Mısır tarlasının içinde karanlık yıldızların altında geri kalanını hatırlayamıyorum... | Open Subtitles | حسنا .. حقل الذره العميق .. خلف النجوم السوداء .. لا أستطيع تذكرها الآن |
Gözden ırakta Dereje'nin tarlasının öbür ucunda asıl saldırı için gerçek bir ordu faaliyete geçmek üzere. | Open Subtitles | ، بعيدا ً عن الانظار ، في الجانب الآخر مِن حقل ديريجي .الجيش الحقيقي يُطلق الهجمة الفعلية |
Belki seni mayın tarlasının ortasına çekmek istemiyordur. | Open Subtitles | حسناً, ربما انة لا يريد ان يسحبك الى حقل من الألغام |
Binlerce dönüm pamuk tarlasının tam sınırında duruyorduk. | TED | وكنا نقف على حافة حقول القطن تلك |
diye sordu. İşçibaşının şu iki orta-sınıf beyaz oğlanı pamuk tarlasının ortasına koy hem de Ağustos ayında Teksas'ta -- hava sıcak. | TED | حسناً .. وقد بدت فكرة مضحكة لذلك الرجل في تلك اللحظة أي أن تضع طفلين من الطبقة المتوسطة في حقول القطن وفي شهر أغسطس في تكساس .. وهو شهرُ حار |
Patikadan sakın ayrılmayın. Mayın tarlasının tam orasından geçiyor. | Open Subtitles | ولكن تأكدا من ألاّ تنحرفا عن الدرب فهو يوجد به إتجاه يعبر إلي حقل ألغام |
Tanrının onunla konuşmasını, bir yolcu uçağını rotasından yüzlerce km uzakta bir mısır tarlasının ortasına indirmesini mi diyorsun? | Open Subtitles | أن صوت الرب كان يتحدث معه يخبره، أن يهبط بطائرة مدنية في منتصف حقل ذرة بعيد بمئات الأميال عن مساره ؟ |
Mayın tarlasının haritası vücuduna çizilmiş. | Open Subtitles | خريطة حقل الألغام موشومة على جسده. |
Mayın tarlasının haritası vücuduna çizilmiş. | Open Subtitles | خريطة حقل الألغام موشومة على جسده. |
Hala mayın tarlasının ortasındayız. | Open Subtitles | لازالنا بمنتصف حقل الألغام هذا |
Ruhunuzu bir pirinç tarlasının üzerine serebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك نشر روحك على حقل من الأرز |
Bu enkaz tarlasının her bir inçkaresini bir kanıt bulana kadar arayacağız. | Open Subtitles | سنستمر بالبحث بكل بوصة من حقل الحطام هذا -حتى نجد دليل |
Dün gece onunla buğday tarlasının oraya gittiniz mi? | Open Subtitles | خرجتم إلى حقل القمح معه الليلة الماضية؟ |
Lavanta tarlasının üzerinde birbirine kenetlenmiş iki balık. | Open Subtitles | سمكتان متشابكتان في حقل من الخزامى |
Sif'in, yaz buğdayı tarlasının altın rengi eşsiz saçlarını kim geri verebilirdi? | TED | ولكن من يستطيع أن يستبدل سعر (سيف) الذهبي الذي ليس له نظير مثل حقل قمح صيفي؟ |
Bana bir gün bir mayın tarlasının ortasında kalacağımı söyleselerdi... | Open Subtitles | لقد وقعت في وسط حقل ألغام هنا . |
- Büyük çayırlığın orada, pirinç tarlasının arkasında. | Open Subtitles | خلف المرج الكبير بعد حقول الأرز |
Mayın tarlasının içinde saklanıyorlar. | Open Subtitles | هم يضعون الرجال في حقول الألغام |
Mısır tarlasının karşısında, seni üç tane ambar bekliyor. | Open Subtitles | عبر حقول الذرة ثلاث أبراج تنتظرك |
Mısır tarlasının karşısındaki güvenlik kamerası çekmiş. | Open Subtitles | إلتقطتها كاميرا مراقبة قبالة حقول الذرة |
Buğday tarlasının sarısı. | Open Subtitles | صفار حقول الحنطة |