Çift dirsek teknolojisi, nokta atış,geri tepme yok, Titreşim yok. | Open Subtitles | الثنائية تكنولوجيا كام، بدقة متناهية، الصفر الارتداد، و لا الاهتزاز. |
- Bekle biraz. Moleküllere Titreşim verip bağlantıları kızartırsam, arayüzü... | Open Subtitles | اذا استطعت ذبذبة الجزيئات يمكنني كسر الواجهة |
Her şey bize bir veri veriyor, ses ya da koku ya da Titreşim. | TED | يعطي كل شئ نوع ما من البيانات، سواء كان صوت أو رائحة أو إهتزاز. |
Hayatınızdaki kişiden Titreşim mi almak istiyorsunuz? | Open Subtitles | هل تريد الحصول على ذلك الإهتزاز العنيف من شخص مميز؟ |
Eğer doğru anladıysam, bir maymun sinyal alıyor ve diğer maymun bu sinyale tepki veriyor. Çünkü birinci maymun sinyali alıyor ve sinirsel Titreşim olarak iletiyor. | TED | إن كان فهمي صحيحًا، يحصل أحد القردة على إشارة، فيتفاعل القرد الآخر مع تلك الإشارة لمجرد أن القرد الأول يستلمها وينقل النبض العصبي. |
Bir dizi ton, üfleme ve tıslama sesi çıkarıyorum ve bu sesler havada bir Titreşim yaratıyor. | TED | إنني أقوم بصنع النغمات والهمسات والنفخات، وتلك الأمور تقوم بصنع ذبذبات في الهواء. |
Daha sonra, eğer bir şey gelirse, bunu aygıt ağından sonik bir Titreşim göndermek için kullanacağım, ...evrendeki birçok şeyi işlemez kılacak bir Titreşim. | Open Subtitles | ,ثانيا, ان قدِم شيء ما سأستعمل هذا لإرسال ذبذبات صوتية عبر تلك الشبكة من الأجهزة, هاته الذبذبات يمكنها تعطيل |
Malesef, Titreşim ayarları biraz zayıf. | Open Subtitles | للأسف، درجة الذبذبة ما زالت خفيفة قليلاً |
Örneğin, Titreşim kontrolü veya iyi lastik ayakkabıları düşünün. | TED | فكروا بالتحكم في الاهتزازات أو أحذية رياضيه عظيمة، على سبيل المثال. |
tek bir keman telinin farklı Titreşim şekillerini veya farklı frekansları üretmesini, bizim farklı notalar olarak algılamamız gibi, stringlerin de farklı şekillerdeki titreşimleri, her parçacığın kütle ve elektrik yükü gibi kendine has özelliklerini oluşturur. | Open Subtitles | الأنماط الإهتزازية أو ترددات خيط تشيلو وحيد يصنع مانسمعه كنغمات موسيقية مختلفة, |
Hani belki de, telefonunu "Titreşim"de bırakmışsındır. | Open Subtitles | مع بعض الحظ ربما تركته على الهزاز |
Belli seviyelerdeki atomaltı Titreşim, p-brane'i sökebilir ve boyutlar arası yolculuğu mümkün kılar. | Open Subtitles | ان مستوى معين من الاهتزاز الذري يمكنه شق الغشاء ليسمح بالسفر بين الأبعاد |
-Bana söylemek istediğiniz bir şey var mı? -Thunderbird 2'de bir Titreşim hissettim. | Open Subtitles | الاهتزاز التلقائي يتصاعد من جهة الاضاءة بجوار المحركات الخمسة |
Asıl problem Titreşim.. Bu şey, yumurta çırpma teli gibi.. | Open Subtitles | المشكلة الرئيسية هي الاهتزاز هذا الشيء يشبه خافق البيض |
Ira, burada güçlü bir Titreşim hissediyorum. | Open Subtitles | إننى أتلقى ذبذبة قوية و غريبة هنا |
Bir dene. Hiç uçmaması gereken bir uzay gemisi, güvertede hiç Titreşim yok. | Open Subtitles | حاولي.سفينة لا يمكنها الطيران ولا إهتزاز على سطحها |
Cihaz, kuantum frekansını değiştirmek için moleküler Titreşim kullanıyor. | Open Subtitles | يستخدم الجهاز الإهتزاز الجزيئي لتغيير التردد الكمومي |
Titreşim sekmesi 4 CPS'te. | Open Subtitles | ترتد النبض في أربعة إتجاهات ثلاثة |
Şu anda ben konuşurken, ses yeleğe Titreşim deseni olarak dönüştürülüyor. | TED | عندما أتحدث، يتم ترجمة الصوت إلى ذبذبات على السترة. |
Titreşim yapan buymuş. | Open Subtitles | هذا الذي يحدث الذبذبات |
Çünkü, Titreşim hareketlerinin, tünellerin dizilimiyle alakalı olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | لأنّي أعتقد أن حركة الذبذبة كان لها تأثير على تشكيل الأنفاق. |
Bu katıksız Titreşim kuvveti, elektrik sinyalini taşımaktan sorumlu olan işitme kıllarına zarar vermiş. | Open Subtitles | القوة المطلقة لتلك الاهتزازات التالفة خلايا الشعر هذه مسؤولة عن إيصال إشارة كهربائية. |
Piyanodan. Her anahtarın Titreşim sayısını biliyorum. | Open Subtitles | من البيانو, أعرف عدد ترددات كل مفتاح |
Cep telefonumun Titreşim modu açık. | Open Subtitles | هاتفي على الوضع الهزاز |
Camdan Titreşim topluyorlarsa, ...biz de onlara Titreşim yollarız. | Open Subtitles | إنهم يلتقطون الإهتزازات من على الزجاج لذا جهّز إهتزازاتك الخاصة |
Sihirli parmaklar. 15 dakikalık Titreşim için 25 cent. | Open Subtitles | أصابع سحرية .. 25 سنت في الـ 15 دقيقة أهتزاز |
Gemiyi kapanması için ayarladı, kumanda cihazlarının erimesi için sıcak Titreşim yolladı. | Open Subtitles | لقد أغلق السفينة بالإقفال التام ثم أرسل نبضة حرارية ليذوب أجهزة التحكم |
Yerinde kımıldamadan duruyor, titriyordu. Yaptığı Titreşim, sanki nefes almak gibiydi -- genişliyor ve bağırıyor gibiydi. | TED | بدلاً من ان تتوقف عن الحركة .. انها تهتز وكانت تهتز كما لو انها تتنفس .. هكذا كما لو كانت وسادة مضغوطة تنتفخ تباعاً |