"tersi değil" - Translation from Turkish to Arabic

• وليس العكس
• ليس العكس

Kraliyet Şeker bize bağımsızlığımız için yardım edecekti; tam Tersi değil.
الشركة الملكية كان من المفترض ان تساعدنا على الاستقلال وليس العكس

Bir öğretmen arayanın sen olduğunu sanıyordum. Tam Tersi değil.
حسبتكِ أنتِ التي تنشدين معلّماً وليس العكس

Evet, ama gördüğün gemi geçidin içine sığıyor, tam Tersi değil.
أجل، لكن كم ترى... المركبة تدخل البوابة... وليس العكس

Benim onu avlamış olmam gerekiyordu, bu şeklide Tersi değil.
من المفترض أنه أنا من يطاردتها, ليس العكس.

Yani bizim sizin ne bildiğinizi öğrenmemiz gerekiyor, tam Tersi değil.
و لهذا نحن بحاجة لمعرفة ما تعرفينه و ليس العكس

Benim mahalleme gelen oydu benden çalarak, adamlarımı öldürerek geçindi. Tam Tersi değil.
يسرقُ منّي، يقتل بني جنسي وليس العكس

Sana ve Sancorp'a iyilik yapan benim, Tersi değil.
وليس العكس يمكنني أن أعرف عندما أُستغل، "فرانك"

İklim değişikliğini inkar edenler bu gerçeği, "Bakın! Sıcaklık, CO2'nin değişmesine neden oluyor, Tersi değil." diyerek halkın kafasını karıştırmak ve halkı yanıltmak için kullanmayı seviyorlar.
منكرو التغير المناخي يروق لهم استخدام هذه الحقيقة لإرباك وخداع العامة بالقول، "انظروا، الحرارة تسبب في تغير ثاني أوكسيد الكربون، وليس العكس بالعكس."

Tam Tersi değil.
أنت هنا لتساعدنا، وليس العكس

Senin için endişelenmek benim işim, tam Tersi değil.
عملي أن أقلق عليكِ وليس العكس!

Yardımcı olmak benim görevim tam Tersi değil.
عملي أن أساعدك وليس العكس

Polisleri soruştururum, tam Tersi değil.
أنا أحقق مع الشرطة وليس العكس

Bu yüzden eğer haklıysam, virüsü Sanders Sayid'e bulaştırıyor, tam Tersi değil yani.
لذا إن كنت مُحقّة، فإنّ (ساندرز) تُعدي (سعيد) هُنا، وليس العكس.

Smurf'ün sana ihtiyacı var, tam Tersi değil.
سمورف يحتاج لك، وليس العكس.

Yapma Allison. Sen onun muhbirisin. Tersi değil.
بحقك يا (أليسون) أنت عميلته وليس العكس

Tersi değil.
وليس العكس.

Bak, sen beni bulmak için geldin, tam Tersi değil.
الاستماع: خروجكم هنا لتجد لي، ليس العكس.

Tersi değil.
ليس العكس.

Tam Tersi değil!
! و ليس العكس