"tarımı" - Translation from Turkish to Arabic

    • الزراعة
        
    • زراعة
        
    Birleşmiş Milletler'deki tarımı değiştirmekse çok büyük bir adım olacak TED لتغيير نوعية الزراعة في الولايات المتحدة علينا القيام بالكثير من الخطوات الهامة.
    Elbette "tarımı ve metal aletleri bırakalım ve avcı toplayıcı hayat tarzına dönelim"in avukatlığını yapmıyorum. TED بالطبع, أنا لا أؤيد أن نتخلى جميعا عن الزراعة والأدوات المعدنية ونعود كمجتمع يجمع ويصيد طعامه.
    Bu güvensizlik halkasının sonucu olarak tarımı uygun bir seçim yapmalıyız. TED لإنهاء هذه الحالة من انعدام الأمن لابد أن نجعل الزراعة خيارًا متاحًا
    Antibiyotik kullanımını ortadan kaldırmak için tarımı zorunlu tutabiliriz. TED يمكن أن نتخلى عن استخدام المضادات الحيوية في الزراعة.
    Ek olarak, Fonio tarımı çevre için çok faydalı. TED بالإضافة إلى، زراعة الفونيو جيدة للبيئة.
    Yeşil Devrim'den önceki tarımı düşünüyorum, biz de "Mavi Devrim"den önceki balıkçılığı yaşıyoruz. TED يخطر في خاطري مثال الزراعة قبل الثورة الخضراء نحن الآن في الاستزراع المائي والثورة الزرقاء.
    Ticarileşme, tarımı çok riskli bir girişimden kar elde edilen bir şeye dönüştürmekle ilgili. TED التسويق هو تحويل الزراعة من جهد محفوف بالمخاطر إلى عمل يحقق الثروات.
    Çok fazla enerji gerektiren geleneksel tarımı yüksek teknoloji ile entegre etsek ve bunları birleştirsek? TED ماذا لو دمجنا الزراعة التقليدية التي تتطلب الكثير من الطاقة بالتقنية العالية وجمعنا بينهما؟
    Böyle giderse, Japon tarımı bir gün aniden çökebilir. Open Subtitles كما الامور تسير فان الزراعة اليابانية قد تنهار فجئأة بيوم واحد
    tarımı seviyorsun, Tanrı biliyor ya, o da cepte. Open Subtitles انك تحب الريف واليك ذلك انك تحب الزراعة والرب يعلم,قد نلت ذلك
    Ülkemizin tarımı bu insansız hava araçlarına dayanıyor. Open Subtitles الزراعة في بلادنا تعتمد على هذه الطائرات بدون طيار
    Değişen ekosistem tarımı etkileyecek. Open Subtitles النظام البيئي المحول من شأنه التأثير على الزراعة
    Şimdiyse, tek tip badem tarımı kültürünün boyutları, ulusumuzun arılarının çoğunun ki bu 1.5 milyon kovan arının üstünde, bu tek ekini polenlemek için tüm ülkede dolaştırılmasını gerektiriyor. TED ونظرا لحجم الزراعة الوحيدة من اللوز، اليوم فإن الأمر يتطلب نقل معظم نحل البلاد، والذي يتجاوز 1.5 مليون خلية نحل، عبر البلاد لتلقيح هذا المحصول فقط.
    Sulama istediğiniz yere bir şeyler ekmenize olanak sağlamaya başlar, sadece nehirlerin aktığı yerler dışında. Bu organic tarımı yapmaya başlarsınız, bu şeyleri makinayla yapmaya başlarsınız. Makinalaşma, fazla miktarda suyla birlikte yüksek ölçekli tarıma yol açar. TED الري بدأ يجعلكم قادرين على زراعة أشياء أينما تريدونها، خلافاً لأماكن فيضان الأنهار. بدأتم تحصلون على الزراعة العضوية، بدأتم في دمج الآلات في هذه الأشياء. الآلات، مع كم كبير من الماء، تقود إلى زراعة على نطاق واسع جدا.
    Bunun nedeni gıda güvenliğini iyileştirmek ve sürdürülebilir tarımı geliştirmek için en ucuz, en güvenli ve en etkili teknoloji olmasıdır. TED السبب لأنه في بعض الأحيان الأرخص والأكثر أمناً والتكنولوجيا الأكثر فعالية لتعزيز الأمن الغذائي وتنمية الزراعة المستدامة
    ancak onlar giderek modern tarım yöntemleriyle yer değiştirdi, ki toprağı işleme, tek tip ürün tarımı, yapay gübre kullanma ve toprağı zehirleyen böcek ilaçlamaları yapmak da onu sera gazı kaynağına dönüştürüyor. TED ولكن يتم استبدالها بشكل متزايد بطرق الزراعة الحديثة، والتي تعزز الحراثة، والزراعة الأحادية واستخدام الأسمدة والمبيدات الاصطناعية التي تقلل كفاءة التربة وتحولها إلى باعث صاف للغازات الدفيئة.
    Daha çok yetiştirip satma acelesi zengin doğal kaynaklara sahip bir ülkede 4.000 yıllık tarımı kimyasal ve tarım ilacı fazlalığı ile mahveder. TED عندما تكون مستعجلا نمو النباتات بسرعة لتبيع أكثر، فإن 4000 سنة من الزراعة في بلد غني بالموارد الطبيعية معرضة للفساد بسبب الإفراط في استخدام المبيدات الكيميائية والحشرية.
    Kırsal kesimde terör estiriyorlarmış. tarımı ve avcılığı imkânsız hâle getiriyorlarmış. Open Subtitles "روّعوا الأهالي، تسببوا في إستحالة الزراعة و الصيد."
    Şu anki işimin parçası,bölgesel tarım... ...gücünü kullanan her şehirde,kentsel büyüme üretiminin... ...milli bir markasını yaratarak,3,000 mil uzaklıktaki yeşil sebzelerin... ...transferini hızlandırmak, bölgesel... ...gıda düzeni ve kentsel tarımı kaynaştırmak için... ...altyapıyı oluşturmak... ...ve fakir çiftçiler tarafından işletilen,sadece... ...tüketicilerin bulunduğu,kapalı tarım... ...tesislerini çoğaltmaktır. TED جزء من عملي الآن فعلا هو وضع الأسس لدمج الزراعة الحضرية ونظم الأغذية الريفية للتعجيل بإنهاء 3 آلاف ميل بإنشاء علامة تجارية وطنية للمنتج مزروع حضريا في كل مدينة الذي يستخدم القوة المتزايدة الإقليمية ويضاعفها بمرافق زراعة داخل المباني، تملكها وتشغلها مزارعين صغيرين، فيها الآن فقط المستهلكين.
    En sevdiğim gerçeklerden biri ise ABD tarımı her yıl 1.2 milyar pound (544 milyon kg) böcek ilacı kullanır. TED أحد حقائقي المفضلة هي أن زراعة الولايات المتحدة الأمريكية تستخدم 1.2 مليون طن من المبيدات الحشرية سنوياً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more