Sen üniversitedeyken seni yurtdışına göndermeyi teklif etmiştim. | Open Subtitles | عرضت أن أرسلك في بعثة وأنت في الجامعة |
Ağzını burnunu dağıtmayı teklif etmiştim, hatırladın mı? | Open Subtitles | لقد عرضت أن أقوم بضربه , أتتذكرين؟ - لو أنه يوجد أحد - |
Hatırlıyor musun, May, Frenchy'ye teknede evlenme teklif etmiştim. | Open Subtitles | أتعلمين يا (ماي)، لقد عرضت على (فرينشي) الزواج أول مرة على متن قارب |
Ona üç ay önce satılan benzer bir evin fiyatını teklif etmiştim. | Open Subtitles | لقد عرضتُ بالضبط ما يماثل وحدة مباعة منذ ثلاثة أشهرٍ |
Sana daha iyi ve kanuni bir iş teklif etmiştim. Beni reddettin. | Open Subtitles | عرضت عليك شيء أفضل في العالم الشرعي أنت رفضت |
Sadece masamı paylaşmayı teklif etmiştim, hayatımı değil. | Open Subtitles | واو لقد كنت أعرض عليك مشاركتي الطاولة فقط وليست حياتي |
Carol'a ayakkabılarım delik ...cebimde kuruş yokken evlenme teklif etmiştim. | Open Subtitles | لقد تقدّمت للزواج من كارول بعد خمسة مواعدات بيننا وفى جيبى نيكلين |
Sen üniversitedeyken seni yurtdışına göndermeyi teklif etmiştim. | Open Subtitles | عرضت أن أرسلك في بعثة وأنت في الجامعة |
Arthur'un yaşamı için kendiminkini teklif etmiştim anneminkini veya Gaius'unkini değil! | Open Subtitles | لقد عرضت حياتي لأجل ( آرثر )ْ ليس أمي , ليس ( جويس ) ْ الدين القديم لايهتم بمن سيعيش أو يموت |
Sana yardım teklif etmiştim. | Open Subtitles | لقد عرضت عليك مساعدتي |
1999 Ocak sayısında tam sayfa iş teklif etmiştim. Kapakta Nicole Kidman vardı. Ve sen reddetmiştin. | Open Subtitles | لقد عرضتُ عليها صفحة بنسخة المجلّة لعام 1999، وكانت (نيكول كيدمان) على الغلاف، وأنتِ رفضتِ. |
Buraya ilk atandığımda da sana bunu teklif etmiştim ve sen istemediğini söylemiştin ama yine soracağım. | Open Subtitles | أعلم بأني عرضت عليك منصباً فور تنصيبي هنا. وأعلم بأنك جاوبتني وقتها لكني ما زلت أسألك. |
Senin için bir tv sehpası koymayı teklif etmiştim. | Open Subtitles | عرضت عليك ان اضع لك طاولة تلفاز هناك |
Konuşma teklif etmiştim Ward, seks yapalım dememiştim. | Open Subtitles | كنت أعرض عليك التحدث (وارد) وليس مضاجعتك |
- Evet, kendini tutuklatmasının hemen öncesinde teklif etmiştim. | Open Subtitles | أجل، تقدّمت لها قبل أن تتسبب في اعتقالها |
Baksana, hani bir seferinde sevişiyorduk da, ben sana evlenme teklif etmiştim. | Open Subtitles | أنت تمزح - لا - هل تذكرين ... هذه المرة حين تقدّمت لكِ في الفراش ؟ |