترض على هذا الزواج فليتكلم الأن أو ليصمت بسلام إلي الأبد أو يفعل شيئاً أخر
    Bu iki insanın birlikteliğine karşı çıkanınız varsa ya şimdi konuşsun ya da sonsuza dek sussun. Open Subtitles لو لدى أحدكم اعتراض على الجميع بين هذين الشخصين، فليتكلم الآن أو ليصمت إلى الأبد
    Aranızda... bu ikisinin meşru olarak evlenmesine bir mani olduğunu bilen varsa... şimdi konuşsun, ya da ebediyen sussun. Open Subtitles إن كان هناك شخصاً حاضراً يعرف سبباً ما يمنع الزواج الشرعي لهذين الشخصين فليتحدث الآن أو فليصمت للأبد
    Bu çiftin kutsal evlilikle bir araya gelmesine karşı çıkan varsa ya şimdi konuşsun ya da sonsuza dek sussun. Open Subtitles حيث لا يمكن لهذين الزوجين الإرتباط في هذا الزواج فليتحدث الآن أو فليصمت أبداً
    Bu kutsal birleşmeye itirazı olan birisi varsa lütfen şimdi söylesin, yoksa sonsuza kadar sussun. Open Subtitles لو كان لدى أحد سبباً للاعتراض على ارتباطهما المُبارك فليتحدث الآن رجاءاً أو فليصمت للأبد
    Getirin ses kaydediciyi. Herkes sussun. Open Subtitles أحضر مسجل الصوت إلى هنا اصمتوا جميعاً
    Susun! Herkes sussun! Open Subtitles اصمتوا ، على الجميع ان يصمت
    Bu iki insanın evlenmemesi için geçerli bir sebep gösterebilecek kişi lütfen ya şimdi konuşsun ya da sonsuza dek sussun. Open Subtitles أي شخص يرى سببا يمنعهما من الزواج فليتكلم الآن أو يصمت الى الأبد
    Herkes bir sussun lütfen. Blair'i görmedim ve bu akşam odanın yanından bir kaç defa geçtim. Open Subtitles من فضلكم جميعاً ، اخرسوا لم أرَ بلير
    Herkes sussun ve sakinleşsin. Open Subtitles الجميع , يسكت , وقوموا بتحرير الهواء
    - Bakın, herkes sussun. Open Subtitles - ! ليخرس كل واحد
    Lütfen. Herkes sussun! Anlaşmayı kabul ediyorum efendim. Open Subtitles توقفوا من فضلكم، جميعكم فقط توقفوا أريد القبول بهذا العرض ، ايتها القاضية وهاهو رقمي، حسنٌ؟
    "ŞİMDİ HERKES sussun. Open Subtitles يورمونغاندر: فلتصمتوا جميعكم الآن, لا يجدر بنا الحديث إليه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more