"tehditlerini" - Translation from Turkish to Arabic

    • تهديدات
        
    • التهديدات
        
    • تهديداتك
        
    • لتهديدات
        
    • تهديداتها
        
    İnandırıcı ölüm tehditlerini rapor etmek gibi bir yükümlülüğümüz var. Open Subtitles علينا واجب تقديم تقرير تهديدات موت موثوق.
    Neden ELM'nin tehditlerini kullanıp kendi bombanı yerleştirmeyesin? Open Subtitles ان تكشف, اذن لم لا تستغل تهديدات الميليشيا لتزرع قنبلتك الخاصة؟
    Vatanseverlik Yasası'nın 216. bölümüne göre olası ulusal güvenlik tehditlerini alt etme izni vardır. Open Subtitles قسم 216 من التصرف الوطني يسمح لنا الأتفاق ومعرفة أسباب حدوث التهديدات للأمن القومي في هذه الحالة
    Şu Amerikalı gazeteciye cep telefonunu göndereceği yönünde tehditlerini sürdürdü. Bu yüzden mi onu alaşağı ettin? Open Subtitles و ظل يوجه التهديدات ، بأن يرسل الهاتف الى الصحفيين الامريكيين
    Güzel çünkü senin o önemsiz tehditlerini hiç ciddiye almamıştım. Open Subtitles لأنني لم آخذ تهديداتك الجوفاء بمحمل الجد.
    Yeni kurallarımızı biliyorsun. Biz ölüm tehditlerini kabul etmeyiz. Open Subtitles تعرف السياسة، لا نرضخ لتهديدات القتل
    tehditlerini takip ediyor. Open Subtitles أنها ماضية في متابعة تهديداتها
    Diğer yandan ceza hakimleri ölüm tehditlerini düzenli olarak alırlar. Open Subtitles تسلموا تهديدات القتل كحصيلة مهنية ثانوية تواجد الكثير من المشبته بهم من جهة واحدة،
    İstediğin ölüm tehditlerini yağdırabilirsin, ama beni neyin hayatta tutacağını biliyor musun? Open Subtitles يمكنكِ ألقاء جميع تهديدات الموت التي تريدينها لكن هل تعرفون ما سيبقيني حياً؟
    Ölüm tehditlerini ciddiye almıyor değilim. Open Subtitles أنا لا آخذ تهديدات القتل على محمل الجد
    - Şimdi de klasik anne tehditlerini saymaya başladın. Open Subtitles -أذهبي الي غرفتك -حسناً ، أنتِ الان تقولي تهديدات للام العادية
    Biz de kalan savaş tehditlerini temizliyoruz. Open Subtitles نحن نأخذ تهديدات الحرب المتبقية
    Eyalet Savcısının tehditlerini duymak istemiyor musunuz? Open Subtitles {\pos(192,220)}لا ترغـبـيـن بسماع تهديدات المدعي العام؟
    Teşkilatın ikiyüzlü davrandığı güvenlik tehditlerini teker teker elediğim için mi? Open Subtitles لأنني كنتُ أتخلّص بمنهجية من التهديدات الأمنية التي كانت تعتبرها الوكالة نفاقيٌّ جدا لمعالجته؟
    Sonra sahip oldukları kitapları görürüm ve tehditlerini ciddiye almam zorlaşır. Open Subtitles ثم أرى الكتب التي يمتلكونها و من الصعب ان تأخذ هذه التهديدات على محمل الجد بعد ذلك
    Görevimiz terörist tehditlerini araştırmaktı. Open Subtitles لقد عُينا للتحقيق في التهديدات الإرهابية.
    - Cevaplamamız gereken ilk soru elbette bu tehditlerini gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği. Open Subtitles أول سؤال علينا الإجابة عليه هو هل يمكنها تنفيذ هذه التهديدات أم لا.
    Kokteyllerini yuvarlayıp boş tehditlerini savurarak bünyenden atacaksın ama uzun sürmesin. Open Subtitles ستشرب الكوكتيل وتقوم تهديداتك الفارغة، وتخرج هذا من نظامك
    Boş tehditlerini kendine sakla. Open Subtitles لذلك أبقِ تهديداتك الفارغة لنفسك
    - İçi boş tehditlerini almam. Open Subtitles - أنا لا أشتري تهديداتك المجوّفة.
    Trout'un ölüm tehditlerini albüm haline getirdiğine inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدّق أن (تراوت) صنع دفتر قصاصات كامل لتهديدات قتله.
    tehditlerini daha ciddiye almalıydım. Open Subtitles توجب عليّ أخذ تهديداتها بجدية أكبر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more