"takıldığın" - Translation from Turkish to Arabic

    • تتسكعين
        
    • ترافقهم وتمشي
        
    • تجولك
        
    • تتسكع
        
    • مرافقتك بينما
        
    • الذين واعدتيهم
        
    • تخرجين معهم
        
    Hani son zamanlarda takıldığın kocaman, çikolata rengi adam. Open Subtitles ذلك الرجل الضخم لون الكاراميل الذي كنت تتسكعين معه
    takıldığın erkeğin senden hoşlanıp hoşlanmadığını nasıl anlıyorsun? Open Subtitles كيف يمكنكِ معرفة إذا ما كان الشخص الذي تتسكعين معه, يحبكِ ؟
    Ve biz senin takıldığın bu kötü arkadaş grubu konusunda endişeliyiz. Open Subtitles ونحن قلقين حيال مجموعه الشباب الاشرار الذين ترافقهم وتمشي معهم
    Benimle takıldığın için teşekkürler. Open Subtitles شكراً على تجولك معي.
    - Lisede takıldığın yer mi. Open Subtitles حيث كنت تتسكع أثناء المدرسة الثانوية، لماذا؟
    Bonnie büyük adamla konuşurken sen de benimle birlikte takıldığın için, Open Subtitles تراءى لي أنك طالما تجبرني على مرافقتك بينما (بوني) مع الزعيم بالأسفل
    Ben senin takıldığın o hanım evlatlarından daha erkeğim. Open Subtitles أنا أكثر رجولة من كل أولئك المُخنثين الذين واعدتيهم.
    Çünkü takıldığın ahmaklarla benim beraber büyüdüğüm ahmaklar aynı cins... Open Subtitles لأن البغيضين الذين تخرجين معهم أشقاء البغيضين الذين نشأتُ معهم و هم ليسوا أخياراً
    Bu gece bizimle takıldığın için sevindim. Open Subtitles لكن, أنا سعيد لأنكِ تتسكعين معنا, الليلة.
    Hani son zamanlarda takıldığın kocaman, çikolata rengi adam. Open Subtitles لون الكارميل الذي كنت تتسكعين معه
    takıldığın o çocuklar rezil. Open Subtitles الاطفال الي تتسكعين معاهم سيئين
    - ...moral bozukluğu. - Birlikte takıldığın o kız için mi? Open Subtitles -هل هذا بسبب الفتاة اللتي تتسكعين معها؟
    Ancak zarif şampiyon Holly Holliday'le takıldığın için bir istisna yapabilirim. Open Subtitles لكنت سأطردكِ جسدياً. لكن , منذ أن يبدو بأنكِ تتسكعين مع الرشيقة والرابحة (هولي هولدي)
    Ve biz senin takıldığın bu kötü arkadaş grubu konusunda endişeliyiz. Open Subtitles ونحن قلقين حيال مجموعه الشباب الاشرار الذين ترافقهم وتمشي معهم
    Benimle takıldığın için sağ ol. Open Subtitles شكراً على تجولك معي.
    - Bazı insanlar daha kötü şeyler yapıyor. - takıldığın insanlar mı? Open Subtitles ـ بعض الأشخاص يقومون أسوء من ذلك ـ تعني الأشخاص الذين تتسكع معهم؟
    takıldığın insanlarla ilgili endişelenmeye başladım. Open Subtitles أنا قلق قليلاً علي الحشد الذي تتسكع معه.
    Benim için çalışıyorsun. takıldığın Latinlere veya zencilere değil. Open Subtitles أنت تعمل لصالحي، وليس أولئك الزنوج الذين تتسكع معهم
    Bonnie büyük adamla konuşurken sen de benimle birlikte takıldığın için, Open Subtitles تراءى لي أنك طالما تجبرني على مرافقتك بينما (بوني) مع الزعيم بالأسفل
    Bu çığırtkan cadaloz tavırların New York'ta takıldığın beta erkekler üzerinde işe yaramış olabilir ama şu an bulldog bölgesindesin. Open Subtitles أسلوب العاهرات ذا نبرة الصوت المرتفعة قد يعمل مع الحمقى الذين واعدتيهم في نيويورك، ولكن أنتِ في منطقة المصارعين
    Sadece senin takıldığın türden insanlardan değilim. Open Subtitles ليس كالاشخاص الذين تخرجين معهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more