| o kalan tümörler bir avuç kadar bile olsa tümörü tekrar büyütecek, tümör geri gelecektir. | TED | تلك البقايا الصغيرة، حتى لو كانت مجرد حفنة من الخلايا، ستنمو ليظهر الورم ثانية، ليعود الورم مرة أخرى. |
| tümörler beyne iyi mi gelir? Büyüsünler, güçlü olsunlar. | Open Subtitles | على عكس الورم الذي يفيد المخ يجعله أكبر و أقوى |
| Bu kadın yavaşça ölüyor çünkü; yüz kemiklerinin içindeki iyi huylu tümörler ağzını ve burnunu tamamen kapatmış, bu nedenle nefes alamıyor ve yemek yiyemiyor. | TED | هذه المرأة تموت ببطء لأن أورام حميدة في عظام وجهها قد دمرت بالكامل فمها وأنفها، لذا لا تستطيع التنفس و الأكل |
| Vücudun birçok yerinde iyi huylu tümörler oluşturur. | Open Subtitles | يسبب أورام صغيرة حميدة تنمو بأجزاء مختلفة بالجسم |
| Beyin zarındaki mikro tümörler, aniden boğulup ölmene yol açabilir. | Open Subtitles | بعض الأورام الصغيرة على السحايا و فجأة تختنق حتي الموت |
| Yani aslında tümörler hücre yenilenmesinin belirtisi. | Open Subtitles | اعني، في الواقع الاورام هي نم اعراض تجديد الخلايا |
| - Uzun hikayenin kısası, patlayıcı tümörler yaratıyor. | Open Subtitles | قصة طويلة ولكن باختصار, انه يخلق ورم متفجر. |
| - Patlayıcı tümörler mi, şaka mı yapıyorsun? | Open Subtitles | اورام متفجرة؟ -هل تمزح معي؟ |
| Sinaptik bir gelişme gözlemleyebiliyoruz, fakat bizim odaklandığımız nokta tümörler, yaşlanma değil. | Open Subtitles | نستطيع رصد النمو المتشابك و لكن تركيزنا على الورم و ليس على امراض الشيخوخة |
| Malesef, tümörler kemoterapiye umduğumuz oranda yanıt vermemiş. | Open Subtitles | مع الأسف . الورم لم يستجب للعلاج الكيميائي بالطريقة التي أردناها |
| Bu kadar karamsar olma. tümörler uçup gitmişti, unuttun mu? | Open Subtitles | لا تكوني سوداوية الورم طار خارج فمك , هل تتذكري ؟ |
| Son tümörler de bir ay önce alındı. | Open Subtitles | وقد قمت بإستئصال آخر جزء من الورم منذ شهر مضى. |
| tümörler gitmiş olsa bile bir tümör sanki hâlâ oradaymış gibi. | Open Subtitles | على الرغم من أن اختفاء الأورام، تتصرف الغدد كما لو أن الورم مازال هناك |
| Ameliyat edilemeyen tümörler, çok zor şeyler yaşamış çocuklar ve... | Open Subtitles | أورام لايمكن شفاءها وأطفال يواجهون مآسي كبيره |
| Bir kısmı kolayca çıkacaktır ama zorlayacak tümörler de var. 8 numara gibi. | Open Subtitles | بعضها ستكون سهلة، لكن هناك أورام معقدة، مثل الورم رقم 8. |
| Ama er ya da geç bu tümörler buradaki gibi devasa, ülserli tümörlere dönüşüyor. | TED | لا ﻳﻤﻜﻦ ﺗﺠﻨﺐ نمو الأورام ﻟﺘﺼﺒﺢ ﺿﺨﻤﺔ ﻣﺘﻘﻴﺤﺔ ﻣﺜﻞ ﺫﻟﻚ ﺍﻟﻮﺭﻡ |
| Tüm bu tümörler regl döneminde yoğun kanama yapıyorlar, karında baskı, sırt ağrısı, sık idrara çıkmaya sebep oluyorlar. | TED | كل تلك الأورام تسبّب نزيفا حادا خلال العادة الشّهريّة، ضغطا على مستوى البطن، آلاما الظهر ، وتبوّلا متكرّرا. |
| Ama normal bir nöro sınavla bazı tümörler veya normal basınçlı hidrosefaliyi kaçırırsın. | Open Subtitles | إنه كذلك. ولكن حتى مع وجود فحص عادي للأعصاب يمكن أن تنسى بعض الاورام |
| Şimdi, eğer durum düşündüğümüz gibiyse bu tümörler radrasyon ve %95'lik bir başarı şansı ile tedavi edilebiliyor. | Open Subtitles | الان , اذا كان هذا ما أظن فهذه الاورام معروف انها تتعالج بالاشعاعات بمعدل نجاح يصل الى 95بالمئه |
| Ben lezyonlar , tümörler için bakabilirsiniz , vasküler malformasyonlar | Open Subtitles | انا سوف انظر اذا كان هناك جرح,ورم,تشوهات وعائيه |
| Kısa kesersek, patlayan tümörler yaratıyor. | Open Subtitles | حسنا, قصة طويلة باختصار, انه يخلق... ورم متفجر. |
| Bunlar tümörler. | Open Subtitles | اورام كبيرة |