"taşınırken" - Translation from Turkish to Arabic

    • انتقلنا
        
    • عندما إنتقلنا
        
    • عندما انتقلت
        
    • نقل الجثة
        
    • محمول وموضوع
        
    Sanırım en sevdiklerimden birini taşınırken kaybettim. Open Subtitles مع أني أظن أنني فقدت أعز أصدقائي حين انتقلنا.
    Senin tarzın değil hiç. taşınırken üst katı kontrol ettim, gerçek. Open Subtitles أنتَ لا تفعل هذا عادة لقد تحققتُ من الطابق العلوي عندما انتقلنا و هو حقيقي
    taşınırken evde bıraktığımız bir çantanın içindeler. Open Subtitles إنها بحقيبة متروكة في البيت الذي انتقلنا منه
    Bu arada aynı eve taşınırken işine burnumuzu sokmayacağımıza dair anlaşmamış mıydık? Open Subtitles ألم يكن لدينا إتفاق عندما إنتقلنا مع بعض أن لا نتدخل بإمور بعضنا؟
    Ama buraya taşınırken, hayvan besleyebileceğimi söylemiştiniz. Open Subtitles لكن عندما انتقلت إلى هنا قلتم إنه بإمكاني الاحتفاظ بحيواناتي الأليفة
    Demek istediğim, olay yerinden taşınırken bazen küçük nesne veya kanıtlar, taşıma çantasının içinde kalır. Open Subtitles ما أقصده هو، أنهعند نقل الجثة من مشهد الجريمة إلى هنا أحياناً أشياء صغيرة أو دلائل تنسى في كيس نقل الجثة
    Az önce Essay'i kan banyosundan çıkmış bir halde taşınırken gördüm. Open Subtitles ولقد رأيت للتو (إيساي) محمول وموضوع له كيس نقل دم
    taşınırken bir sürü şey kaybolmuş olmalı. Open Subtitles انتقلنا عندما كثيرة أشياء فقدنا أننا بد لا
    Bahse girerim taşınırken bizi izlemiştir. Open Subtitles متيقنٌ أنّه قام بتتبعنا حينما انتقلنا
    Yani, biz taşınırken kolilerden bazıları kaybolmuş. Open Subtitles حسناً، عندما انتقلنا فقدنا بعض الصناديق
    taşınırken kaybolmuşlar ya da yerleri değişmiş. Open Subtitles تلك الأوراق التي خسرناها عندما انتقلنا
    Babam tutuklandıktan sonra, Fresno'dan taşınırken de bunu söylemiştin. Open Subtitles هذا ماقلته عندما انتقلنا من (فريسنو) بعد اعتقال ابي..
    taşınırken bütün çocuk eşyalarını sokaktaki bir komşumuza sattık. Open Subtitles عندما إنتقلنا إلى هُنا ، قُمنا ببيع أشياء الأولاد التى كانت لدينا إلى جار والذى كان يعيش فى نفس الشارع
    İki ay önce buraya taşınırken merdivenleri yüz kere inip çıktı. Open Subtitles عندما انتقلت الى هنا قبل شهرين لقد صعدت على الدرج مئات المرات
    Aslında, Sanggojae'ye taşınırken aklımdaki tek düşünce buydu. Open Subtitles كانت لدي الفكرة عندما انتقلت لـ"سانغوجاي" أولاً
    Buradan taşınırken unutmuşum. Open Subtitles نسيتها هنا عندما انتقلت
    Az önce Essay'i kan banyosundan çıkmış bir halde taşınırken gördüm. Open Subtitles ولقد رأيت للتو (إيساي) محمول وموضوع له كيس نقل دم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more