Meclis toplantılarında bulunduğum sürece bu işten anladığım kadarıyla meclis üyesi olmak toplantılara katılmaktan daha fazlasını gerektirir. | Open Subtitles | و بِشأن حضوري إجتماعات المجلس أولئك الذين يعرفون الوظيفة سيتفهّمون لا يقتصر الأمر على حضور الإجتماعات |
Müdür hala bütçe tahsis toplantılarında mı? | Open Subtitles | أمازال المدير في إجتماعات توزيع الميزانية؟ |
TV'de, internette, veli toplantılarında kötü haber olacağı zaman görmezden geliyorum. | Open Subtitles | التلفزيون. الإنترنت إجتماعات أولياء الأمور أنا أتجاهلها |
Hemen bazı örneklere bakalım: İnsanlar yönetim kurulu toplantılarında mesaj ya da e-mail yazıyorlar. | TED | وحتى نأخذ بعض الأمثلة السريعة: يتراسل الناس نصيا أو يبعثون بريدا إلكترونيا خلال اجتماعات مجلس الإدارة. |
...o zaman Klasik Yuvarlak'taki toplantılarında dönecek. | Open Subtitles | بعد ان يعود الرئيس من اجل اجتماعات المكتب البيضاوى |
Bazen, aile toplantılarında, bir şey söylesem sanki o beni-- o beni tokatlayacaktı. | Open Subtitles | أحياناً، في الاجتماعات العائلية كان يصفعني إذا قلت شيئاً |
Ve bu bağışçı toplantılarında fark ettim ki müşterilerimiz, hükümetler, girişimciler tarafından sunulan en kötü projelerin çoğu -ki bunların çoğu kuzeydeki firmaları temsil ediyordu- en kötü projeler ilk uygulanan projelerdi. | TED | و في إجتماعات المتبرعين هذه, لاحظت أن الكثير من المشروعات السيئة التي إقترحها عملائنا من الحكومات و المروجين الكثير منهم يمثلون موردين من الشمال أن اسوأ تلك المشروعات كان يتم تنفيذها أولا! |
Seni personel toplantılarında konuştum, | Open Subtitles | كنت أتحدث عنك في إجتماعات الموظفين |
Ara sıra da kurul toplantılarında. | Open Subtitles | و إجتماعات مجلس الوزراء أحيانًا. |
Ben müvekkil toplantılarında burnumu karıştırmıyorum! | Open Subtitles | وأنا لا أنظف أنفي خلال إجتماعات العملاء |
Mansfield sabah toplantılarında biraz sert olabilir. | Open Subtitles | قد يصبح (مانسفيلد) انفعالياً في إجتماعات الصباح هذه |
Senin için yaptığım şeyleri düşününce gittiğim tüm veli toplantılarında seni normal göstermeye çalıştığım her yerde bedelimi ödedim! | Open Subtitles | فكر في كل الأشياء التي فعلتها لأجلك كل إجتماعات المدرسين التي حضرتها كل الأماكن التي ذهبت إليها لأحاول أن ! |
Şimdiyse çocuğun resitallerinde ve personel toplantılarında birbirlerini görmeye mecburlar. | Open Subtitles | والآن علقا برؤية بعضهما البعض في حفلات الطفل وفي اجتماعات العاملين؟ |
Alkolik toplantılarında, sakladığın sırlar kadar hastasındır derdik. | Open Subtitles | نقول في اجتماعات مُدمني الخمر المجهولين أن المرء سقيم بقدر الأسرار التي يخفيها. |
O zaman uyuşturucu toplantılarında zamanını boşa geçirmek yerine üniversiteye gitmeyi tercih etmene minnettar olacaklardır. | Open Subtitles | بدلاً من أضاعة وقتك في ! اجتماعات المخدرات |
Evet, uzun gelişme toplantılarında görüşeceğiz. | Open Subtitles | أجل ، في اجتماعات تطوير طويلة للغاية |
toplantılarında herkese böyle mi diyorsun? | Open Subtitles | لقد ارتكبت خطأ. هل هذا ما كنت أقول للجميع في الاجتماعات الخاصة بك؟ |
Uber toplantılarında, insanların birbirleriyle mesajlaşması yaygındı. | TED | في الاجتماعات في (أوبر)، كان مألوفًا بين شخاص في (أوبر) مراسلة بعضهم البعض... |
Ve kimilerinin aksine toplantılarında pantolon giyer. | Open Subtitles | وليس مثل بعضهم هو يرتدي بنطاله في الإجتماعات |
Yani sanırım Kralın Sağ Kolu'nun küçük konsey toplantılarında bulunması gerekiyor. | Open Subtitles | مرحبٌ به دائماً في جميع الإجتماعات الصغيرة |