Ben büyürken, babam evi terk etmişti annem ölmüştü ve üvey babam hapse girmişti. | Open Subtitles | اعني انني عندما كبرت ابي تركني وامي ماتت وزوج امي ذهب للسجن |
George beni uzun zaman önce terk etmişti, 40'ıma girdiğim zamanlarda. | Open Subtitles | جورج تركني منذ زمن طويل عندما أصبحت بعمر 40 تقريبا |
Ağlıyordum çünkü Richard Parker beni çok alelade bir biçimde terk etmişti. | Open Subtitles | كنت أبكي أن ريتشارد باركر تركني دون وداع لائق |
Bunu son yaptığında, bir kız onu terk etmişti. | Open Subtitles | لقد فعلها ذات مرة حينما هجرته إحدى الفتيات |
Onu bir hafta önce terk etmişti. | Open Subtitles | لقد هجرته قبل أسبوعٍ. |
Caterina, Mitra'nın Evlatları'na katılmak ve liderleriyle birlikte olmak için Piero'yu terk etmişti. | Open Subtitles | كاترينا) هجرته لِتنضمّ) .." ل " أبناء ميثراس و لِتكون مع الرجل الذي قادهم |
Başbakan, Başbakanlık binasını terk etmişti, arabasıyla gitmişti. | Open Subtitles | أعني أنه قد غادر المكتب لقد تم إبعاده |
Başınız sağ olsun. Benim kaybım değil. Beni şuradaki şırfıntı için terk etmişti. | Open Subtitles | ليست خسارتي لقد تركني لهذه السافلة التي هناك . |
Malınız mülkünüz için beni bir kere terk etmişti zaten. | Open Subtitles | لقد تركني مرة بالفعل من أجل ممتلكاتك. |
Beni bir keresinde terk etmişti. Şu dağlarda bir yerlerde. | Open Subtitles | تركني مرة فوق هذه الجبال |
Beni bir keresinde terk etmişti. Şu dağlarda bir yerlerde. | Open Subtitles | تركني مرة فوق هذه الجبال |
Beni o kafeste ölüme terk etmişti. | Open Subtitles | تركني أموت في هذا القفص |
- Meraklanma, karısı onu terk etmişti. | Open Subtitles | -لا عجب أن زوجته هجرته . |
Callie daha önce de onu terk etmişti. | Open Subtitles | (كالي) هجرته مرة من قبل. |
Dün gece Syed'i sorguya almak istedik, ama çoktan ülkeyi terk etmişti. | Open Subtitles | حاولنا جلب (سيد) ليلة أمس , ولكنه كان قد غادر البلاد بالفعل |