| Garnizonun çatısı, kilisenin çatısından daha alçak ve 14 Temmuz'da rahibenin bize söylediğine göre, ...tüm Fransızlar sarhoş olacak. | Open Subtitles | سطح الحامية ادنى من سطح الكنيسة في اليوم 14 من يوليو كما وعدت الاخت سارة , يكون الفرنسييون سكارى. |
| 25 Temmuz'da devrildi. | Open Subtitles | فى الخامس والعشرين من يوليو تمت تنحيته عن منصبه |
| Ve geri dönmedi, di, di, 4 Temmuz'da geldi, di, di | Open Subtitles | ولم تعد ، تعد ، تعد حتى الرابع من يوليو ، يو ، يو |
| Geçen Temmuz'da Houston, Texas'ta, iki gün boyunca 613 milyar litre yağdı. | TED | في يوليو/تمور الماضي، وفي هيوستن/تكساس، أمطرت لمدة يومين متتاليين 162 مليار جالون. |
| EM: Evet, Temmuz'da üretime başlar gibi görünüyor. | TED | أجل، يبدو من المناسب جدًا أن نبدأ انتاجه في يوليو. |
| Doğru değil; babası 14 Temmuz'da olacağını söylüyor. | Open Subtitles | ليس تماماً. قال والدها أنها ستكمل الرابعة عشر في يونيو |
| Temmuz'da yıkılacak ve o günü iple çekiyorum. | Open Subtitles | سوف اقوم بهدمه فى يوليو وانا لا استطيع الانتظار |
| Ve geri dönmediler, ler, ler 4 Temmuz'da geldiler, ler, ler | Open Subtitles | ولم تعد ، تعد ، تعد حتى الرابع من يوليو ، يو ، يو |
| Kız arkadaşı aynı yolda öldü bir sene önce 4 Temmuz'da. | Open Subtitles | صديقته ماتت على نفس الطريق الرابع من يوليو/تموز، قبله بسنة واحدة |
| Onu 4 Temmuz'da resmi geçide önderlik ederken ve bir bayrak dalgalandırırken görmek isterdim. | Open Subtitles | أنا أردت أن أراه يقود عرضاً عسكرياً و هو يلوح بالعلم في الرابع من يوليو |
| 1 Temmuz'da İrlandalı bir astsubay adamlarıyla beraber tepeyi geçti. | Open Subtitles | تقدم رقيب أيرلندي على القمة يوم الأول من يوليو ومعه سطور من الرجال على جانبيه |
| 23 Temmuz'da Gardai hakkında yazdım. | Open Subtitles | ثم في الـ23 من يوليو كتبت عن الشرطة الآيرلندية. |
| Birinci mesaj, 18:01, 17 Temmuz'da gönderildi... | Open Subtitles | الرسالة الأولى أرسلت في الساعة 18: 01 السابع عشر من يوليو |
| 10 Temmuz'da, tam olarak sabah saat 7:15'de silahlı bir polis, intihar komandosu olduğundan şüphelenen bir kişiye trene binmek üzereyken ateş etti. | Open Subtitles | حوالي ساعة 7: 15 صباحاً في العاشر من يوليو شرطي مسلح أطلق النار على شخص أشتبه بأنه مفجر إنتحاري |
| - Anet'e Temmuz'da işim olduğunu söyle. - Şimdi mi, hadi, Walter. | Open Subtitles | ـ قل لآنيت أنني سأكون مشغولاً في يوليو ـ ماذا تقول يا والتر؟ |
| Bu görüntü 10 Temmuz'da Kuzeydoğu Illinois Hapishanesi'ndeki güvenlik kamerasından. | Open Subtitles | هذا هو مراقبة بالفيديو من ولاية ايلينوي شمال شرق مركز الإصلاحية في يوليو العاشرة سوف أسمح به |
| Fransa'ya haziranda iki kere, Temmuz'da da bir kere yelken açacağız. | Open Subtitles | رحلتا إبحارٍ إلى فرنسا في يونيو و واحدة في يوليو |
| Film çok büyük başarı kazanacak. Temmuz'da hep birlikte Londra'ya gidiyoruz. | Open Subtitles | الفلم يتحرك بسرعة سنذهب إلى لندن في يونيو |
| Kışın gelirler, Haziran'da ya da Temmuz'da. | Open Subtitles | يأتون في الشتاء، في يونيو أو يوليو. |
| Ektim Temmuz'da beyaz bir gül Ocak'taki gibi | Open Subtitles | *أنا أزرع وردة بيضاء فى يوليو كما فى يناير* |