"tezsler" - Translation from Turkish to Arabic

    • السيد تسزلر
        
    Tezsler'i ziyaret eden beyaz belediye başkanı, "Sayın Tezsler, sizin bir çok beyaz işçiyi işe alacağınıza inanıyorum" demiş. TED عميد البيض زار السيد تسزلر وقال , "سيد تسزلر ,أنا واثق انك ستقوم توظيف الكثير من العمال البيض ."
    Ben de Tezsler gibi Bartok'un müziğini seviyordum ve Tezsler Bartok'un bugüne kadar basılmış tüm kayıtlarına sahipti. TED أحب موسيقى بارتوك مثل السيد تسزلر عمليا كان لديه كل تسجيلات بارتوك الصادرة
    "Yo napot, Bela!" Tezsler, 97 yaşında ölmesinden kısa bir süre önce, benim insanlığın kötülüğü üzerine verdiğim bir konuşmayı dinledi. TED ليس كثيرا قبل وفاة السيد تسزلر في عمر الـ97 سمع مني باستمرار الحديث عن ظلم الانسان
    Ve Steven Spielberg filmlerinde bile görseniz inanmayacağınız bir sürpriz: bu korkunç dayak partisini yöneten yetkili Tezsler'in çorap fabrikasından çorap çalan hırsız çıkmış. TED وفي تويست لن تصدق فيلم ستيفن سبيلبيرغ قيادة جبهة العمل التي كانت تقوم بالآشراف على هذا الضرب الوحشي كانت تشبه السارق جدا الذي كان قد سرق الجوارب من مصنع جوارب السيد تسزلر
    Asistan Tezsler'in dediklerini yapmış ve kısa süre sonra, Kings Mountain'ın beyaz belediye başkanı Tezsler'i ziyaret etmiş. TED فعل الرجل كما قيل له , وبعد فترة وجيزه تلقى السيد تسزلر زيارة من عميد البيض في الكينغ ماونتن .
    Tezsler "Bana bulabileceğiniz en iyi işçileri getirin, gerçekten yeterince iyilerse, onları işe alacağım," demiş. TED رد عليه السيد تسزلر,"أجلب لي أفضل العمال الذين تستطع إيجادهم , وأذا كانوا جيدون بما يكفي, سوف أقوم بتوظيفهم ."
    Ve ilk kez onun evinde Bartok'un Üçüncü Piyano Konçertosu'nu dinleyip Tezsler'den bu konçertonun Asheville, North Carolina'da, bestecinin hayatının son yılında bestelendiğini öğrendim. TED ومنزله كان المكان الذي استمتعت فيه للمرة الأولى حفلة بارتوك الثالثة على البيانو وعلمت من السيد تسزلر أنها ألفت في أشفيل القريبة من كارولينا الشمالية في آخر سنة من حياة المؤلف
    demiş, ve daha sonra bu hikayeden yok olan yetkili, eğilip Tezsler'in kulağına fısıldamış, "Hayır, kapsülü almayın. yardım geliyor." TED وقيادة جبهة العمل, التي بعد ذلك تلاشت من القصه أنحنى الى الاسفل وهمس في أذن السيد تسزلر , لا , لا تأخذ الكبسول . المساعده في طريقها ."
    Büyük ihtimalle Tezsler'in İsviçre bankalarında bir miktar parası vardı çünkü ailesini önce İngiltere, sonra Long Island, ve son olarak da Amerika'nın güneyinin tekstil merkezine götürebilmiş. TED ربما السيد تسزلر كان قد أودع مالا في حساب له في بنك سويسري لانه خطط لآخذ عائلته أولا الى بريطانيا العظمى , ثم الى لونغ ايلاند ,وثم الى مركز مصانع الغزل والنسيج في جنوب أمريكا .
    Ve burda Tezsler herşeye tekrar başlamış ve tekrar muazzam bir başarı kazanmış, özellikle de yeni tür bir kumaşı işlemek için kullanılan çift örgü denen bir işlem icat ettikten sonra. TED وبعد ذلك السيد تسزلر بدأ من جديد ,ومرة أخرى حقق نجاحا هائلا , خاصة بعد أن أخترع عملية لتصنيع نسيج جديد يسمى بالمزدوج المتماسك .
    Daha sonraları 1950'lerin sonlarında, Afrika kökenli Amerikalı Brown'un Eğitim Bakanlığı'na açıp kaybettiği davanın sonucunda Ku Klux Klan'in canlandığı dönemlerde Tezsler "Ben bu filmi önceden gördüm." TED وبعد ذلك -- بعد ذلك في أواخر عام 1950, في أعقاب مقابلة براون لمجلس التعليم , عندما أصبحت الكلان متعافية في جميع أنحاء الجنوب , قال السيد تسزلر,"لقد سمعت هذا الحديث من قبل ."
    Tahmin edileceği gibi rahip işini beyaz belediye başkanından daha iyi yapmış ama tabii ki konumuz şimdi bu değil. Tezsler, 8'i beyaz, 8'i siyah toplam 16 işçi işe almış. TED وكما يحدث , وزير السود أدى عمله بطريقة أفضل من عمدة البيض , ولكن هذا لا هنا ولاهناك . السيد تسزلر وظف 16 رجل , ثمانية من البيض ,وثمانية من السود .
    Tezsler, "Bu bölgedeki herhangi bir tekstil işçisinin iki katı daha fazla maaş alıyorsunuz ve bizim de çalışma tarzımız budur. Başka sorunuz var mı?" TED قال السيد تسزلر,"أنت تأخذ ضعف الأجر لآي عامل نسيج أخر في هذه المنطقة , وهذه هي الطريقه التي نعمل بها . هل لديك أسئلة أخرى ؟"
    Tezsler'in ölümünden hemen sonra öğrendim ki, Bela Bartok'un New York, Hartsdale'de bulunan mezarı Sandor Tezsler tarafından ödenmiş. TED فقط بعد وفاة السيد تسزلر علمت ان العلامة الموجودة على قبر بيلا بارتوك في هارتسدال في نيويورك دفعت من قبل ساندور تسزلر " مالامر , بيلا"
    Tarihi, insanlığın acı çekmesi ve bir şiddet dalgası olarak tanımladığım bir konuşma yaptım, Konuşmanın sonrasında Tezsler, yanıma yaklaşıp kibarca serzenişte bulundu: "Biliyorsun, doktor, insanlar temelde iyidir." TED قدمت محاضرة أصف فيها التاريخ ككل كموجة عارمة من معاناة البشرية والوحشية جائني بعد ذلك السيد تسزلر مع لوم لطيف وقال لي " أتعلم , دكتور , البشر أساسا جيدون "
    Ortaçağ şövalyesi Antonius Blok'un haçlı seferlerinden elleri boş olarak İsveç'in kayalık kıyılarına varıp da, Azrail'in onu beklediğini fark ettiğinde ve Azrail, şövalyeyi bağrına basmak üzere pelerinini açtığında, sınıf arkadaşlarıyla karanlıkta oturan Tezsler'in hafifçe titreyen sesini duydum: "Eyvah," dedi, "Durum hiç de iyi gözükmüyor." Ama Tezsler'in en büyük tutkusu müzik, özellikle de operaydı TED كفارس من العصور الوسطى عاد انطونيوس بلوك من حملة ميؤوس منها من الحروب الصليبية وصل الى شاطئ صخري في السويد ليجد شبح الموت بانتظاره كان السيد تسزلر جالس في الظلام مع طلابه وفتح الموت عبائته ليحتضن الفارس في احتضان مروع . سمعت صوت السيد تسزلر المرتعش قال "أوه أوه هذا لايبدو جيدا أبدا " لكن الموسيقى كانت شغفه الأعظم , خاصة الاوبرا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more