"tesadüftür" - Translation from Turkish to Arabic

    • صدفة
        
    • الصدفة
        
    • صُدفة
        
    • مجرد مصادفة
        
    • هي مصادفة
        
    • تكون مصادفة
        
    Poliçen bittiğinde, bir sigorta acentesiyle karşılaşıyorsan, bu bir tesadüftür. Open Subtitles مقابلة موظف شركة التأمين يوم انتهاء بوليصة التأمين تكون صدفة
    Aynı zamanda yine aynı şeyi görmeye başlamıştık. Ama belki de bir tesadüftür. TED وفي الوقت ذاته، مرة أخرى، بدأنا نرى هذا النمط، ولكن ربما صدفة.
    Belki de tesadüftür, aile toplantısı gibi, Büyük Yürüyüş. Open Subtitles ربما تكون صدفة ، مثل لم شمل عائلة ؟ مناسبة المليون رجل؟
    Eminim, bir çeşit tesadüftür. Open Subtitles أنا متأكدة من أن هذا نوع من أنواع الصدفة
    Çocuğun cinyetlerin işlendiği yerlerde olması belki de sadece tesadüftür. Open Subtitles رُبما كان الطفل موجود في كلتا مشاهد القتل مُجرد صُدفة.
    İçimden böyle düşündüm belki de bir anlamı vardır. Belki de sadece tesadüftür. Open Subtitles و لكن ثانية ربما تكون مجرد مصادفة قد يكون الاسم لا علاقة له بذلك
    Üçüncü Tabur'dan bir birliğin mağaranın hemen Güney'indeki ovada kamp kurması da sadece bir tesadüftür eminim. Open Subtitles وأنا واثقة انها مجرد صدفة ان سرب من الكتيبة الثالثة قد عسكروا في أحد المروج مباشرة الى الجنوب من الكهف
    Omuriliginde tumor oldugunu ogrenen bu adam icin ne tesadüftür Open Subtitles "يا لها من صدفة لهذا الرجل الذي علم بأن لديه ورماً بعموده الفقريّ"
    Belki tesadüftür, efendim. Open Subtitles -من الممكن أن تكون صدفة , سيدي من الممكن أن يكون القدر
    Büyük bir tesadüftür herhalde. Open Subtitles الا يبدو انه عدد كبير لأشخاص ماتو صدفة
    Belki sadece benziyordur. tesadüftür belki. Open Subtitles لعله يشبهه وحسب، إنها صدفة
    Belki de sadece tesadüftür. Open Subtitles ربما هي مجرد صدفة
    Muhtemelen sadece tesadüftür. Open Subtitles من المحتمل أنها مجرد صدفة.
    O zaman kesin tesadüftür. Bir dakika durun. Open Subtitles انا متأكدة انها صدفة.
    Belki Megan Shaw'ın burada kaybolması gerçeği... ve burada başka bir mumyanın olması tesadüftür. Gerçek olan Bones, cinayet araştırmasında tesadüfler yoktur. Open Subtitles ربما حقيقة أنّ (مايجن تشو) إختفت من هنا وأنّ هناك مومياء أخرى هنا ، مجرّد صدفة
    Muhtemelen tesadüftür. Open Subtitles من المحتمل فقط صدفة
    Ne tesadüftür ki, benim de hemen hemen aynı yaşlarda bir kızım var. Open Subtitles إنه لمن الصدفة أن لدي إبنة . بحوالي عمرها
    Gerçekten var olan varsa da tamamen tesadüftür. Open Subtitles وإن كان أي مما سبق موجود بالفعل، فهو من قبيل الصدفة.
    Bazen bir tesadüf, yalnizca bir tesadüftür. Open Subtitles أوتعلم، في بعض الأحيان، الصُدفة ليست إلاّ صُدفة.
    pekala,belki biz ama muhtemelen tesadüftür. Open Subtitles ربما نحن كذلك ربما كان كل هذا مجرد مصادفة غريبة
    Tesadüf tesadüftür. Bir tesadüfün sıradan olması diye bir şey var mı? Open Subtitles المصادفة هي مصادفة لم مصادفة قد تصبح طبيعية؟
    İki tesadüftür ancak üç ise bağlantıdır. Open Subtitles حسناً، اثنان قد تكون مصادفة. ولكن 3 فهو منهج مُتبع.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more