Sen o tip biri değilsin. İnan bana, o tipleri bilirim. | Open Subtitles | أنتَ لست من هذا النوع ثق بي , أعرف هذا الانواع |
KarSi gelmek bu tipleri daha da çekici yapar. | Open Subtitles | المُعارضة تجعل من الفتى ذلك النوع الجذاب |
Benim gibi nevrotik tipleri bilirsin, uykusuzluk işte. | Open Subtitles | أنت تعرفنى من النوع العصبى ألمصاب بالأرق |
Hücre tipleri hakkında pek çok önemli şey biliyoruz. | TED | نعرفُ الآن أمورًا عديدة مهمة عن أنواع الخلية. |
Hayır ama bu tipleri tanırım. Ve hiç sevmem. | Open Subtitles | لا، ولكني اعرف هذه النوعية ، ولاارتاح لها |
Bir- ve iki- adım tipleri ne ifade eder? | TED | ما يحدث مع تلك الأنواع من الخطوة والخطوتين؟ |
İşi tamamen bitirmek istiyor. Bu tipleri bilirsin. | Open Subtitles | إنها تريد أخذ كل شئ تعرف النساء اللاتي من هذا النوع |
Edward şefkatli biridir. Kuruşsuz kadınlar böyle tipleri avlarlar. | Open Subtitles | يا عزيزتي سيدة داشوود، أدوارد هو شخص عطوف المرأة التي لا تملك المال تستغل هذا النوع من الرجال |
Tamam bana öyle gelmiyor ama bir grupta çalıyor ve nasıl tipleri cezbettiğini biliyoruz. | Open Subtitles | وهو في فرقة ونحن نعرف ماذا يجذب ذلك النوع |
Büyük ihtimalle arkada oturup, ona arabayı nasıl süreceğini söyledi. Bu tipleri bilirsiniz. | Open Subtitles | ربما ظلت بالخلف تملي عليه طريقة القيادة أنت تعرف هذا النوع |
Tanımam gerekmez Adela. Bilirim o tipleri. Tembel, açgözlü ve kurnaz. | Open Subtitles | لا أحتاج لمقابلتها يا أديلا,انا أعرف هذا النوع هادئة,طماعة,و مخادعة |
Adi pisliğin teki. O tipleri bilirsin. | Open Subtitles | إنه كالسمكة الصغيرة المزعجة تعرف ذلك النوع |
Adi pisliğin teki. O tipleri bilirsin. | Open Subtitles | إنه كالسمكة الصغيرة المزعجة تعرف ذلك النوع |
Ama Corpus Christi'deki kızı tanıyorum, o tipleri bilirim. | Open Subtitles | انا ترعرعت في كوربس كريستي خلف الجسر اعرف هذا النوع |
Doğru hatırlıyorsam, güçlü sessiz tipleri seviyorsun | Open Subtitles | إن كنت أتذكر تماما أنت تحب النوع القوي الصامت |
Bu 1A Süpernova tipleri amacımız için mükemmeldir çünkü patlayıp doruğuna ulaştığında hep aynı parlaklığı verir. | Open Subtitles | النوع الأول من السوبر نوفا هو مناسب لهدفنا لأنها دائما نفس الكتلة وعندما تنفجر ستكون بنفس السطوع |
Ama bu mafyada takılan tipleri nerede bulabilirim, nerede takılıp, toplanırlar? | Open Subtitles | ولكن هل تعرف أين يمكنني العثور على هذا النوع المافيا، أين يقضون أوقاتهم ؟ |
Müzedeki alarm tipleri, aktifleştiği yerler, planlar. | Open Subtitles | أنواع أجهزة الانذار بالمتحفونقاط الحراسه المخططات وكل شيئ |
- Cambridge tipleri. - Geriye. Geriye! | Open Subtitles | أنواع الكامبردج أرجعي الى الوراء,أرجعي الى الوراء |
Bu tipleri kullanacağımız bir yer her zaman çıkar. | Open Subtitles | نحن دائماً نستطيع أن نجد ونستغل هذه النوعية |
Farklı orman tipleri, onların içinde büyüdüğü çevre, arazi ve yangının şiddeti birbirine bağlıydı ve kadim yamalı desen böyle oluşurdu. | TED | هذه الأنواع المختلفة من الغابات والبيئات التي نمت بها ودرجة خطورة الحريق، كلها عملت معاً لتشكّل هذه الرقعة التاريخية |
Bu tipleri bilirim. | Open Subtitles | أَعْرفُ هذا النوعَ |
Onlar büyük hükümet tipleri, beni silkelediler. | Open Subtitles | تلك الحكومة بكافة انواع قواتها قد أمسكت بي بمنتهى الصعوبة |
Bu işte uzun süre çalışınca senin gibi tipleri tanımak kolay oluyor. | Open Subtitles | عندما تعمل مثلي كثيرا ً هنا، تعلم بسهولة نوعية الناس |