"torununun" - Translation from Turkish to Arabic

    • حفيدك
        
    • حفيدتك
        
    • حفيدها
        
    • حفيده
        
    • حفيد
        
    • حفيدته
        
    • حفيدة
        
    • حفيدتها
        
    • أحفادهم
        
    torununun sağlığının anahtarı Tanrı'da olabilir, onu iyileştirmenin, ama anahtarı onun vücudunda tutuyor. Open Subtitles ربما يملكُ الرَب المُفتاح لصحة حفيدك ليشفيه لكنهُ يُبقي المُفتاح في داخِل الصبي
    Zamansal kurallara da bakarsak, sen ölürsen torununun varlığı da son bulur. Open Subtitles وبأخذ قوانين الميكانيكا الزمنية في عين الاعتبار، إن مُت، لن يوجد حفيدك.
    torununun üniversite fonuna bir 50 bin dolar daha yatırdım. Open Subtitles لقد وضعت خمسين الف دولار اخرى في صندوق كلية حفيدتك
    torununun cüzdanını masanın üzerine bıraktım kamerayı tekrar aldım ve evden çıktım. Open Subtitles وضعت محفظة حفيدها على الطاولة... 0 حملت الكاميرا و خرجت من هناك
    Erkek torununun kendisini öldüreceğini öğrenince, korkuya kapılan Kral kızının çocuk sahibi olmasını engellemesi gerektiğine karar verir. Open Subtitles اكتشف أن حفيده سيقتله وارتعب نوعاً ما وكبداية قرّر أن يمنعها من الإنجاب
    torununun Florida'da idam cezasına çarptırıldığını söyledi. Open Subtitles تخبرنى إن لها حفيد ضمن المحكوم عليهم بالإعدام في فلوريدا.
    Hammond'a söyle, torununun okul gösterisine gidebilir. Open Subtitles أخبر الجنرال هاموند أننا لو ذهبنا الآن فسيمكنه حضور مسرحية حفيدته المدرسية
    Başında dikileceğin bir sonraki ceset torununun annesinin cesedi olacak. Open Subtitles الجثة التالية التي ستقفين امامها ستكون أم حفيدك
    Kıymetli torununun iyiliği için, ben ne istersem onu yapacaksın. Open Subtitles لأجل حفيدك الغالي ستفعل ما أقوله لك بالضبط
    Pekâlâ, daha önceden de söylediğim gibi Bennett'lere karşı hissettiğin şu borç var ya torununun hapiste çürümesi hiç gerek yok. Open Subtitles حسناً الآن ما كنت أقول ذلك الدين الذي تشعرين به تجاههم لا سبب ليتعفن حفيدك في السجن
    Hayır, "şehirli" kalçalarım çok dar olduğundan torununun çıkamayacağından korkmuyorum. Open Subtitles لا ، أنا لست قلقة أفخادي من المدينة ضيقة للغاية و حفيدك سوف يعلق
    Midemi bulandıracak şey torununun gece faaliyetleridir. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي قد يغير ذلك هي تفاصيل نشاطات حفيدك الليلية
    torununun da böyle hissettiğinden emin misin? Open Subtitles هل أنت متأكدة أن حفيدتك إجابتها هذه الإجابة أيضاً؟
    Ve torununun da peşine düşmedim. Open Subtitles ولم اطارد ايضا حفيدتك ، التى طارت 500 ميل ..
    Sen eve git ve torununun resitalini izle. Ben hallederim. Open Subtitles عد للمنزل واحضر حفل حفيدتك وسأقوم أنا بذلك
    Helen sabah ofisimi arayıp torununun kaybolduğunu söyledi. Open Subtitles إتصلت هيلين بمكتبي هذا الصباح وقالت لي بأن حفيدها كان مفقوداً
    Bir keresinde yaşlı bi kadına söylendiğinde, torununun vatan haini olduğunu düşünmüştü. Open Subtitles اعتقد ان هنالك شخص يريد أن يخبر جدته,ان حفيدها لم يعد معنا, و انه غدى خائنا بنظرها
    Uzun zamandır, torununun kendisini öldüreceğine dair söylenen kehanetten dolayı korku içindedir. Open Subtitles لطالما خشى النبؤة حول مقتله على يد حفيده.
    Bay Grayson'un anısına hürmeten en iyisi mirasını torununun çocuğunun eğleneceği bir yerde kullanmaktır. Open Subtitles ماهي أفضل طريقه من دفع ضريبة ذكرى السيد جريسون أكثر من إستخدام الميراث في مكان من أجل أن يستمتع فيه حفيده ؟
    Bu tavan aslında Charles Thorpe'un oğlunun... erkek torununun el hüneriyle yapıldı. Open Subtitles الآن هذا السقفِ في الحقيقة كَانَ معمول باليدَ مِن قِبل حفيد تشارلز ثورب.
    torununun biraz daha mütevazı giyinmesini bekliyor. Open Subtitles يتوقّع من حفيدته أن ترتدي ثياباً أكثر احتشاماً
    Bu 102 yaşındaki kadının ikigai'si, torununun torununun torunu idi. TED بالنسبة لهذه المرأه المسنه ذات 102 , ايكيجايا خاصتها ببساطه كانت حفيدة حفيدة حفيدة حفيدتها
    Büyük torununun olduğu ve çalıştığı kafeye gelenleri değil. Open Subtitles ليس من المقاهي التي يعملون بها وبداخلها أحفادهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more