"temize çıkarmak" - Translation from Turkish to Arabic

• تبرئة
• لتبرئة
• لتبرئته

Yüzbaşı Schilz'i temize çıkarmak istiyorum. Böylece karısı ve kızı hakları olan parayı alabilecek.
أريـد تبرئة الملازم شيلز مما يمكن لزوجته وابنتها الحصول على المعونة

Bu adam ulusal bir şakadan kendini temize çıkarmak için son on yılın en büyük kahramanlığını yaptı.
هذا الرجل انتقل من أضحوكة الأمة الى تبرئة نفسه من خلال القيام بأشرف عمل تم القيام به في وطننا خلال العشرية الأخيرة

Adımı temize çıkarmak uğruna işini riske atmanı istemiyorum.
لا أٌريدكِ أن تٌخاطري بوظيفتك في محاولة تبرئة أسمي

Müvekkilim Terrence Manning, adını temize çıkarmak için yorulmadan mücadele etti.
موكلي تيرينس مانينج ' ناضل بلا كلل لتبرئة نفسه

Tom, onu temize çıkarmak için bulabildiği tüm kanıtları topluyordu.
للعثور على أدلة لتبرئته بول" كان حب حياتي"

Hayır en iyisi müvekkilimin işlemediği bir suçtan temize çıkarmak ve seni aptal gibi göstermek.
هو تبرئة موكلي من جريمة لم يقترفها وجعلك تبدو كمغفل أبرزي أفضل ما لديك إذاً

İşlemediği bir suç yüzünden... kirlenen adını temize çıkarmak isteyen kaçağı oynadınız sonra.
..... ثم , تلعب دور الهارب من العدالة الذى يحاول تبرئة إسمة من جريمة قتل يعلم أنة لم يرتكبها

Eski astsubayımız kendini temize çıkarmak istemedi.
ظابط الصف السابق لم يرد تبرئة نفسه،

Ailemin adını temize çıkarmak ümidiyle, ve çocuklarımın gururlu birer Amerikalı olmaları, lekesiz bir geçmişe sahip olmaları amacıyla, bu komitenin huzuruna çıkıp, mümkün olan dayanışmayı gösterdim.
على أمل تبرئة اسم عائلتى ... و بدافع رغبتى الصادقة لاعطاء أولادى الفرصة أن يعيشوا حياتهم مثل أى أمريكى أخر دون تشويه أسماءهم و تاريخهم

Ailemin adini temize çıkarmak ümidiyle ve çocuklarımın gururlu birer Amerikalı olmaları lekesiz bir geçmişe sahip olmaları amacıyla bu komitenin huzuruna çıkıp, mümkün olan dayanışmayı gösterdim.
على أمل تبرئة اسم عائلتى ... و بدافع رغبتى الصادقة لاعطاء أولادى الفرصة أن يعيشوا حياتهم مثل أى أمريكى أخر دون تشوية أسماءهم و تاريخهم

Adımı temize çıkarmak istiyorum.
أريد تبرئة اسمي

Dün gece Vance'ın kayınbiraderini temize çıkarmak için mi burada kaldın?
(أبز)، أمضيتي الليلة هنا تحاولين تبرئة شقيق زوجة فانس ؟

Dediğin gibi, adımı temize çıkarmak istiyorum. Güzel.
-كما قلتَ، أريد تبرئة اسمي وحسب

Clark, Lex'in değiştiğine gerçekten inanmak istediğin için mi yoksa Lana'yı temize çıkarmak istediğin için mi bu fikre dört elle sarılıyorsun?
كلارك)، أتدفع بهذه النظرية لأنك) ...تريد حقا أن تعتقد بتحول (ليكس) أو لأنك تحاول منذ الآن تبرئة (لانا)؟

Adını temize çıkarmak mı?
تبرئة اسمه؟

- Adımı temize çıkarmak için.
-في تبرئة أسمي

Şahsıma yöneltilen suçların hiçbirini işlemedim ve adımı temize çıkarmak için bir fırsat bekliyorum.
أنا بريء تماما من هذه التهم وأتطلع لفرصة .لتبرئة اسمي

Arkadaşımın adını temize çıkarmak için 24 saatim vardı.
لدى 24 ساعة لتبرئة صديقى الجيد

O benim iyileştirici yol göstericim ve bu onu temize çıkarmak için yeterli bir neden.
- "أراك الليلة" *يوجد خطأ ‏ - كان جيد في التهجئة وكان ذلك دليلاً كافياً بالنسبة لي لتبرئته

Shawn, bu adam masum ve adını temize çıkarmak için ona yardım etmeliyiz.
ويجب أنء نساعده لتبرئته