| Ben bir profesorüm, sizi sınav yapmalıyım? Herhangi biri? Herhangi bir tahmin? | TED | أنا استاذ جامعي؛ لابد أن أختبركم. أي أحد؟ أي تخمين على الإطلاق. |
| Bırak tahmin edeyim. Onunla yatmadın ve bu umurunda değil. | Open Subtitles | دعني أحزر أنت لم تنم معها لكن هذا لا يهمّك |
| Annemin de babamın da, sigara ve alkolden doğan hastalıklardan öldüklerini tahmin ediyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن كلا من أبي وامي قد مات بمرض يتعلق بالتدخين أو الكحول |
| Üç saat içinde kaç tanesinin düşeceğini tahmin edelim mi? | Open Subtitles | هل نستطيع التخمين كم عدد الذين سيسقطون خلال ثلاث ساعات؟ |
| Bu bizi biraz saf ve çok, çok tahmin edilebilir yapıyor. | TED | ما يجعلنا سذجا شيئا ما، ويمكن التنبؤ بما نريد بسهولة جدا. |
| Warlock'ta, hiç kimse bu gece burada pişirilip yenenleri tahmin edemez. | Open Subtitles | اخمن ليس هناك مِنْ الرجالِ في وورلوك .يتناول طعام مطبوخ الليلة |
| Bayan, eğer kilonuzu tahmin edemezsem bu büyük ödüllerden birini size vereceğim. | Open Subtitles | لو أخطأت في تخمين وزنك، سأعطيك واحدة من هذه الجوائز الرائعة هنا |
| Karşına ne çıksa beğenirsin, mavi üniformalı kardeşlerim isimsiz bir ihbarı değerlendirip tuvaletimde neyi bulduklarını asla tahmin edemezsin. | Open Subtitles | إنظرى ماذا فعل إخوتى عندما إستجابوا لنقود قادمه من مصدر مجهول لن تستطيعى تخمين ماذا وجدوا فى حجرتى الخاصه |
| Ne düşündüklerini tahmin etmem gerekmeyen dürüst biriyle tanışmak çok güzel. | Open Subtitles | من الجميل معرفة شخص صادق ولا أحتاج إلى تخمين مايفكر فيه |
| Dur tahmin edeyim. Sen acılarımın seks marifetiyle dinebileceğini düşündün? | Open Subtitles | دعني أحزر, لقد إعتقدتَ أني ساشفي الآمي من خلال الجنس؟ |
| tahmin edeyim, ülkenizden para çıkarmak için yardıma ihtiyacınız var. | Open Subtitles | دعني أحزر : تحتاج لمساعدة في نقل أموال لدولتك ؟ |
| Senin kim olduğunu tahmin edebilirim, en azından hangi takımdan olduğunu. | Open Subtitles | قد أحزر من أنت أو على الأقل الفريق الذي تلعب لصالحه |
| tahmin ediyorum ki Langley'deki çocuklar bir Goa'uld'u incelemeyecekler zaten. | Open Subtitles | أعتقد الرفاق في لانجلي لن يستطيعوا دراسة جواؤلد في النهاية |
| Be-be-ben tahmin ediyorum senin işinde bunu yapmak pek mümkün olmaz. | Open Subtitles | أعتقد أنك لا يمكنك تطبيق ذلك كثيرا في عملك في الأنباء |
| Çılgınca bir tahmin edicem ve dondurma aracında olmadığımızı söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأستعمل طريقة التخمين و أقول بأننا لسنا في شاحنة المثلجات |
| Son zamanlarda benzer bir düzenin kendi bireysel hayatlarımızda da geçerli olduğu ortaya çıktı: kendimizdeki değişikliği tahmin edemiyoruz. | TED | وهناك بحث جديد رصد نمطًا مشابهًا لهذا في حياتنا الخاصة وهو أننا غير قادرين على التنبؤ بالتغير الذي سيصيبنا. |
| Ne yaptığını tahmin edemiyorum ama bana yaptığını söyle, ben de karar vereyim. | Open Subtitles | لا استطيع ان اخمن ما صنعتي لكن لما لا تخبريني ومن ثم أقرر |
| Demo bana gelene kadar işe yaradı ve ne olduğunu tahmin edebilirsiniz. | TED | عمل العرض التوضيحي مع الجميع حتى جاء دوري، ربما تستطيع تخيل الأمر. |
| Seni bana geri döndürenin, Gail olacağını asla tahmin etmezdim. | Open Subtitles | لم أكن أظن أبداً أن جيل هو من سيعيدك ألى |
| Aslında penisilini keşfeden Alexander Fleming tarafından bu durum tahmin edilmişti. | TED | في الحقيقة، توقع هذا الأمر الكسندر فيلمينج، الرجل الذي اكتشف البنسيلن |
| Hem de dedektifsin. Böyle olacağını hiç tahmin edemedin mi? | Open Subtitles | وأنت تحرية أيضا ولم تكن لديك فكرة عما كان سيحصل؟ |
| Sigorta poliçesini öğrendiklerinde biraz daha fazla ilgi gösterdiklerini tahmin ediyorum. | Open Subtitles | اعتقد انهم ابدوا قليلا من الأهتمام عندما اكتشفوا موضوع بوليصة التأمين |
| Genital davranışınız öznel hoşlanma ve isteme deneyiminizi tahmin etmez. | TED | لا تتوقع سلوك أعضائك التناسلية بالضرورة تجربتك الشخصية للإعجاب والرغبة. |
| Telaşlı tavırlarından hala tahtın 20. sırasında olduğunu tahmin edebiliyorum. | Open Subtitles | أنا احزر بتراجعك المستعجل لأنك مازِلت في صف العرش العشرين. |
| tahmin edebileceğin gibi babanın kaçışındaki rolüme çok mutlu olmadı. | Open Subtitles | كما تتخيل فهو ليس سعيداً لأني شاركت في ترحيل والدك |
| Listenin uzun olacağını tahmin etmiştim ama ne kadar uzun olabileceğinden haberim yoktu. | Open Subtitles | توقعت أن تكون القائمة طويلة، لكن لم تكن لدي فكرة إلى أي حد. |