"tanrılarını" - Translation from Turkish to Arabic

    • آلهة
        
    • آلهتهم
        
    • إلههم
        
    • ربهم
        
    • آلهتك
        
    Ben ki Mısır'ın Tanrılarını inkar ettim, şimdi önünde eğiliyorum. Open Subtitles أنا ... يا من أنكرت آلهة مصر أنحنى أمامك الآن
    Ben ki Mısır'ın Tanrılarını inkar ettim şimdi önünde eğiliyorum. Open Subtitles أنا ... يا من أنكرت آلهة مصر أنحنى أمامك الآن
    Baskı altında tutulmuş ve uzaklaştırılmış olan tüm Babilliler evlerine dönecekler ve beraberlerinde Tanrılarını da götüreceklerdi. TED كل الناس الذين قمعهم وأبعدهم البابليون سيذهبون إلى بيوتهم، وسيأخذون معهم آلهتهم.
    Igbo, kendi Tanrılarını kendilerinin yarattığını söylerdi. TED قبيلة إيغبو كانوا يقولون أنهم بنوا آلهتهم بأنفسهم.
    Tüm bu süre zarfında vatanlarını unutmadılar. Ya da Tanrılarını. Open Subtitles خلال كل ذلك الوقت، إنهم لم ينسوا موطنهم ولا إلههم.
    Sahte Tanrılarını kaybetmelerinin üstesinden gelmelerine yardım ediyordu. Open Subtitles وتساعدهم على تجاوز فقدانهم إلههم الزائف السابق
    Evet, zor zamanlarda insanlar Tanrılarını bütün çanların haşmetiyle görmek ister. Open Subtitles أجل, عندما تصعب الأمور, يتقرب الناس من ربهم ويحبون الأجراس والتصفير.
    Yürek ağaçlarını Duvar'ın bir mil kuzeyinde bulabilirsin hatta belki eski Tanrılarını da. Open Subtitles ستجد أيكة مقدسة شمال السور وربما آلهتك كذلك
    Neden babanın ve Hanedanının Tanrılarını bırakıyorsun? Open Subtitles و لماذا تركت آلهة والدك و منزلك؟
    İnsanlar Viking Tanrılarını terk ettiler. Open Subtitles لقد تخلى الرجال عن آلهة " الفايكنغ" و* *.أعتنقوا
    İki nolu efsane: Orpheus, harika adam, etrafını büyüleyen, harika bir parti adamı, harika bir şarkıcı sevgilisi ölür, yeraltı dünyasına gitme cazibesine kapılır yeraltı dünyasına gitme cazibesine kapılacak tek insandır yeraltı Tanrılarını kendine hayran bırakır, koşullu olarak güzel sevgilisini serbest bırakırlar yeryüzüne çıkıncaya kadar asla ona bakmayacaktır TED خرافة رقم اثنين: اورفيوس، الرجل الرائع، مجالسته ساحره، ومغني رائع يفقد محبوبته، فيكون السحر طريقه الى العالم السفلي، الشخص الوحيد مستخدم السحر للعالم السفلي، سحر آلهة العالم السفلي، يطلقون محبوبته على شرط أنه ابدأ لا ينظر في وجهها حتى يكونوا في الخارج.
    Biliyorsun, savaşın Tanrılarını yatıştır Open Subtitles ليسترضوا آلهة الحرب
    Milenyum Tanrılarını gücendirdik mi ki.. Open Subtitles لَهُ أهنَّا لذا آلهة الألفيةَ
    Halkın Tanrılarını daha yeni reddetti. Onlara zaman tanımalısın. Open Subtitles ارتد شعبك عن آلهتهم للتو لنمنحهم بعض الوقت
    Aslına bakarsanız, Yunanlılar ilk zamanlarda Tanrılarını düşünürken, onları anlayabilmek için onların da kendileri gibi, fakat çok daha büyük olduklarını düşünmüşlerdir. Open Subtitles في الحقيقة عندما فكر الإغريق في العصور القديمة في آلهتهم عندما حاولوا فهمهم فقد رأوا أنهم يشبهونا كثيرا
    Sahte Tanrılarını ve günahlarını bırakmazlarsa burada kalmalarına izin veremeyiz. Open Subtitles ما لم ينبذوا آلهتهم الزائفة وعاداتهم الوثنية، يجب ألا نسمح لهم بالبقاء لفترة أطول.
    Düşmanlarını yiyen Aztek savaşçıları Tanrılarını cisimleştiriyordu. Open Subtitles في ألتهام لحم أعداءه محاربوا الأزتيك يجسدون آلهتهم
    Çok seyahat eden bir adam bir keresinde bana kendi Tanrılarını yediklerini söylemişti. Open Subtitles رجلٌ يسافرُ كثيراً أخبرني ذات مرة بأنّهم يأكلون إلههم.
    Bizim tanrılarımızdan kaçan yüreksiz Tanrılarını görüyorum. Open Subtitles وأرى إلههم الجبان يهرب من آلهتنا
    - Bu insanlar Tanrılarını hak etmiyor. Open Subtitles هؤلاء الناس لا يستحقون إلههم.
    Hristiyanları duydum, ve onların Tanrılarını. Open Subtitles ،لقد سمعتُ عن المسيحين .وعن ربهم
    Belki eski Tanrılarını da bulursun. Open Subtitles و ربما آلهتك القديمة أيضاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more