"tümöre" - Translation from Turkish to Arabic

    • ورم
        
    • للورم
        
    • أورام
        
    • كورم
        
    • الورم
        
    Örneğin bir tümöre karşı kemoterapi veya gen tamiri geçirecek dokuya gen tedavisi uygulamak gibi. TED مثلا، العلاج الكيميائي إلى ورم أو علاج الجينات للأنسجة حيث يجب إجراء إصلاح للجينات.
    İşitme sinirine baskı yapan bir tümöre benziyor. Open Subtitles من الواضح أنّه ورم خبيث يضغط على الوتر السمعي
    Peki bu nanopartiküller, ilaçları tümöre nasıl ulaştırıyor? TED وهكذا، كيف يمكن لجزيئات النانو نقل العلاج الخاص بالسرطان للورم ؟
    Damarlara güçlü bir yapıştırıcı enjekte ederiz yapıştırıcı katılaşarak tümöre giden kanı keser. Open Subtitles نضخ غراءً داخل الأوعية، يتصلب الغراء، فيمنع وصول الدم للورم.
    Onları fareye enjekte ediyoruz, sağ taraftakiler ve hiçbiri tümöre dönüşmüyor. TED قمنا بحقنها في الفأر, التي على اليمين ولم تقم ولا واحدة منها بعمل أورام.
    Kuramsal olarak konuşacak olursak, bu çeşit bir sinirsel hiperaktiviteyle, bir çeşit felç,kriz veya tümöre eğilimi olabilir... Open Subtitles حسناً ، بصورة افتراضية و بتلك الصورة العصبية الغريبة لا بد أنه معرض لعدة أمراض و نوبات و أورام
    Bütün beyni, dev bir tümöre benziyor. Open Subtitles دماغه كله يبدو كورم عملاق.
    "Sol bacağındaki tümör iyi huylu bir tümöre benzemiyor" TED يخبرني ان الورم الذي في قدمي تجاوز كونه ورماً
    Tümörünüz olduğunda, ondan kurtulursunuz. Bükülmüş bir ruhta bir tümöre benzer. Open Subtitles عندما يوجد ورم نستأصله و الروح المعقده أيضا مثل الورم
    Tahlil sonuçları sol akciğerinizde habis bir tümöre işaret ediyor. Open Subtitles أظهـرت الفحـوصـات وجـود ورم خبيـث علـى الـرئـة اليسـرى
    Evet, hem dondurmanı hızlı yiyebilir hem de tümöre sahip olabilirsin. Open Subtitles نعم، يمكنك ان تأكل الأيس كريم بسرعة، و يكون لديك ورم بالمخ ايضا
    Beyninizde tümöre rastladık. Open Subtitles لقد إكتفشت أن هناك ورم في دماغك.
    Bedeninizde rastgele büyüyen tümörlere yol açar, ve şimdi, oğlumuz yüz siniri çevresinde büyümüş bir tümöre sahip, ve eğer tümörü çıkarırlarsa, o sinir de mahvolacak. Open Subtitles إنّه يتسبب بنمو الأورام بشكل عشوائي في الجسم، والآن، يوجد ورم حول العصب الوجهي لإبننا، وعندما يزيلون الورم، فسيتلف العصب على الأغلب.
    Bir an için şöyle bir şey düşünmenizi istiyorum. tümöre göre sorun biziz. Open Subtitles لكن أودكم أن تروا أنه بالنسبة للورم الآن نحن المشكلة
    Kanser ilaçlarının yüzde 99'undan fazlası asla tümöre ulaşamıyor. Çünkü onları hedefledikleri yere götürecek ekipmanları ve ulaşım araçları yok. TED أكثر من 99 في المائة من العقاقير المضادة للسرطان لا تتمكن من الوصول للورم وذلك لعدم توفر وسائل للنقل وأدوات لذلك لتنقلهم للمكان المراد علاجه
    tümöre ulaşacak yeterli vakitleri yok. TED وبالتالي ليس لديها الوقت لكي تصل للورم
    Burada, böbreklerin artık bir sorun teşkil etmediği fakat itfaiye araçlarının, yani nanopartiküllerin karaciğerde takıldığı ve çok daha azının tümöre ulaştığı bir resim görüyoruz. TED وهنا نري توضيحاً حيث الكلي لم تعد تمثل أي مشكلة لكن تلك السيارات الناقلة و جزيئات النانو سوف تلتصق بالكبد وفي الحقيقة قليلاً منهم هو من يصل للورم
    tümöre ilişkin bir şey yok. Open Subtitles لا دلالة على وجود أورام هذا يترك لنا التخثر المنتثر
    Yaşı tutmuyor, olaydan önce sağlığı mükemmel MR ve PET taramalarında tümöre rastlanmamış. Open Subtitles السن غير مناسب في صحة ممتازة قبل الحادث -لم يوجد أورام بصورة الرنين المغناطيسي ولا بالأشعة المقطعية
    tümöre benziyor, değil mi? Open Subtitles يبدو كورم صحيح؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more