"tanrı'nın bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • من الرب
        
    • من السماء
        
    • هدية من الله
        
    • من عند الله
        
    • نعمة ونقمة
        
    • من الإله
        
    • فعل من الله
        
    İnsan Tanrı'nın bir görüntüsüdür, ve Tanrı herşeyi kapsar. Open Subtitles الرجل صورة من الرب و عند الرب هناك كل شيء
    Filizlendiklerinde, Tanrı'nın bir mucizesi olduğunu iddia edebilirim. Open Subtitles عندما ينمو يمكنني الزعم أنها معجزة من الرب
    Onun durmadan söylediği saçmalıkları duymamak Tanrı'nın bir lütfu. Open Subtitles إنّها لا تعرف أشياءً كثيرة، مما قلل من الكلام التافه، إنّها هدية من السماء
    Tanrı'nın bir nimeti olduklarına inanıyorum, ve bu yüzden minnettar olmalıyız. Open Subtitles و أنا أتفق أنهم هبة من السماء و يجب أن نكون ممتنين لهذا
    Ve dediği gibi, bence çok uyuyor, Tanrı'nın bir hediyesidir, ve onun iyi bir iş çıkarttığını sana göstermesidir. TED وكما قال هو ملائمة لهذا اعتقد انها هدية من الله وان الله يقول له لقد قمت بعمل جيد
    Ne zaman iyi bir çocuk ölse Tanrı'nın bir meleği cennetten aşağıya iner ve çocuğu kollarına alır. Open Subtitles عندما تموت طفلة طيبة... فإن ملاكاً من عند الله ينزل من السماء... ويأخذ الطفلة في ذراعيه
    Bu hem Tanrı'nın bir lütfu, hem de gazabıdır. Open Subtitles إنه نعمة ونقمة أيضاً
    Bu teklif yapılınca bana, Tanrı'nın bir hediyesi olarak gördüm bunu. Open Subtitles عندما عرضوا ذلك علي ظننت هدية من الإله أتت من العدم
    Bizim suçumuz değildi. Tanrı'nın bir işiydi. Kilisede mi? Open Subtitles لم يكن هذا خطأنا لقد كان فعل من الله
    Bence bu Tanrı'nın bir işareti, herkesin delirmesini istiyor! Open Subtitles أعتقد أن هذا إشارة من الرب علىأننفقدصوابنا..
    Bu bir mucize. Tanrı'nın bir işareti. Doğru yoldayız. Open Subtitles انها معجزة , علامة من الرب نحن في الطريق الصحيح
    Bu bir mucize. Tanrı'nın bir işareti. Doğru yoldayız. Open Subtitles انها معجزة , علامة من الرب نحن في الطريق الصحيح
    Ama bu gut, Gök Tanrı'nın bir laneti. Open Subtitles ...لكن النقرس إنها لعنة من السماء الزرقاء الخالدة
    Ama bu gut, Gök Tanrı'nın bir laneti. Open Subtitles ...لكن النقرس إنها لعنة من السماء الزرقاء الخالدة
    Ama orkestradaki adamın ölümü, Tanrı'nın bir mucizesi gibiydi. Open Subtitles و لكن ذلك المثلث ظهر جأة كأنه هدية من الله
    İnfazının Tanrı'nın bir lütfu olduğunu söyledi. Open Subtitles لقد قالت أن إعدامك هدية من الله
    Bu kanser Tanrı'nın bir lütfu bana. Open Subtitles هذا السرطان هدية من الله.
    Kazadan yaklaşık bir ay sonra Andrew Kasırgası tıpkı Tanrı'nın bir meleği gibi ortaya çıktı ve her şeyi silip süpürdü. Open Subtitles بعد شهر من ذلك ... هب اعصار أندرو انقض على كل شيء كما... ... لو أنه ملاك من عند الله
    'Ne zaman iyi bir çocuk ölse Tanrı'nın bir meleği Cennet'ten aşağı iner ve çocuğu kollarına alır. Open Subtitles (عندما تموت طفلة طيبة... فإن ملاكاً من عند الله... ينزل من السماء...
    Belki bu karışıklık Tanrı'nın bir lütfu. Open Subtitles ربما هروبه هذا نعمة ونقمة
    Gerçekten de Tanrı'nın bir mucizesi. Open Subtitles لقد كانت معجزة حقيقية من الإله
    Tanrı'nın bir işiydi. Open Subtitles لقد كان فعل من الله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more