| Bana sorarsanız, konunun narinliği göz önünde bulundurulduğunda avukatın olmadan konu hakkında bir şey söyleme, benim tavsiyem budur. | Open Subtitles | أتعلم ماذا؟ الموضوع حساس جداً لا تعلًق بأي شيء عن الموضوع من دون أن يكون محاميك حاضراً هذه نصيحتي |
| Aslında benim ilk tavsiyem işe yararsa başka yeni bir şeyler deneyebilir. | Open Subtitles | حقيقةً، أظن لو أن نصيحتي الأولى كانت ناجعة لربّما جرّبت أفكاراً جديدة |
| Sana tavsiyem, kendine House için geçemeyeceğin bir sınır belirle... ? | Open Subtitles | نصيحتي لك اكتشفي ما هو الحد الذي انت مستعدة لخرقه لأجله |
| Bu tren istasyondan kalkıyor, benim tavsiyem "sen de atla". | Open Subtitles | الآن، سيغادر القطار المحطة و أقترح أن تكون من راكبيه |
| Onunla konuşmak isterdim ama verecek bir tavsiyem olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أود التحدث إليه، لكن لا أظن أن لديّ أي نصيحة |
| Burada misafirim ve tavsiyem onların yüzüne kapıyı kapatmandır. | Open Subtitles | أنا مجرد ضيف هنا و نصيحتى لك ان تغلقى الباب فى وجهه |
| Şimdi arkadaşın olarak tavsiyem, kızınızı arayın ve önce neden size vermemiş öğrenin. | Open Subtitles | إذن بصفتي كصديق، أنصحك بالاتصال بوكيلتك وسألها سبب عدم جلبها لهذا السيناريو قبلي |
| tavsiyem, o ve diğer generallerin odayı terk etmesi yönünde. | Open Subtitles | نصيحتي بأن عليه هو وبقية الجنرالات أن يغادروا الغرفة أيضاً. |
| Sana tavsiyem: Güzel zaman geçirmeye bak, uzun zaman değil. | Open Subtitles | نصيحتي لك، فكّر في حياتك وكأنها وقت للمرح لمدة قصيرة |
| Dolayısı ile ilk tavsiyem: daha geniş açıdan bakmak. | TED | إذاً، كانت هذه نصيحتي الأولى: النظر بشمولية. |
| Yani, dikkate alınması gereken tavsiyem, ekibinizde gençlere ya da genç düşünen beyinlere yer vermek. | TED | لذا، نصيحتي يجب أن يكون في فريق عملكم أشخاص شباب أو أشخاص بعقلية شابة. |
| Ama sakın arkaya doğru bakmayın. Bu size tek tavsiyem. | TED | حسنا. لا تنظروا الى الخلف، هذه نصيحتي الوحيدة لكم. |
| Ve benim hepinize tavsiyem: herkesin neler yaptığına bakın, her ne yapıyorlarsa; gidip tamamen farklı birşey yapın. | TED | و هذه نصيحتي إليكم جميعاً انظروا إلى ما يفعله الجميع و افعلوا شيئا مختلفاً تماماً |
| Kaynak ise değerlerimizdir ve değer konusuna gelecek olursak tavsiyem basit: biraz değerleriniz olsun. | TED | المنبع هو قيمنا، وفيما يتعلق بموضوع القيم، نصيحتي بسيطة: تحلّوا ببعضٍ منها. |
| tavsiyem içeri girip birer içki almanız ve şeriften haber alana kadar beklemeniz. | Open Subtitles | نصيحتي هي أن تدخلوا وتتناولوا مشروبا ولننتظر حتى نسمع الأخبار من المأمور |
| Size tavsiyem, partiyi unutup doğruca eve gidip yatmanız olacaktır. | Open Subtitles | أقترح أن تنسي أمر الأمسية الترفيهية وتعودي للفندق لكي تنامي جيداً |
| Size tavsiyem, kendi iyiliğiniz için gördüğünüz ya da gördüğünüzü sandığınız şeyi unutmanız. | Open Subtitles | أقترح أن تنسى ما رأيته أو ما تعتقد أنك رأيته لمصلحتك الشخصية |
| Çok iyi espriler olduğunu sanıyordum. Eğer şovu sen yazdıysan sana bir tavsiyem olacak. | Open Subtitles | إذا كتبت أنت هذه الدعابات فعندى نصيحة واحدة لك |
| Açıklamam gerekir. tavsiyem üzerine müvekkilim başka bir yere taşınıyor. | Open Subtitles | يجب أن أوضح ، إن موكلتى ستنتقل إلى مكان آخر ، حسب نصيحتى لها |
| Öyleyse, size iki tavsiyem var şerif. | Open Subtitles | حسناً ، أريد أن أنصحك بشأن أمرين أيها المأمور. |
| Bu yüzden bunu yapmak istiyorsak benim teklif ve tavsiyem Aile Demokrasi Toplantıları sistemini denemek. | TED | في سبيل تحقيق ذلك، اقتراحي ونصيحتي هي: تجربة نظام اللقاء العائلي الديموقراطي، |
| Yine de bir kaç tavsiyem var. Klasik giyin, biraz şık ol. | Open Subtitles | مع ذلك هناك بعض من النصائح الملابس تكون محافظة, فاخرة الى حد ما |
| tavsiyem, 6 saat içinde teşhis koyup tedavi üzerine yoğunlaşmamız gerektiğidir. | Open Subtitles | أنصح بأن نركز على الحالات التي يمكننا تشخيصها و علاجها بأقل من 6 ساعات |
| Eğer siz Tanrı'nın yolundan gidenlerdenseniz size tavsiyem; bu tip yerlerden uzak durun!" | Open Subtitles | واذا كنت في طريقك الى الله فأنا اقترح ان لاتألف الذهاب لاماكن كهذه |
| Benim tavsiyem havayolundan parayı transfer etmelerini istemeniz, transer gerçekleştiğinde bana bildirmeniz. | Open Subtitles | توصيتي هي ان تطلب من الخطوط الجوية بأن يبعثوا المال اعلمني عندما يتم التحويل |
| Sana tavsiyem; o kâğıt parçasını yak, ve gördüğünü unut. | Open Subtitles | انضر,خذ بنصيحتي, واحرق قطعة الورق تلك وانس انك رأيتها يوما |
| tavsiyem, enfeksiyon kapmış olan insanlarla ve enfeksiyon riski taşıyan insanlarla görüşmemeniz. | Open Subtitles | لا أوصي بأي احتكاك بالمصابين أو بالذين احتكوا بالمصابين أنت ملك انجلترا |
| Bana göre, bu sıralar göreve uygun değilsin ve tavsiyem fazladan izin alman olacak. | Open Subtitles | في رأيي , أنتِ لستِ مؤهلة للعمل في هذا الوقت و أنا أنصحكِ بأن تحصلي على إجازة إضافيّة |
| Sana tavsiyem bir miğde ilacı al. | Open Subtitles | حقـاً إقتراحي بأنّك تستخدمي جرعتين من مادة البيتون الهاضمة |