"tırmanır" - Translation from Turkish to Arabic

    • يتسلق
        
    • تسلق
        
    • تتسلق
        
    • ويتسلقون
        
    • لتسلق
        
    Bir yavru yarasa, bir cenaze sarisine tırmanır. TED خفاش صغير يتسلق الساري الخاص بالجنازات.
    Balkonlara tırmanırdı. Kız için her yere tırmanır, her şeyi yapardı. Open Subtitles لقد كان يزحف على البلكونة كان يتسلق أي مكان , يفعل أي شيئ لأجلها
    Geveze maymun ilkbaharda ağaçların tepelerine tırmanır ve kendini uzun boylu sanır. Open Subtitles القرد الثرثار يتسلق قمم الأشجار في الربيع و يظن نفسه طويلاً
    "Beş yüz dolar için Bolton Binası'nın on ikinci katına tırmanır mısın?" Open Subtitles ... أيمكنك تسلق المبنى الرئيسى ... عشرون طابقاً مقابل خمسمائة دولار ؟
    Herkese yatana kadar beklerdim, ...ve sonra çatıya tırmanır yıldızlara bakardım. Open Subtitles كنت أنتظر حتى ذهب الجميع إلى الفراش، ثم أود أن تسلق على السطح للنظر في النجوم.
    Kendilerine özgü kas yapıları ve yüksek denge yetenekleri sayesinde, kediler doğada alanlarını taramak üzere yüksek seyir noktalarına tırmanır ve avlarının yerini saptarlar. TED وما أتاح ذلك هو بناءها العضلي الفريد و قدرتها الفائقة على التوازن، تتسلق القطط للوصول لأكثر الأماكن ملاءمة من أجل استكشاف منطقتهم ورؤية الفرائس في البرية.
    Diğerleri bir Uzi alıp saat kulesine tırmanır. Open Subtitles آخرون يأخذون مدفع رشاش من نوع "أوذى" ويتسلقون برج الساعة.
    Büyük zaferlerden sonra, aracına atlar ve dağlara tırmanır, okyanuslarda yüzer, kimse kesin olarak bilemez. Open Subtitles بعد الفوز هو عادة يرتاح في شاحنته يتسلق الجبال ، يسبح في المحيطات لا أحد يعلم حقا
    Elektriği keseriz, çocuklar tırmanır. Sonra yeniden açarız. Open Subtitles لو قطعنا الطاقة سوف يتسلق الاولاد هكذا نستعيدهم
    Ağaçlara, duvarlara tırmanır. Nerede olursan ol sana ulaşır. Open Subtitles انه يستطيع ان يتسلق الجدران, والأشجار ويصل اليك أينما كنت.
    Dağa tırmanır ve suyu kurumuş ağacın dibine dökermiş. Open Subtitles يتسلق الجبل ليسقي الشّجرة الذّابلة
    Bir örümcek neden bu kadar tırmanır ki? Open Subtitles لماذا يتسلق العنكبوت لهذا البعد؟
    O kuleye tırmanır ve beni kurtarırdı. Open Subtitles و يتسلق البرج و ينقذني
    Billy herkesten iyi ağaç tırmanır. Open Subtitles بيلي يستطيع تسلق الشجرة أفضل من أي شخصٍ آخر
    Ayıdan ya da dağ aslanından kaçmak için ağaca tırmanır mıydım bilmiyorum ama bölgede hiçbir yerde ikisinden birinin izine rastlanmadı. Open Subtitles لست أدري إن كان بإمكاني تسلق شجرة... للفرار من دب أو أسد جبلي، ولكن ليس هناك أثر لأي من النوعين بالمنطقة.
    Binalara tırmanır ve beni arayıp baskımı düzeltmek zorunda olduklarını da söylerlerdi -- kelime aralığı yanlıştı ve düzelttiler ve gerçekten muhteşem bir iş çıkardılar. TED اعتادوا على تسلق البناية ومناداتي ليخبروني أنه علي أن أصحح الخط أن الفراغات كانت غير سليمة وقاموا بتحريكها وقاموا بأشياء جميلة
    Katil ağaca tırmanır. Bunun gibi. Open Subtitles القاتل تسلق الشجرة هكذا
    Bir ağacın tepesine tırmanır ve seks için çığlık atarlar. TED تتسلق أعلى الشجرة وتصرخ لممارسة الجنس.
    Lassie dağın zirvesine tırmanır. Open Subtitles دائماً ما تتسلق (لاسي) قمة الجبل, و تنظر للخلف إلى (تيمي)
    Kimisi bir Uzi kaptığı gibi saat kulesine tırmanır. Open Subtitles آخرون يأخذون مدفع رشاش من نوع "أوذى" ويتسلقون برج الساعة
    Ama kalbinden gelse sizin için Himalayalara bile tırmanır. Open Subtitles لكنه بدخولك إلى قلبه سيكون مستعدا لتسلق جبال الهيمالايا من أجلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more