"tabakları" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأطباق
        
    • الصحون
        
    • أطباق
        
    • الاطباق
        
    • صحون
        
    • لوحات
        
    • صحوننا
        
    mumları çıkarmış, ortada çiçekler ve tabakları ve bardakları nereye koyacağına karar vermeye çalışıyor. TED فقد أخرج الشموع، ووضع الأزهار في الوسط وهو يحاول الآن التفكير في المكان الذي يضع فيه الأطباق والكؤوس.
    Bir garsonun tabakları düşürmesiyle başlayalım. TED دعونا نفترض إسقاط النادل طقماً من الأطباق.
    Telefon edecektim ama ödünç aldığım tabakları getirmek istedim. Open Subtitles كان ينبغى أن أتصل هاتقياً ، لكن كان على إعادة الصحون التى اقترضتها
    Sanırım tabakları çok iyi yerleştiremedim. Gidip hasarın ne olduğuna bakayım. Open Subtitles أظن أني لم أرص الصحون جيداً يستحسن أن أذهب وأرى الأضرار التي حدثت
    - Müvekkilinizin kabartma tabakları için stüdyosunu arama amaçlı arama emri. Open Subtitles لدي مذكرة رسمية هنا للبحث في استديوا موكلك عن أطباق منقوشة
    tabakları seçtik... bu tabaklar çok güzel. Open Subtitles قمنا باختيار مكان للجلوس هذه الاطباق جميلة
    Özür dilerim. Tatlı tabakları takıma uygun değil. Open Subtitles آسفة ، و لكن أحد صحون الحلوى ليس له مثيل
    Öfkemizin asıl tehlikesi bağları koparma ya da tabakları kırma değil, TED ‫الخطر الحقيقي لغضبنا لا يكمن ‬ ‫في كونه سيكسر الروابط أو الأطباق.‬
    - Eh, sanırım yemekten sonra tabakları toplarken. Open Subtitles أفترض كان ذلك عندما كنت أجمع الأطباق بعد الوجبة
    Karım mutfaktaki çiçekli tabakları da istiyor. Open Subtitles زوجتى تريد و ضع الأطباق و الزهور في المطبخ
    tabakları yenisiyle değiştireceğini söylemiştin değil mi? Open Subtitles فكرت في الأطباق فقط قلت إنك ستستبدلهم أليس كذلك؟
    Bay Kotsioupolis, Ritz Carlton'da tabakları fırlatamazsınız! Open Subtitles سيد كوتسوبولياس، لا يمكنك إلقاء الأطباق فى فندق الريتز كارلتون.
    Yemeği bitirince tabakları evyeye bırakın. Sonra ben yıkarım onları. Open Subtitles ضعوا الأطباق في المغسلة وسوف أغسلهم لاحقاً
    Güzel bir yemek. Şimdi ye, bitirince gelip tabakları alırım. Open Subtitles أنها أشياء جيدة وأنا سأعود من أجل الصحون
    Umarım tabakları, motel yönetmekten daha iyi yıkamasını beceriyor. Open Subtitles حسناً . أرجو أن يكون بيغسل الصحون أفضل من أدارته للفندق
    Resmi yönergelerde bunun tabakları temizlemek için gerekli olduğu yazıyor. Open Subtitles تعليمات الحكومة تقول بأنه من أجل تنظيف الصحون
    Bu harika. Restoranda da tabakları aynen böyle hazırlıyoruz. Open Subtitles رائع جداً , هكذا بالضبط نضع الصحون في المطعم
    tabakları makineye koymadan önce çalkala. Open Subtitles إشطفْ تلك الصحونِ أمامك وَضعتْ هم في غسالةِ الصحون.
    Akşamki bulaşıklar yıkanmış ama kahvaltı tabakları kirli. Open Subtitles صحون العشاء مغسولة، لكن أطباق الفطور ليست كذلك
    Tatlılar için tabakları yenileyelim mi efendim? Open Subtitles هل نحن جاهزين لإحضار أطباق الحلوى يا سيدي ؟
    tabakları fırlatabilirsin Saçlarını kazıyabilirsin. Open Subtitles ربما يمكنك ان تلقى ببعض الاطباق أو ربما حلاقه رأسك
    Ben kirli tabakları toplarım, sen çatalları dağıt. Open Subtitles سأقوم بجمعِ صحون العشاء و أنتِ اجمعي الشوكات.
    Bana, tabakları havada tutmaya çalışan bir hokkabazı hatırlatıyorsunuz. Open Subtitles أنتتُذكرنيبالمشعوذ، الذي حاول الحفاظ على لوحات الغزل.
    Evdeki tabakları yıkamamak için Han'ın tabaklarını çalma fikri zekiceydi. Open Subtitles سرقة صحون (هـان)، حتّى لا يتسنّى لنا تنظيف صحوننا بالبيت فكرة عبقريّة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more