| Hayır. Bütün gün trenlere bakardı. Aklı biraz kıttı. | Open Subtitles | لا، كانت تراقب القطارات طول اليوم لقد كانت مختلة عقلياً |
| Doğuya giden bütün trenlere bakacaklardır. | Open Subtitles | نظرتُ في مواعيد جميع القطارات المتجهة شرقاً |
| Doğuya giden bütün trenlere bakacaklardır. Kıyıya ulaşsak bile Singapur'a yelken açamayız veya Hong Kong'a. | Open Subtitles | ييفتشون كُلّ القطارات التي تَتوجّهُ شرقاً |
| Muazzam makinelere, trenlere, gemilere, endüstriyel devrimin fabrikalarına güç veriyordu. | Open Subtitles | كان يمد المحركات الجبارة بالطاقة القطارات و السفن و مصانع عصر الثورة الصناعية |
| Tamam, böylece kod otomatik olarak tüm trenlere ulaşacak ve metrolar duracak. | Open Subtitles | و الذي سيفعل أوتوماتيكيا ويدفع الشفرة لوقف كل قطارات الانفاق عن الحركة |
| trenlere atlamayı becerebilecek fiziksel kapasiteye sahip. | Open Subtitles | انه بحالة بدنية لائقة كافية لمتطلبات القفز و اعتلاء القطارات او اللحاق بالقطار كما يسمونها |
| Yolu trenlere çoktan açmışlar diye duydum... | Open Subtitles | سمعت بأنهم أعادوا تشغيل القطارات ، لقد فعلوا ذلك |
| Alakasız da olsa öte yandan, trenlere sardım. | Open Subtitles | و بملاحظة لا علاقة لها بالموضوع أنا أحب القطارات الأن |
| Bu karmaşadan olabildiğince uzağa çalışan trenlere tutunun | Open Subtitles | لنبقي القطارات بعيدة قدر الإمكان عن هذه الفوضى. |
| Ben de maluliyet maaşımla trenlere biniyorum. | Open Subtitles | ما أفعله الآن هو إنّني أقبض مخصّصات عجز شهرية وأركب القطارات. |
| Ben de maluliyet maaşımla trenlere biniyorum. | Open Subtitles | ما أفعله الآن هو إنّني أقبض مخصّصات عجز شهرية وأركب القطارات. |
| Ailesine olan sevgisi anca model trenlere olan doyumsuz tutkusuyla eş tutulabilirdi. | Open Subtitles | لم يكن هناك مثيل لحبه تجاه عائلته سوى حبه الكبير لنماذج القطارات المصغرة. |
| Bu paranın 0.01'i ile trenlere Wi-Fi koyulabilirdi, yolculuğun süresini kısaltmazdı belki ama yolculuğun daha eğlenceli ve verimli geçmesini sağlayabiliridi. | TED | وبتقريباً ٠.٠١ في المائة من هذا المال يمكن وضع الواي فاي في هذه القطارات التي لم تكن لتقلل من مدة الرحلة ولكن ستحسن قدر المتعة والاستفادة بمراحل كبيرة |
| Gel de trenlere bir bak. | Open Subtitles | تعالي وألقِ نظرة على القطارات. |
| trenlere bayılırım. | Open Subtitles | أحب القطارات.. فهي مثيرة للغاية |
| trenlere doğru koşuyordu! | Open Subtitles | لقد رأيته يركض بإتجاه القطارات |
| Biz buraya trenlere binmek için geliriz. | Open Subtitles | نحن هنا لركوب القطارات أو للنزول منها |
| Beni ve çocuklarımı o trenlere tıktı. | Open Subtitles | لقد وضعني وصغاري في تلكَ القطارات |
| Hayatım boyunca gelin olmak istemişimdir ama görünüşe göre tanıdığım tüm erkekler, ya hukuk diplomamdan ürküyor ya da model trenlere kafayı takmış oluyor. | Open Subtitles | أردت طوال حياتي أن أكون عروساً، لكن يبدو أن جميع الرجال الذين قابلتهم يخافون من شهادتي الحقوقية، أو مهووسون بنماذج القطارات. |
| Binalara grafiti yaptılar ve Gestapo'yla kaynayan trenlere göğüs gerdiler. | TED | كتبوا على جدران المباني وتحدّوا قطارات مليئة بشرطة الغستابو. |
| Geçen gece saat 9'da garın orada trenlere bakarken bulduk. | Open Subtitles | بحق المسيح , لقد وجدناه في أحد الليالي يحدق في قطارات الشحن في الساعة التاسعة |
| Bay Safford'un görünen tuhaflıkları trenlere olan sevgisi cömertliği, hepsi açıklanabilir şeyler. | Open Subtitles | السيد سافورد يبدو غريب الأطوار قليلاً ..لحبه للقطارات و كرمه الرائع كل شئ يمكن تفسيره الان و بسهوله |