Listeye ihtiyacım var. Bill Tan'ın şirketinin temasta olduğu tüm depoların listesi gerek. | Open Subtitles | أريد قوائم، قوائم بكل مستودع تملكه أياً من شركات لمسها بيل تان يوماً |
Böyle yaptığın için Kim Tan'ı ne diye kaydettiğini merak ediyorum. | Open Subtitles | لأنكِ هكذا ينتابنى الفضول لأعرف ماذا أطلقتِ على رقم كيم تان |
Az önce yaptığım şey, bundan böyle Kim Tan'ın sana yapacağı şeydi. | Open Subtitles | ما فعلته للتو هو ما سيفعله بكِ كيم تان من الان فصاعداَ |
Bu hikaye İmparatorluk Grup'un ikinci oğlu hakkında. Kim Tan. | Open Subtitles | بطل هذه القصه هو الابن الثاني لمجموعة الامبرطورية كيم تان |
- O zaman niye Kim Tan ile çıkıp belayı çağırdın? | Open Subtitles | بالتالى لما واعدتي كيم تان و صنعتِ كل هذه الفوضى ؟ |
Chon Thanh'Tan beri kontrol noktası geçmedik. | Open Subtitles | اوتعلم .. اننا لم نمر فى اى نقاط تفتيش منذ شون تان |
Yarın 18:30'da Tan Son Nhut'a gidecek olan DC-8'e bineceksin. | Open Subtitles | انت الان على طائرة دى سى 8 من مطار تان سون نات غدا فى السادسة والنص مساءا |
- Ben Philip Tan. Yapımcıyım. Sizinle bir film yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا فيليب تان منتج وأريد أن أنتج فيلماً سينيمائياً معك |
Beş yıl önce, Ricky Tan bunu kara pazarda satın aldı. | Open Subtitles | قبل خمسة سنوات، إشترى ريكي تان الصحافة في .السوق السوداء |
Ricky Tan bu yılın başlarında İsveç yapımı 100 dolarlık banknot kalıpları aldı, ve süper banknotları basmaya başladı. | Open Subtitles | في وقت سابق من هذه السنة، ريكي تان حصل على صفائح سويسرية واحدة من نوعها بمئة .دولار .وبدأ بطباعة الفواتير الممتازة |
Beş yıl önce, Ricky Tan bunu kara pazarda satın aldı. | Open Subtitles | قبل خمسة سنوات، إشترى ريكي تان الصحافة في .السوق السوداء |
Ricky Tan bu yılın başlarında İsveç yapımı 100 dolarlık banknot kalıpları aldı, ve süper banknotları basmaya başladı. | Open Subtitles | في وقت سابق من هذه السنة، ريكي تان حصل على صفائح سويسرية واحدة من نوعها بمئة .دولار .وبدأ بطباعة الفواتير الممتازة |
Tan Son trenine bilet alın. Sizi havaalanına götüreceğim. | Open Subtitles | وتشتري تذكره على قطار تان سون الذي سيأخذك الى المطار |
Eğer Çin Mahallesinde masum insanlar ölüyorsa, Tan bunu bilmek isteyecektir. | Open Subtitles | ثقي بي، لو أن الأبرياء يموتون في الحي الصيني سيريد تان المعرفة بذلك |
Bill Tan, Çin Mahallesi'nde bizim yaptığımızdan daha iyi işler yapar bazı şeyleri kendine sakla... | Open Subtitles | بيل تان يقوم بالعمل أفضل مما قد نقوم به نحن في الحي الصيني |
Evet, doğru. Bay Tan, fazla mesai. İyi iş, değil mi? | Open Subtitles | صحيح، عمل إضافي لسيد تان هذا عمل مربح، صح؟ |
Dinleyin, Bay Tan eğer bu konu hakkında bir şey biliyorsanız, söylerseniz minnettar oluruz. | Open Subtitles | اسمع يا سيد تان إذا كنت تعرف شيئاً عن هذا سنقدر لك سماع ما لديك |
Bence Raymond Tan için yasadışı mal taşıyordu ve ayrıca o neyse, Raymond kargoyla bağlantı kursaydı Tan'ın başı derde girecekti. | Open Subtitles | أظن ريموند كان ينقل بضائع غير قانونية لبيل تان ..وأعتقد مهما كانت، سيقع تان بمشكلة لو ثبتت علاقته بالشحنة |
Evet, Tan'ın adamı konteynırda 20 kişinin kilitli olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | نعم، رجل تان يقول أن لديه 20 فرد محبوسين في حاوية شحن |
Muallakta bırakmanın kralı Stephen King, Asya neslinin sesi, Amy Tan, sevgili mizahçı, Dave Barry! | Open Subtitles | تتكون من الموجودين على الاطلاق و الحاصل على ماجستير في التشويق ستيفن كينغ وصوت الجيل الاسيوي ايمي تان |