- Kurbanın tırnaklarında Paulson'ın DNA'sı bulundu ama boğuşma izi yoktu, öyle mi? | Open Subtitles | تحت أظافر هذا الضحية، لكن لم يكن هناك أي علامة أخرى على صراع؟ |
Fahişenin tırnaklarında bulduğun o deri parçasını analiz ettirip DNA sonuçlarını bilinen tüm suçlu listesiyle karşılaştırdım. | Open Subtitles | ذلك الجلد وجدت تحت أظافر المومس؟ جعلت مراقبة المختبر التي دي إن أي ينتج ضدّ قاعدة بيانات المنتهكين المعروفة. |
Kurbanların tırnaklarında çamaşır suyu ve amonyak bulundu. | Open Subtitles | المبيض و النشادر وجدوا تحت اظافر الضحايا |
tırnaklarında kurumuş kan var. | Open Subtitles | الدمّ المُجَفَّف تحت أظافره. أنا سَأُكيّسُ أيديه، |
Cassie'nin tırnaklarında kanına rastladım. | Open Subtitles | وجدتُ دمكَ تحت أظفار (كاسي) |
DNA örneği ve tırnaklarında metal kalıntıları var. Ama bir şey daha var. | Open Subtitles | هناك دليل يرتبط بالحمض النووي وشظايا الحديد تحت الأظافر, لكن هناك شيء آخر |
Laboratuar, tırnaklarında iki farklı DNA örneği buldu, yani karşımızda bir ekip var. | Open Subtitles | كما أن عمال المخبر وجدوا حمضين نوييين مختلفين تحت أظافرها اذا نحن نتعامل مع فريق |
tırnaklarında yüzünü kestiği kadının ve henüz tanımlanamayan üçüncü bir kişinin kan izleri bulunmuş. | Open Subtitles | وجدوا دماء من أصابعه ودماء من 000 من المرأه التى قَطع وجهها ودماء من 000 من شحص ثالث 000 |
tırnaklarında bulunan et parçaları ikinci kadın kurbanın DNA'sıyla uyuşuyor, öyle değil mi? | Open Subtitles | اللحم الذي وجد تحت أظافر الأصبع تطابق مع الحمض النووي الذي وجد في الضحية الثانية، أليس كذلك؟ |
İkinci kurbanın tırnaklarında bulunan kanın katille uyumlu olmasını umuyorduk. | Open Subtitles | كنا نأمل أن يكون الدم الذي وجدناه تحت أظافر الضحية الثانية للقاتل. |
Bay Estevez'in tırnaklarında deri parçaları buldum. | Open Subtitles | ما يبدو أنه نسيج باطني تحت أظافر السيد إستافيز |
Adli tıp kurbanın tırnaklarında başkasına ait deri dokusu buldu. | Open Subtitles | الطبيب الشرعي من المختبر. وجد جلداً تحت أظافر الضحيّة. |
Misafirimizin tırnaklarında patlayıcı madde izine rastlandı. | Open Subtitles | بقايا مادة متفجرة من عينة أخذتها من تحت أظافر ضيفنا. |
Dani'nin yüzmeden sonra tırnaklarında temasla senin DNA'nın olabileceği bir yer bulmaya çalışıyoruz, ...ve bulabileceğimiz tek yer bu kafe. | Open Subtitles | نحتاج أن نجد مكانًا ينتقل منه حمضك النووي اللمسي منكِ إلى تحت أظافر داني بعد سباحتها |
Cinayetten sonra Sharon'ın tırnaklarında DNA örnekleri bulunduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | انت تعلمين انهم وجدوا عينات الـ DNA تحت اظافر شارون بعد القتل ؟ |
Reif'in tırnaklarında kan bulduk. | Open Subtitles | لدينا دماء "تحت اظافر "ريف |
Cesedi hiç bulunamamış, ama Bennett'in tırnaklarında kadına ait dna bulunmuş. | Open Subtitles | لم يجدو جثتها.. لكن وجدو حمضها النووي تحت أظافره |
Savunmaya dahil delil yok, tırnaklarında deri yok. | Open Subtitles | لا آثار للمقاومة ، لا أثر للجلد تحت أظافره |
Bu değişmeyecek, değil mi? Cassie'nin tırnaklarında kanına rastladım. | Open Subtitles | وجدتُ دمكَ تحت أظفار (كاسي) |
Peki ya Lily'nin tırnaklarında bulduğun dokular katille boğuşurken oluştuysa. | Open Subtitles | حسنا، ماذا لو كان الأنسجة التي وجدت تحت الأظافر ليلى |
Ne yazık ki, derisinde ya da... tırnaklarında DNA kalıntısı yok. | Open Subtitles | لسوء الحظ، لم يكن ثمة حمض نووي أجنبي على بشرتها أو تحت أظافرها |
tırnaklarında yüzünü kestiği kadının ve henüz tanımlanamayan | Open Subtitles | وجدوا دماء من أصابعه ودماء من من المرأه التى قَطع وجهها ودماء من |
Burnunda bir kristal örneği ve tırnaklarında toprak kalıntıları buldunuz. | Open Subtitles | انت وجدت بلوره تحت انفها وقذاره تحت اظافرها |