Sizi hasmınız olan teröristle eşit koşullarda karşılaşmanızı sağlayacak olan anti-terörist teknikleri konusunda bilgilendirileceksiniz. | Open Subtitles | .. ستتعلمونالتعاملمعالإرهابيون. مما سيمكنكم من مواجهة الخصم الإرهابي بكفاءة متساوية. |
Sivillerin buraya girmesini bırak elimizde olduğunu bile söyleyemediğimiz bir teröristle görüşmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | المدنيون لم يخوّلوا لكي يكون في هذه الوسيلة، ناهيك عن له وصول إلى الإرهابي نحن لا نستطيع الإعتراف تحت الحراسة. |
Yani bir savunma firmasına giriş hakkı olan bir teröristle mücadele ediyoruz. | Open Subtitles | إذاً فنحن نتعامل مع إرهابي كان لديه الامكانية للدخول على مشروع دفاعي |
Fakat bir teröristle birlik olduğun ve bir Amerikan denizcisinin işkence edilip öldürülmesinden sorumlu olduğun düşünülürse biraz kızgınım. | Open Subtitles | لكن بالنظر الى أنك تتأمر مع ارهابي وأنك مسؤول عن التعذيب و القتل جندي بحريه أمريكي أنا مستاء قليلاً |
Kaç tane gerçek teröristle karşılaştın Sam? | Open Subtitles | كم عدد الإرهابيين الحقيقيين الذين قابلتهم؟ |
Ayrıca 12 yerine 7 teröristle uğraşmamız da yine onun sayesinde. | Open Subtitles | إنه السبب أيضاً أنك تُواجهُ سبعة إرهابيين ولَيسَ إثنا عشرَ |
Bana kahve getirdi ve sanki olay aylar öncesinde değil de dün olmuş gibi teröristle ilgili sorular sordu. | Open Subtitles | لقد اشترى لي قهوة ثم بحث معي أمر ذلك الإرهابي كأنه حدث بالأمس، وليس منذ شهر مضى |
Öbür teröristle, bilgisayar arasında bir araba vardı. | Open Subtitles | كان هناك سيارة بين جهاز التحكم و الإرهابي |
- Kaçak teröristle ilgili Başkan'a bilgi vermem gerekiyor mu? | Open Subtitles | هل عليّ أن أبلغ الرئيس بخصوص ذلك الإرهابي الطليق؟ |
Bu çok çılgınca gözükse de bir şekilde teröristle iletişim kurabilmenizi sabırsızlıkla bekliyorum. | Open Subtitles | على الرغم من أن هذا يبدوا متهور و لكني متوقعة بعض النتائج بأنك سوف تتمكن فعلاً من التواصل مع هذا الإرهابي بطريقة ما |
teröristle ilgili bütün verileri indir sonra işini bitirmeni emrediyorum. | Open Subtitles | حملي كل البيانات عن الإرهابي وآمرك بإنهائها بعد ذلك |
Siz burada kalıp unutkan teröristle konuşun, ben gidip işe yarar bir şey bulayım. | Open Subtitles | يُمكنكم البقاء هُنا يا رفاق والتحدث مع الإرهابي الناسي لكني سأذهب لإيجاد خيط حقيقي للمُتابعة من خلاله |
Peki ya gecenin bir yarısı tanınmış bir teröristle buluşurken görünmesine ne demeli? | Open Subtitles | ماذا عن حقيقة أنه تم إلقاء القبض عليه وهو يقابل إرهابي معروف في وسط الليل؟ |
Tanınmış bir teröristle birlikte çalıştın ve ona ona yardım ettin yani seni, canımın istediği kadar tutabilirim. | Open Subtitles | ,لقد كنت تتامر مع وتساعد إرهابي معروف .بما يعني أنه مسموح لي بالتحفظ عليك كيفما أشاء |
Bir teröristle yatağa mı yoksa savaşa mı gireceğim? | Open Subtitles | هل انا أريد أن أجلس مع إرهابي أو أدخل في حرب مع أحدهم ؟ |
Bilinen bir teröristle iş yapıyorsun, ve karşımda boş boş bakıp neler olduğunu bilmediğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | تدير عملا مع ارهابي معروف وتجلس هنا بوجه برئ وتخبرنى انك لا تعرف ما يجرى |
Şüpheli bir teröristle yaşadığın kuruntusal bir ilişkiden çıkartarak. | Open Subtitles | ابعادك عن علاقتك الوهمية مع ارهابي متهم ليس اكثر |
Benden tekrar ve tekrar bilgi tevkif ediyorsun, ...bilinen bir teröristle yatıp kalkıyorsun, ...ve bir adamımı öldürdün. | Open Subtitles | ،تحجُبين مراراً معلومات عني ،وتعاشرين ارهابي معروف وقتلتِ رجلاً من رجالي |
Nükleer çubuklar iki teröristle birlikte bir Zodiak bottaymış. | Open Subtitles | القضبان النووية على قارب مطاطي ومعها اثنين من الإرهابيين |
Hükümet teröristle müzakere etmez. - Teslim ol. | Open Subtitles | الحكومة لا تتفاوض مع الإرهابيين ، لذا إستسلام |
On yıl önce, Kuveyt'in arka sokaklarında beş teröristle çatışmaya girdin. | Open Subtitles | -منذ عشر سنوات تبادلت إطلاق الرصاص مع خمسة إرهابيين فى أحد شوارع "الكويت" الخلفية |
Tek bildiğimiz profil uğruna bir teröristle yattığı. | Open Subtitles | كل ما نعرفه انها نامت مع ارهابى من اجل تحليل |
Babamın bir teröristle konuşmasının nedenini o çok iyi biliyor. | Open Subtitles | ويعلم لما والدي كان يتحادث مع الأرهابيين |