Nasıl ve ne zaman olur bilmiyorum ama Çorak Topraklar'dan gidiyoruz. | Open Subtitles | لاأعرفكيفومتى.. ولكننا سنخرج من الأراضي الوعرة |
Çorak Topraklar'dan çıkış yolunu bize gösterebileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | ظننته سيرينا طريق الخروج من الأراضي الوعرة. |
Fiyatının ne olacağını söyleyemem fakat Çorak Topraklar'dan çıkış biletin o. | Open Subtitles | لا أعرف السعر الذي سيطلبه، ولكنه الوحيد الذي سيخرجك من الأراضي الوعرة. |
Çorak Topraklar'dan kolay çıkış yolu, kestirme yollar ya da yöntemler yoktur. | Open Subtitles | ما من وسيلة هينة للخروج من الأراضي الوعرة. لا طرق مختصرة، ولا اتفاقات. |
Dul'un unvanının elinden alınması ve Çorak Topraklar'dan gönderilmesini öneriyorum. | Open Subtitles | أقدم أن الأرملة جردت من لقبها وأن تكون نفي من الأراضي الوعرة. |
Çorak Topraklar'dan çıkmak için bize yardım edecek kişinin sen olduğunu duydum. | Open Subtitles | سمعت أنّك من كان سيُخرجنا من الأراضي الوعرة |
Bir yolunu bulup Çorak Topraklar'dan çıkmam gerek. | Open Subtitles | أريد الخروج من الأراضي الوعرة. |
Sör Walter ve ben Kutsal Topraklar'dan seni evinden almaya gelmiştik. | Open Subtitles | عدنا أنا والسير (والتر) من الأراضي المقدسة لنجلبك معنا للديار |
Bu da Çorak Topraklar'dan kırpıcı arkadaşım Sunny. | Open Subtitles | هذا رفيقي، (صَني) مُقْتصًا من الأراضي الوعرة |