Bence sen Daphne'nin tavsiyesine uy. Çünkü o çok akıllıdır. | Open Subtitles | مهما نصيحة دافن إعْطائك، يَجِبُ أَنْ يَكُونَ عظيمَ لأنها ذكيةُ. |
Sanırım, bu...zor oğluna bakıyorsun ve bir adamla konuştuğunun farkına varıyorsun ve o adamın artık babasının tavsiyesine ihtiyacı olmadığını görüyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أن ذلك أمر صعب أن تدرك بأنك تتحدث إلى ولدك كرجل حقيقي رجل لم يعد بحاجة إلى نصيحة والده مجدداً |
Ve yaşlı adamın tavsiyesine uyuyorlar ve neticede kuzeydeki şehre varıyorlar. | Open Subtitles | ثم يتبعون نصيحة الرجل العجوز... حتى يصلوا إلى مدينة في الشمال |
Babanın kendime güvenmekle ilgili tavsiyesine uydum. | Open Subtitles | حسناً ، لقد أصغيت لنصيحة والدكِ بشأن الثقة بالنفس |
Başka bir yol, başka bir yolculuk, babamın tavsiyesine uymak ayrı bir seçenek ve bu dar yolda devam ediyorum. | TED | لديّ تجربة أخرى ورحلة أخرى وخيار آخر للعمل بنصيحة والدي، والمواصلة في ذلك الطريق الضيق. |
Üniversitenin ilk gününden bu yana hiç bekar kalmamış bir korsandan, ilk öpücük tavsiyesine ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لا احتاج الى اخذ نصائح القبل من قبل قرصان من لم يكن اعزب من اول اسبوع في الجامعة؟ ؟ |
Grace o gece Tom'a gitti ve ona tavsiyesine uyup kasabayı terk etmeye hazır olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ذهبت غرايس لرؤية توم في آخر الليل،و أعلمته أنها جاهزة لكي تتبع نصيحته و تغادر البلدة. |
Sanıyorum Bay Castorini'nin tavsiyesine uymalıyız, hayatım. | Open Subtitles | أعتقد أن علينا اتباع نصيحة السيد كاستوريني يا عزيزتي |
1 Mayıs Salı, şirketin kendi doktorunun tavsiyesine karşın, Marilyn sabah 7'de setteydi. | Open Subtitles | في يوم الثلاثاء 1 مايو كانت مارلين في الموقع الساعة السابعة صباحا على عكس نصيحة طبيب الشركة |
Ve abisinin tavsiyesine uyarak yanlış isim vermişti. | Open Subtitles | وأخبرها باسم مزيف، متبعاً بذلك نصيحة أخيه |
Ve abisinin tavsiyesine uyarak yanlış isim vermişti. | Open Subtitles | وأخبرها باسم مزيف، متبعاً بذلك نصيحة أخيه |
Umarım geçici öğretmenin tavsiyesine uyup da ...kalıcı bir hasar yaratmayız. | Open Subtitles | أتمنى أن لا نتسبب في ضرر دائم بناءً على نصيحة من مدرس مؤقت |
Aynı zamanda doktor olan en iyi arkadaşının tavsiyesine uymayıp, aşırı gayret sarfedici işler yapıyorsun. | Open Subtitles | و تخالف نصيحة أفضل أصدقائك و الذي يصدف أن يكون طبيباُ ترهق نفسك بتمارين إلى مرحلة التطرف القصوى |
Eğer Yüzbaşı'ın tavsiyesine uymazsanız, kesinlikle bana af dilemeye gelebilirsiniz. | Open Subtitles | ولو فشلت في قبول نصيحة النقيب ستصبحين معي في طي النسيان |
Eğer psikozlu, patates kafa bir cücenin tavsiyesine ihtiyaç duyarsam, ...ilk senin haberin olacak. | Open Subtitles | وإذا احتجت لنصيحة من قزم بطاطس مضطرب العقل أنت بالتأكيد ستكون أول من يعرف |
Eugene'in tavsiyesine uydum.İtiraf ediyorum senin haberin yokken.Ortaklığın adını kullandım. | Open Subtitles | لقد أخذت بنصيحة يوجين بدون علمك إستخدمت إسمك |
Üniversitenin ilk gününden bu yana hiç bekar kalmamış bir korsandan, ilk öpücük tavsiyesine ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لا احتاج الى اخذ نصائح القبل من قبل قرصان من لم يكن اعزب من اول اسبوع في الجامعة؟ |
Memnuniyetle söylerim ki, tavsiyesine bir kez olsun uymadım. | Open Subtitles | يُسعدني أن أقول أنني ولا لمرّة واحدة قمت بإتباع نصيحته |
Tüm saygımla, diplomatik becerilerinizin mükemmel olmasına rağmen sanırım ciddi ebeveyn tavsiyesine ihtiyacınız var. | Open Subtitles | مع احترامي، رغم إيماني بأن مهاراتك الدبلوماسية جيدة.. إلا إنني أظنك تحتاج لبعض النصائح الأبوية. |
Ben sadece Teksaslı bir filozofun tavsiyesine uyuyordum. | Open Subtitles | إننى فقط أتبع مشورة فيلسوف تكساس حين قال : |
Evlilik tavsiyesine ihtiyaç duyduğumu nereden çıkardın? | Open Subtitles | لماذا تظن أننى أحتاج لمشورة عن الحياة الزوجية؟ |
Onun tavsiyesine uymak isteyebilirsin. İçindekiler dışa vurmaya başladı. | Open Subtitles | عليكِ العمل بنصيحته فما تبطنينه بدأ يظهر |