Zaten tam zamanlı bir işte çalışıyorum ve bazen eve gelmem 8'i veya 9'u buluyor... | Open Subtitles | لديّ وظيفة بدوام كامل. وأحياناً لا أعود للمنزل حتى الساعة الثامنة أو التاسعة. |
Ama şu anda tam zamanlı bir işte çalışıyorum. | Open Subtitles | ولكن نوع عملي يحتاج التفرغ والعمل بدوام كامل في الوقت الحالي |
Onunla olmak tam zamanlı bir işte çalışmak gibi, değil mi? | Open Subtitles | إن البقاء برفقته هو بمثابة عمل بدوام كامل, أليس كذلك؟ |
Pek çok bakıcı, yüksek giderler ve maddi sıkıntılarla karşı karşıya, tam zamanlı bir işte çalışamama gerçeği ya da bir işte tutunamama gerçeğiyle de karşı karşıyalar. | TED | الكثير منهم يعاني من ارتفاع النفقات، أو ضائقة مالية بالنظر إلى حقيقة أنهم قد لا يكونوا قادرين على العمل بدوام كامل أو عدم القدرة على الحفاظ على وظائفهم، |
- tam zamanlı bir işte çalışıyorsanız, evet. | Open Subtitles | - ذلك إن كنت تملكين عملاً بدوام كامل |
- Ben tam zamanlı bir işte çalışıyorum. | Open Subtitles | - لدي عملٌ بدوام كامل |