"teleskopla" - Translation from Turkish to Arabic

    • التليسكوب
        
    • التلسكوب
        
    • منظار
        
    • تلسكوب
        
    Bulunduğunuz yerden ileriye dikkatlice bakın -- Demek istediğim, buradan bir teleskopla bakın -- ve yıldızlara benzer şeyler göreceksiniz. TED أعني من هذا المكان باستخدم التليسكوب.. وسترى أشياء تبدوا مثل النجوم.
    Bu karanlık penceresini kullanıp teleskopla kara deliğin... resmini çekmek için bu tek şansımız. Open Subtitles انها فرصتنا الوحيده لاستخدام نافذه الظلام لتصوير هذا الثقب بذلك التليسكوب
    Ve teleskopla ilgili size son iletmek istediğim bir mühendislik eseri olan aynasıdır. TED والقطعة الهندسية الذي أود أن أترككم معها فيما يتعلق بهذا التلسكوب هي المرآة.
    Bir kara delik öngörüsünde bulunursunuz, derken teleskopla bakarsınız ve oradadır, tam olacağını söylediğiniz yerde. TED فأنت تتنبأ بثقب أسود, و تنظر عبر التلسكوب لتجده, مثلما قلت.
    Görünüşe bakılırsa... evi devamlı teleskopla izlemiş. Open Subtitles .. على ما يبدو كان دائماً يراقبهم بإستخدام منظار
    Ancak bu da tam doğru olmadı, Havai'deki bir teleskopla keşfedilmesinin onuruna, Havai kültürü hakkında iki uzmana danıştık, biri Havaili bir navigatör, diğeri dilbilimci, bize isim teklifinde bulundular. TED لكن هذا لم يكن صحيحًا تمامًا، لذلك تكريمًا لاكتشافها عن طريق تلسكوب في هاواي، اسْتشرنا خبيريْن في ثقافة هاواي، أحدهما مستكشف والآخر عالم باللغة، لكي يقترحا اسمًا ما.
    Bir kağıda, teleskopla aldığı Güneş görüntüsünün izdüşümünü alarak lekeleri takip etti. Open Subtitles قام بتكوين صورة للشمس بإستخدام التليسكوب على ورقة
    Bu kadar büyük bir teleskopla bile insan gözü ihtiyaç duyulan detayı algılayabilecek yeterlilikte değildir. Open Subtitles ولكن حتى مع هذا التليسكوب الكبير فإن هناك تفاصيل لا تستطيع العين البشرية التقاطها
    Yalnızca teleskopla gördüğün yabancı bir dünyaya inmek gibi bir şeydi. Open Subtitles الأمر مثل السفر إلى بلد أجنبي كنت تراه فقط من خلال التليسكوب
    O zaman bu dandik teleskopla ne yapıyoruz burada? Open Subtitles إذاً ما الذي نفعله بالخارج هنا مع هذا التليسكوب الردئ ؟
    Bu teleskopla ne işin olabilir ki? Open Subtitles ماذا تريدين من هذا التليسكوب ؟
    teleskopla sana bakıyor. Open Subtitles فهي تستطيع ان تراك عبر التليسكوب
    İyi bir teleskopla göreceklerini tahmin bile edemezsin. Open Subtitles ما يمكنك رؤيته من خلال التلسكوب لشئ مدهش
    Sen öyle tüm gün odanda kalıp teleskopla yaşlı bir adamı gözetleyemezsin, tamam mı? Open Subtitles لا يمكنكَ أن تبقى دائماً في حجرتكَ طوال اليوم تراقب رجل عجوز بواسطة التلسكوب
    teleskopla bakarak bir kızla ilgilendiğini söyleyemezsin. Open Subtitles لا أعلم أنك تستطيع أن ترى الفتيات من خلال التلسكوب
    O zaten bir teleskopla çalışıyormuş. Open Subtitles كان لديها صلاحيّة الوصول إلى التلسكوب الخاص بها
    Bir teleskopla bir kaç gecede halledebileceğiniz bir şey değil. Open Subtitles إنه ليس شيئاً يمكنك أن تنجزه في بضعة ليال بواسطة التلسكوب
    Görevden hemen önce ilgi; gezegenin, o kuşakların ve teleskopla görebildiğiniz şeylerin üzerindeydi. Open Subtitles قبل المهمّة مباشرة الإهتمام كان بالكوكب والموجات الأشياء التي أنت يمكن أن ترى خلال منظار
    Muhtemelen biri teleskopla onun evini gözetliyordu, ama güneşlik ve perdeleri var. Open Subtitles ربما شخص بوسعه النظر لمنزلها عبر منظار لكن لديها أغطية وستائر
    Güvenli bir ev bulduk ama balkon duvarını teleskopla gözetlemek için avantajlı bir nokta bulamıyoruz. Open Subtitles "وجدنا منزل آمن، ولكن لا يُمكننا إيجاد نقطة مراقبة، لنضع بها منظار يراقب حائط الشرفة"
    Ve daha yetkin bir teleskopla, yıldızları ve gezegenleri de görebileceksiniz. Bu galaksilerde astrofizikle ilgilenebilecek ve sonra da fizik kurallarını öğrenebileceksiniz. TED وباستخدام تلسكوب أقوى، ستتمكن من رؤية النجوم والكواكب. في هذه المجرات تستطيع القيام بفيزياء فلكية وتعلم قوانين الفيزياء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more