Tekneyi bulma konusunda neredeyiz? Varsayıma göre... Tekne tarikatın olmalı. | Open Subtitles | أين وصلنا بإيجاد القارب؟ تقول الفرضية بأن الطائفة تمتلك القارب |
Belli ki bu üç çocuk, bir tarikatın etkisi altında. | Open Subtitles | أولئك الأطفال الثلاثة من الواضح تحت تأثير الطائفة. |
Demek kendini yanlış şeylere inanan bir tarikatın kucağında buldun. | Open Subtitles | فوجدتِ نفسكِ في مرمى تلك الطائفة الواهمة |
- Hayır, hiçbir tarikatın bunu başaracak kadar teknik bilgisi yoktur. | Open Subtitles | لا، لا تمتلك أي طائفة المعرفة التكنولوجية لفعل هذا |
Halk cinayeti satanist bir tarikatın işlediğine inanıyor. | Open Subtitles | المحليون يظنون ان جريمة القتل جرت من قبل طائفة شيطانية |
Herkes ayrılmaya çalışıyorsa bir tarikatın olamaz. | Open Subtitles | لا يمكنك ان تحظى بطائفة اذا حاول الجميع المغادرة |
Sahte kimlikle bir tarikatın içine girmeyi... saymazsak sıradan bir gece diyebilirdim. | Open Subtitles | حسنًا، بجانب حقيقة تخللي لطائفة دينية بهوية مزيفة كنت لأدعوها ليلة عادية تمامًا |
tarikatın adı ne demiştin? | Open Subtitles | ماذا كان اسم الطائفة التى ذكرتها؟ |
Bu tarikatın basit bi duasını alıntılayayım izninizle. | Open Subtitles | اسمحوا لي أن أقتبس الصلاة هذه الطائفة الأساسية . |
"Bilmen gerekir. tarikatın içindesin." | Open Subtitles | يجب أن تعرف أنت جزء من الطائفة |
Angela bu tarikatın içindeydi, ve gözde evladın, hepsini havaya uçurdu. | Open Subtitles | كانت (أنجيلا) جزءً من تلك الطائفة وقد قتلهم طفلك المدلّل جميعاً |
Hayır, şüpheli tarikatın yöntemini taklit ediyor. | Open Subtitles | لا المشتبه يطبق طريقة قتل الطائفة |
Şimdi de sen o tarikatın liderini açık ediyorsun. | Open Subtitles | والآن أنت يظهر لك قائدة تلك الطائفة |
tarikatın lideri olan adam çok rahatsız edici bir tipti gerçekten insan ruhuyla beslenmeyi sevdiğini ve ihtiyacı olduğunu söylüyordu şeytan için falan yani. | Open Subtitles | الرجل الذي يدير الطائفة كان مهووساً للغاية لأنه اعتقد حقاً أنه ... . |
Bu da kaçırılmanın arkasında bir tarikatın olabileceğini gösteriyor. | Open Subtitles | مما يعزز إشتباه أن من وراء الخطف هم طائفة دينية |
Burada yaşadığın sırada bir tür tarikatın bir parçasıydın, değil mi? | Open Subtitles | ...أنصتي، حين كنت تعيشين هنا كنتِ جزءا من طائفة ما، صحيح؟ |
Şehrinizde bir tarikatın gizlenmiş olma ihtimalinden korkmuyor musunuz bayan? | Open Subtitles | سيدتي، ألا تقلقي بأنه قد يكون هناك طائفة في مكان ما في مدينتك؟ |
Bu adam satanist bir tarikatın parçası, biz de onu serbest mi bırakacağız yani? | Open Subtitles | هل تعني أن هذا الرجل جزء من طائفة لعبدة الشيطان ونحن سوف نطلق سراحه؟ |
Karanlık ve gizemli bir tarikatın bağlantılı olduğu imkansız bir cinayet. | Open Subtitles | جريمة قتل مُستحيلة مُرتبطة بطائفة غامضة. |
Kaderine terk edilmiş çöle hapsolmuş bir tarikatın ihtiyarlamış bir şarlatan, poligamların efendisi olarak kalırsın! | Open Subtitles | وستُخلد للناس كدجال عجوز، يؤمن بطائفة محصورة بالصحراء تبيح تعدد الزوجات. |
Ona tapan büyük ve tehlikeli bir tarikatın lideri oldu Davut Oğlu diyorlar. | Open Subtitles | ...لقد أصبح قائداُ لطائفة كبيرة وخطيرة ينادونه بإبن داود... |
Adnan Oktar tehlikeli bir tarikatın saygı duyulan bir lideri. | Open Subtitles | (عدنان أوكتار) يعتبره البعض كزعيم لطائفة خطرة. |