"suyun üzerinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • فوق الماء
        
    • في الماء
        
    • على الماء
        
    • على الماءِ
        
    • فوق المياه
        
    • سطح الماء
        
    Bunu sağlamanın tek yolu suyun üzerinde yüzmemektir. TED الطريقة الوحيدة لفعل هذا هو أن لا تسبح فوق الماء.
    Vaizin dediği gibi suyun üzerinde. Siz çocuklar önden gidin. Open Subtitles انها فوق الماء كما قال الواعظ و الأن هيا الولدان أولا
    Ben de suyun üzerinde sıçrayan kambur balinaları ve yunusları düşündüm. TED وكنت أفكر قي وثبة الحيتان الحدباء في الماء والدلافين
    Birdenbire adamın biri çok uzaklardan geliyor ve suyun üzerinde gidiyor. TED وفجأة يأتي شخص من مكان بعيد فيقف على الماء ويركب متنه.
    suyun üzerinde yürüdüm. Open Subtitles الكُلّ مشي على الماءِ انا مَشيتُ على الماءِ
    Eser tamamlanınca, sonunda kompozisyonu bir bütün olarak, cam gibi suyun üzerinde yüzen bir buz dağını veya köpüklerle zirve yapan bir dalgayı deneyimleyebiliyorum. TED حالما تكتمل اللوحة، أستطيع إختبارها بكليتها كجبل جليدي يطفو فوق المياه الزجاجية، أو أمواج مزبدة بالرغوة.
    Plastikten yapılmış bir vücudu var ve suyun üzerinde oturuyor. TED لديه جسد، جسدها مصنوع من البلاستيك، ويمكث على سطح الماء.
    Kumadam'dan Engerek Üssü'ne. Patlama suyun üzerinde oldu. Rüzgar yönünü saptırmış olmalı. Open Subtitles فايبر 1 هنا ساندمان أسقطناها فوق الماء, حول
    Havuzun üzerine bir cam plaka koyarsanız, suyun üzerinde dans etmek gibi olur. Open Subtitles لو وضعت الزجاج فوق المسبح لوددت أن أرقص فوق الماء
    Bir fırtına martısı suyun üzerinde dans ediyor. Open Subtitles هذه " طيور النَّوء " تبدو كأنها ترقص فوق الماء.
    Sadece kafan suyun üzerinde ve geri kalanın suyun altındaki karanlıkta öylece kalmış... Open Subtitles ...تطفو ورأسك فوق الماء وبقية جسدك غارق بالظلام
    suyun üzerinde duruyorduk, kötü hissettim. Open Subtitles وكنا فقط نطفو فوق الماء شعرت بالحزن
    Etrafımdaki suyun üzerinde akıntıyla birlikte akan kan tabakasını fark ediyorum. TED لاحظت بقعة دم في الماء حولي ينظفها تيار النهر تباعا.
    Gördüklerinizi görmeden evvel suyun üzerinde başka birisini gördünüz mü? Open Subtitles هل رايتي شخص ما في الماء ايضا قبل ان تشاهدي الذي رايته
    suyun üzerinde olmak dünyanın geri kalanını unutturuyor. Open Subtitles وجودك في الماء يجعلك كل هموم العالم تزول
    O kertenkelelerin suyun üzerinde koşabildiğini düşünürken ben de eski önlisansımda bulmuştum bunu. TED هذا لا يختلف مع ما اكتشفته طالبتي سابقاً والتي لم تتخرج عندما اكتشفت كيف أن السحالي يمكن أن تجري على الماء.
    Teknemiz suyun üzerinde yaprak gibi savruluyordu TED كان قاربنا يعوم مثل علبة ثقاب على الماء بدون أي تحكم.
    Farz et ki, kıymetli delilerinden birisi, suyun üzerinde yürümeyi tercih etti ve boğuldu! Open Subtitles افترضْ أنّ أحد نزلائك الأعزّاء حاول المشيَ على الماء وغرق
    suyun üzerinde olmaz. Open Subtitles لَيسَ على الماءِ.
    Tekne suyun üzerinde. Open Subtitles إنّ المركبَ على الماءِ.
    suyun üzerinde yürüyemedi mi daha? Open Subtitles أمشي على الماءِ بعد؟
    Eğer şanslıysak onların ruhlarını öldükleri yerde suyun üzerinde yüzerken görebiliriz. Open Subtitles وإذا كنا محظوظين فقد نتمكن من رؤية أرواحهم عائمة فوق المياه حيث صعدوا وماتوا
    Hedefler suyun üzerinde muhtemelen San Francisco'nun 200 mil batısındaydı. Open Subtitles كان الهدف على بعد 200 ميل غرب سان فرانسيسكو فوق المياه
    Ve suyun üzerinde yüzen cesetler... Open Subtitles جثث الرجال الطافيه فوق سطح الماء ووجوهها لأعلى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more