| Yapma böyle, Benny. Sana sadece bir bira teklif ettim. | Open Subtitles | ترفق بي يا بيني لقد عرضت عليك تناول الشراب فحسب حسناً ؟ |
| Damadım Mike O'Neal'a şirketimde harika bir fırsat teklif ettim. | Open Subtitles | لقد عرضت علي مايكل أونيل صهري الجديد فرصة ذهبية في شركتي |
| Laila'ya başka bir buluşma daha teklif ettim ve bilmek isteyeceğini düşündüm. | Open Subtitles | لقد طلبت من ليلا مقابلة اخرى وانا فكرت انكى يجب ان تعرفى |
| Özür diledim, hatta kodeste geçirdigi zamanin ücretini ödemeyi teklif ettim. | Open Subtitles | اعتذرت.. و عرضت أن أدفع له مقابل الايام التي قضاها بالسجن |
| Bu yüzden ona, Tahtı onunla paylaşmayı teklif ettim. | Open Subtitles | من منطلق الحب ، عرضت عليها مشاركتى هذا العرش |
| Ben'a dairemi teklif ettim ve düşüneceğini söyledi. | Open Subtitles | لقد عرضتُ على بين الشقه وقال أنه سيفكر بذلك |
| Şeker teklif ettim, annesinin hastanede olduğunu söyledim. | Open Subtitles | عرضت عليه حلوى, أخبرته أن والدته فى المستشفى |
| Onlara yapmadığım bir şey için 100 milyon dolar teklif ettim. | Open Subtitles | لقد عرضت عليهم 100مليون دولار، لشئ لم أفعله |
| - teklif ettim. Bunu istemedi. | Open Subtitles | لقد عرضت عليه المساعدة, لكنه لا يرغب بذلك |
| Efendim-- Bak, sana bu keşif seferinin komutanlığını teklif ettim. | Open Subtitles | انظر, لقد عرضت عليك قيادة الامر كنت اختياري الاول, |
| Bak, sana evine dönebilmen için biraz para teklif ettim ama sen hayır dedin. | Open Subtitles | انظر, لقد عرضت عليك بعض المال لمساعدتك في العوده إلى الديار, لكنك رفضت. |
| 5 farklı kapalı teklif daha var ve ben evsahiplerinin istediğinin epey aşağısını teklif ettim. | Open Subtitles | هناك 5 عروض مختومة أيضا و لقد عرضت أقل بكثير مما طلبه المالكون |
| Ben teklif ettim ve sen de kabul ettim. | Open Subtitles | لقد طلبت زواجك وانتى وافقتى بالنسبة لله هذا كل شىء الباقى هو اعمال كتابية واوراق |
| Komik hikaye. Leela'ya milyonlarca kez çıkma teklif ettim ama o sürekli reddetti. | Open Subtitles | قصة طريفة, لقد طلبت من ليلا الخروج معي مليون مرة لكنها كانت تستمر برفضي |
| - Bu güzel, ben de boşum. Bu öğlen, birine çıkma teklif ettim ama hayır dedi. | Open Subtitles | هذا مضحك , أنا أيضاً حرة ، لقد طلبت من شخص ما ظُهراً الخروج ولكنه رفض |
| ozur diledim, hatta kodeste gecirdigi zamanin ucretini odemeyi teklif ettim. | Open Subtitles | اعتذرت.. و عرضت أن أدفع له مقابل الايام التي قضاها بالسجن |
| Babanız çiftliği kaybettikten ve öldükten sonra çiftlik için ona para teklif ettim ama duymak bile istemedi. | Open Subtitles | بعد ان خسر والدك المزرعة ومات عرضت عليها ان ادفع ثمن المزرعة ولكنها رفضت |
| O cılız arazi için ona 3 milyon dolar teklif ettim. | Open Subtitles | لقد عرضتُ ثلاثة ملايين دولار لمستنقع الحشيش ذلك |
| Evet, yeni bir sörf tahtası almayı teklif ettim. | Open Subtitles | أجل , عرضت عليه أن أشتري له لوح تزحلق جديد |
| Niye yarınki performansını senin yönetmeni teklif ettim sanıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تعتقدين أنني طلبت إشرافك علي أدائها غداً؟ |
| Özür diledim, hatta kodeste geçirdiği zamanın ücretini ödemeyi teklif ettim. | Open Subtitles | اتأسفتله، وعرضت عليه أني أدفعله عن الوقت اللي قضّاه في الحبس |
| Ve ben de ABD'de kalabilmesi için ona evlenme teklif ettim. | Open Subtitles | فعرضت عليها الزواج للتمكن من البقاء في الولاية |
| Hamilelik testini çöpte gördüğüm an Gwen'e evlenme teklif ettim. | Open Subtitles | لقد تقدمت لجوين على الفور حين رأيت اختبار الحمل |
| Üniversiteden mezun olduğumuz gece Helen'e evlenme teklif ettim. | Open Subtitles | تقدمت لخطبتها في ليلة تخرجنا من الكلية. |
| Şey, geçen ay ona çıkma teklif ettim. | Open Subtitles | لقد طلبتُ منه الخروج في موعدٍ الشهر الماضي وقد تواعدنا معاً عدّة مرات |
| Hayalimdeki kızı buldum, ve senin yüzünden. Evlenme teklif ettim. | Open Subtitles | تشاك ، لقد وجدت فتاة أحلامي والفضل يعود لك ، لقد خطبتها |
| Kaç defa sana benim kuaförüme götürmeyi teklif ettim? | Open Subtitles | كم عدد المرات التي كنت قد عرضت لاصطحابها إلى صالون التجميل الخاص بي؟ |
| Eddie, ona evlenme teklif ettim. | Open Subtitles | ايدي ،لقد طلبتها للزواج |