Kaybolan çoğu çocuk genelde ailenin tanıdığı biri tarafından kaçırılır. | Open Subtitles | لم أشأ إقلاقهما بعد يُختطف معظم الأطفال من قِبل شخص يعرفه الوالدان |
tanıdığı biri yapmış olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه شخص يعرفه |
Mesela... ne bileyim mesela... insanların tanıdığı biri. | Open Subtitles | لا أدري شخص يعرفه الناس |
Hoşlandığın adam onun tanıdığı biri, değil mi? | Open Subtitles | الشخص الذي تواعدينه هو شخص تعرفه يي كيونغ, صحيح؟ |
Daha çok tanıdığı biri gibi, ama ayrıca bir polis memuru veya yaralı biri için de durmuş olabilir. | Open Subtitles | غالبا شخص تعرفه لكن أيضا كانت ستتوقف عند ضابط شرطة أو شخص مصاب |
Rachel o resimdekinin tanıdığı biri olduğunu söyledi. | Open Subtitles | الصورة... . قالت عنها (رايتشل) أنها لشخص تعرفه |
O kemeri ona tanıdığı biri vermiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد وأن أحد معارفه أعطاه هذا الحزام وهذا هو القاتل |
Hatırladığım kadarıyla adamlarımdan birinin tanıdığı biri. | Open Subtitles | رجل يعرفه أحد رجالي على ما أذكر |
Danny, tanıdığı biri tarafından öldürüldüğünü insanların bilmesini istiyor. | Open Subtitles | (داني)، يريد أن يعلم النّاس أنّه قد قتل عن طريق شخص يعرفه |
tanıdığı biri tarafından öldürülmüş. | Open Subtitles | قتل من قبل شخص يعرفه |
- Büyük olasılıkla da, tanıdığı biri tarafından. | Open Subtitles | و على الأرجح من قبل شخص يعرفه |
tanıdığı biri tarafından kiralanmıştı. | Open Subtitles | -تمّ التعاقد معه مِن قبل شخص يعرفه . |
Hayır, katil onun tanıdığı biri. | Open Subtitles | كلا شخص يعرفه |
Sean'ın tanıdığı biri mi? | Open Subtitles | أهو شخص يعرفه (شون)؟ |
Eğer kendisine saldıran kişidense bu tanıdığı biri anlamına geliyor. | Open Subtitles | إذا كان المعتدي، فإنه يجعل من المحتمل جدا هو شخص تعرفه. |
Cinayetlerin büyük çoğunluğu kurbanın tanıdığı biri tarafından işlenir. | Open Subtitles | أكثر الجرائم يرتكبها شخص تعرفه الضحية |
Annenizin tanıdığı biri olabilir mi? | Open Subtitles | هل يبدو وكأنّه أيّ شخص تعرفه والدتكِ؟ |
Kadının tanıdığı biri tarafından işlenen bir tutku cinayetiydi. | Open Subtitles | جريمة عاطفية تحصل من شخص تعرفه |
Bence tanıdığı biri tarafından öldürüldü. | Open Subtitles | ربما قتلها شخص تعرفه |
Rachel, o resimdekinin tanıdığı biri olduğunu söyledi. | Open Subtitles | الصورة ، قالت (رايتشل) أنها لشخص تعرفه |
Bir arkadaşı olmayabilir. tanıdığı biri bile olmayabilir. | Open Subtitles | وربما لم يكن حتى أحد معارفه |
William'ın da tanıdığı biri. Nerede tanıştılar bilmiyorum. | Open Subtitles | هناك رجل يعرفه (وليام) لستُ متأكّدة أين إلتقوا |